1. Bölüm: Eski Dostlar, Yeni Düşmanlar
Yer: Seoul Sanat Lisesi, yeni dönem ilk günü.
Felix, bir elinde sırt çantasını, diğer elinde kulaklığını düzelterek okulun girişinde durdu. Bina, zarif sütunları ve modern mimarisiyle her zaman büyüleyici görünüyordu. Ancak, bu büyüleyici atmosferin altında bir sıkıntı vardı. Felix için bu okul, hem hayallerine yaklaştığı hem de geçmişin karanlık gölgeleriyle yüzleşmek zorunda olduğu bir yerdi.
Koridorda yankılanan ayak sesleri arasında tanıdık bir ses duydu. Geri dönüp baktığında, kalabalığın arasında onu gördü: Hyunjin. Her zamanki gibi kendinden emin, sırtı dik, etrafında insanlar toplanmış bir şekilde yürüyordu. Felix'in yüreği sıkıştı. Ne kadar zaman geçmiş olursa olsun, Hyunjin'in bakışları hâlâ aynı soğuklukla ona çakılı kalıyordu.
Felix, başını eğip hızla sınıfına doğru yürümeye başladı. Ancak kader, onlara bugün kolay bir başlangıç yapmayacaktı.
Felix, oturacak bir yer ararken kendisini arka sıralardan birinde buldu. Ancak birkaç dakika içinde sınıfın kapısı açıldı ve Hyunjin içeri girdi. Öğretmen, Hyunjin'i karşılayarak sınıfa tanıttı:
"Hyunjin, bu yıl okulun dans bölümünün en yetenekli isimlerinden biri. Onun başarılarından öğreneceğimiz çok şey var."Felix, tanıtımın etkisiyle oluşan alkışları dinlerken gözlerini kaçırmaya çalıştı. Hyunjin'in bakışlarının ona doğru kaydığını hissettiğinde, nefes almayı unuttu. Ve tam o anda Hyunjin, boş olan tek sıraya oturdu-Felix'in yanına.
"Şansa bak, yine mi sen?" dedi Hyunjin, alaycı bir tonla.
Felix, sakin kalmaya çalışarak, "Sana mı şans, yoksa bana mı talihsizlik?" diye mırıldandı.Hyunjin'in yüzünde bir gülümseme belirdi, ama bu gülümseme samimiyetten çok meydan okuyan bir tavır taşıyordu. "Aynı sınıfta olduğumuz yetmezmiş gibi, bu yıl grup projelerinde de eşleştirileceğimizi duydum. Umarım geçmişteki gibi hata yapmazsın, Felix."
Felix, içindeki öfkeyi bastırarak, "Hatalarımdan ders aldım. Umarım sen de almaya başlarsın," diye yanıt verdi.
İkisinin arasındaki gerilim, sınıfın geri kalanına yayılmış gibiydi. Çevredeki öğrenciler sessizce birbirlerine bakıyor, ikisi arasındaki bu düşmanlık kokan diyalogdan kaçmaya çalışıyordu.
Ders bitiminde Felix, sınıf arkadaşlarından Jisung ile karşılaştı. Jisung, Felix'in durumunu fark eder etmez omzuna bir el koydu.
"Yine Hyunjin mi?" diye sordu, yüzünde hafif bir tebessümle. "Onunla aynı sınıfta olmak bile başlı başına bir ceza."
Felix gülümsemeye çalıştı, ama zordu. "Eskiden dosttuk, şimdi bu hâle geldik. Nasıl düzelecek hiçbir fikrim yok."Jisung, neşeli bir tonla, "Dostum, bu yıl yeni bir başlangıç yapalım. Hem benimle, Minho'yla ve diğer çocuklarla takılmaya devam et, seni kimse rahatsız edemez," dedi.
Ama Felix, Hyunjin'in soğuk bakışlarının zihinlerinden kolay kolay silinmeyeceğini biliyordu.
Bölüm Sonu:
Felix, akşam dans pratiği için stüdyoya girdiğinde, Hyunjin'i aynaların önünde tek başına çalışırken buldu. Kader onları sadece sınıfta değil, hayallerinin peşinde de tekrar tekrar karşılaştıracaktı. Bu yıl hem eski yaraların hem de yeni başlangıçların yılı olacaktı.
---
˗ˏˋ 🍓 ˎˊ˗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melodi ve Adımlar
FanficFelix ve Hyunjin, geçmişte bir yanlış anlaşılma yüzünden dostluklarını kaybetmiş iki gençtir. Prestijli bir sanat lisesinde tekrar bir araya gelerek hem rekabetin hem de zorunlu iş birliğinin ortasında kalırlar. Hayallerine ulaşmaya çalışırken geçmi...