Evrenin en karanlık denizlerinin kıyısında, kötülüğün gölgelerin her yer yerde cirit attığı bu yerde güzeller güzeli savaşçı ve bu evrende ki bütün kötülüğü yok etmek isteyen gizemli bir genç kız yaşarmış. Niks sadece insan değil aynı zamanda yarı kaplandı insan gibi kolları bacakları olsada kaplan gibi lacivert siyah çizgili kuyruğu ve kafasının üstünde kulakları vardı.
Kısa siyah lacivert karışımı saçlarını hep kısa tutmuş hiç uzatmamıştı. Lacivert gözleri vardı. Hem güzelliği hemde gücüyle herkesi etkilerdi.İsmini duymak bile duyanları korkudan tir tir titretirdi. Düşmanları ondan ve en çok da gülümsemesinden korkardı. O gülümseyince kötü varlıklara anlaşılırdı ki onların sonu gelmişti. Ondan kurulmanın hiçbir yolu yoktu. Yanında sadık iki dostu yani lacivert ve siyah kocaman kaplanları gölge gibi sürekli yanında dolaşırlardı.
Niks'in bütün güçleri onu evrenin en farklı ve güçlü savaşçısı yapmıştı. Su ile ilgili düşünülebilen herşeyi yapabilirdi. Su da nefes alabilir onu bir kalkana yada silaha dönüştürebilir hatta su da ki canlılar ile iletişim bile kurabilirdi. Ve daha yazmadığım bir çok şey. Bazen suyu emrine çağırır ellerinde ve kolarında bazen saçlarında hayalet gibi dolaşan mavi alevleri kontrol ederdi. İstediği herşeyi yakabilir yada su ile iyileştirebilirdi. Aynı zamanda zihin gücüyle canlı ve cansız herşeyi hareket etirebilir hatta herşeyin zihnine girebilirdi. Zihni ile diğer sahip olduğu güçler gibi düşünebileceğiniz hatta tahmin bile edemeyeceğiniz herşeyi ama herşeyi yapabilirdi. O Ölümün kahkahası olarak bilinirdi çok az kişi gerçek ismini bilirdi. (Sizin gibi kıymetinizi bilin ;)
Bir gün hayatını hatta evreni bile değiştirecek bir fikir filizlendi zihninde. Aslında uzun zamandır düşünüyordu bu fikri ama gerçekleştireceği zamanı bekliyordu.
Evrende ki büyük kötülüğe karşı duracak "Ölümün Kahkahaları " isminde bir kahramanlar grubu kurmak için çalışmalara başlar. Niks'in hiç arkadaşı olmamıştır. Çünkü herkes ondan korkmuştur. Belki bu kuracağı gruptaki kişilerle sıkı bir dostluk sahibi olurdu. Bunun olması için denizlere ricasını gönderdi. Sonrada denizin gece manzarasından ayrılıp işe koyulmaya başladı.Önce Sakura'yı buldu. Sakura uzun turuncu saçlara sahip yep yeşil gözleri olan yarı tilki bir genç kızdı.
O doğayı kontrol edebilir doğayı hissederdi. Bazen ağaç tepelerinde uyur bazen de çiçeklerle dans ederdi. O gücü haricinde dövüşürken devasa sapında sarmaşıklar olan bir baltayla zarif ama ölümcül bir dans sergilerdi.Bulduğu bir başka güzeller güzeli kahraman ise Moli'ydi .
Moli siyahi uzun siyah, uçları mor olan kıvırcık saçlara sahip bir yarı panterdir. Evrenin en sert boynuz şeklinde diken gibi beyaz şeyleri yaratabiliyordu. O dövüşte ikiz uzilerini kullanmayı çok sever. Onun biricik silahlarıdır onlar.
Moli korkusuz sadık bir dosttu.Birlikte Ölümün Kahkahaları adıyla anıldıkları bu ekip , düşmanlara karşı mücadele verir , karanlık evrenin umudu olurlardı. Niks ekibin lideri olarak tüm düşmanlarına hem cesaretiyle hemde keskin zekasıyla meydan okurdu. Düşmanlar onun gülüşünü duyduklarında ya kaçmaya yada kaderleriyle yüzleşmeye mecbur kalırlardı.
Niks 'in kaderi, yalnızca kötülüğü yenmek değil ;denizlerin, alevlerin ve kaplan ruhunun gücüyle evrenin dengelerini korumaktı. Ve her zafere ulaştığında , arkada bıraktığı sadece
bir efsane değil , Ölümün Kahkahalarının yankısı olurdu._______
İlk bölümüm hakkında ne düşünüyorsunuz?
Bir şans verdiğiniz için teşekkür ederim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜMÜN KAHKAHALARI
HumorCesaretin , mizahın ve dostluğun karşılarında ki karanlık... Niks, Sakura ve Moli eğlenceli komik üç cesur savaşçı... Evrenlerin korkulu kahramanları... Ölümün Kahkahası'nı duyduğunuzda , ya korkuyla titrersiniz ya da sizde kahkahalara eşlik eder...