NEFRET.

1. Bölüm

Gözlerimin yeniden dolmaması için hızlıca evin kapısını açtım ve koşarak odama gidecekken annemin sesi geldi.

-Kızım Melek senmi geldin.

Sustum direkmen odama gittim. Çünkü gerçekten annemle bu haldeyken konuşamam. Odamın kapısını kilitledim ve bağıra bağıra odamdaki her şeyi kıra kıra, ağlıyordum. Annem kapıyı açmaya çalıştı ama kapıyı kilitlediğim için açamadı ve annem o korktuğunu belirten sesi geldi.

-Melek bak ne olur kızım kapıyı aç yalvarıyorum sana. Kardeşin korkuyor, Misafirlerde.

-Size zarar vermiyorum değilmi. Evet. O zaman beni rahat bırakın. Olan bana oluyor. Benim canım aciyor ve anne sana yaşadığımı anlattığımda seninde canın aciyacak...

-Abla ne olur kapıyı aç lütfen!!!

-Melek ben Nilgül teyzen. Bak kızım annen ve kardeşin için aç kapıyı.

Ben hala elime ne geçerse parçalıyor, kırıyordum ama içimdeki aciyi dindirmiyordu. gözlerim yaşlı olduğu için her yeri bulanık görüyorum ve odam karanlıktı. Annem, Nilgül teyze, Kardeşim kapiyi açmam için bagriyorlardı. Ayağıma bişey takıldı ve kafamı kırdığım şeylerin oraya çarptım.İstemeden benden bir ses koptu.

-Anne!!!

Bayılmamak için direniyordum ve odamın kapısının şiddetli bir sesle açıldığını duydum. Kapıyı kıran Nilgül teyzenin oğluydu ve beni hemen kucağına aldı. Her bir ağızdan tam işitemediğim sesler geliyordu ve artik dayanamadığım için vücudumu serbest bıraktım.

HASTANE

Gözlerimi açtım ama her şey net değildi yavaş yavaş her şeyi tam görmeye başlıyordum ve kulağıma algılayamadığım ama yavaş yavaş algılamaya başladığım sesler doluştu kulağıma.

-Melek kızım, yavrum nasılsın, birazda olsa iyi misin, Canın acıyor mu?

-Evet canım acıyor ama vücudundaki oluşan yara değil. O şerefsiz adamın bize yaptıkları ve dün ki yaptıkları canımı acıtıyor.

-Abla dün ne oldu ki.

-Evet kızım dün ne oldu.

-Anne Enes, Nilgül teyze ve Oğlu çıksalar.

-Kızım Enes artık büyüdü ona herşeyi anlattık yani Enes kalsın. Nilgül teyzen benim kardeşim gibi ve Oğluda eminim kimseye demez. Yani anlatır mısın kızım dün ne oldu.

Bir kaç dakika oda sesliğe boğuldu anlatmak için cesaret arıyordum. Hem evet artık Enes büyüdü bunları kaldırır ve Nilgül teyzenin oğlu Enesi teselli eder. Annemide Nilgül teyze teselli eder. Cesaretimi topladım ve anlatmaya hazırım.

-Olay şöle oldu. Canım çok sıkılmıştı öyle tarihi yerleri gezip fotoğraf çekiyordum ve telefondan biri beni arıyordu ama numara bende kayıtlı değildi açtım telefonu"Alo ben Meleklemi görüşüyorum" "Evet ben Melek, peki siz kimsiniz" "Sakın telefonu kapama önemli bişey dicem. Ben baban" "Sen beni hangi yüzle arıyorsun ve hangi cesaretle adımı alıyorsun" "Uzatma Melek! Seni eskiden ailecek oturduğumuz evin oradaki cafeye gel. Biriyle tanıştırıcam. Çabuk gel" dedi ve yüzüme kapattı. Bende o şahısın azının payını vermek için dediği yere gittim. Bir masaya oturmuş yanında 1 kadın ve 1 kız onun masasında oturuyodu. Ona dalmamak için kendimi tutuyordum. Masalarına dogru gittim ve şunu öğrendim nişan töreni yapıcaklarmış ve benimde gelmemi istiyorlarmış bende öylesine "Düşünürüm annem ve kardeşim gelirlerse gelirim" dedim. O bahsettiğim kız o adamın evleneceği kadının kızıymış. Kız geldi ve şunu dedi "Ya şu tipsiz olan değilmi. Yeni babamın eski sürtük karısı ve dört göz çocuğu ve en önemlisi sende aptal arıza kızı olmalısın" dedi ben bunları duydum kızın o slikon dudaklarına bir yumruk çaktım. Kız sandalyeden uçtu. Ben bunla yetınemedım kıza giriştim. O şahıs ayırmaya çalışıyordu amaişe yaramıyordu. Kızın kızlık yerine baya sert tekme geçirdim tam cafeden çıkıcaktım o şahıs geldi kolumdan tuttu ve " Sen ne yaptığını sanıyorsun! kızımı ne hala getirdin. Ayla sana ne yaptı." "O aptal; Anneme, Kardeşime laf attı ne yapsaydım öyle birşey olmamış gibi otursa mıydım." "Ne Ayla haklı sen arızasın ve o sürtük annen..." "Anneme sürtük diyemezsınız. Asıl senin cici kızın ve cici karın sürtüklükte mastır yapıyorlar" dedim bağırarak ben tam gidicektim ki tokat attı. ben onun bacak arasına tüm gücümle vurdum ve koşarak eve geldim. Ondan sonrası bende bulanık. Hatırlamıyorum.