İlerledikçe orman daha da sıklaşıyordu. Acıkmaya başlamıştım. Şu anda teyzemin yaptığı bamya yı yiyebilirdim.
-Bora ben biraz acıktım, ( biraz acıktım dediğime bakmayın çok acıkmıştım.)
- Biraz daha yürüyelim, belki ilerde petrol vardır ve inşallah petrolün marketi vardır.
- Tamam peki yürüyelim.
İyi ki saatimi yanıma almıştım. Almıştım da almasına 3 saattir yürüyorduk. Almasamda olurmuş çünkü saniyeler,dakikalar ve saatler geçtikçe ben acıkıyordum. Sonunda bir tabela gördük üstünde" Pideci Hakkı baba 3 kilometre" yazıyordu. Çok sevinmiştim.Pide yiyecektik ama paramız yoktu.Bora bu sorunu nasıl çözücek bakalım.
Sonunda gelmiştik,
- Buse bende biraz para var.
- İyi hadi yiyelim.
- Tamam hadi ,şuraya içeriye oturalım.
Oturduk.Garsona iki pide iki ayran dedik.Biraz bekledik,garson gelince Bora buralarda araba satılık mı diye sordu.Garson evet diye cevap verdi, nereden gidildiğini anlattı.Bora hesabı ödedikten sonra yürüyerek garsonun anlattığı yere gittik peki madem Bora nın biraz parası varsa araba parasını nasıl ödiyecekti? Kafamı bu sorular karıştırırken varmıştık. Kırmızı arabaydı. Bora yalandan arabanın özelliklerini soruyordu,bunu ben bile fark ettim yani demek istediğim arabayı alıp gidecekti özelliklerine kafayı taktığı falan yoktu. Arabanın sahibine çaktırmadan ,arabaya bin dedi. Bindim.Sahibine denemek için binebilir miyim diye izin aldı.Bindikten sonra kapıyı kapattı ve son sürat sürdü arabayı.Hemen bağırdım.
- Napıyosuuuuuun?
- Napıyorummm?
- Arabayı çaldık fark ettin mi?
- Bana bağırma.
- Ya arabayı çaldın bide bağırma diyosun.
- Bak seninle kavga edicek vaktim yok Buse,sanki paramız vardı da konuşuyosun ve bir daha bana bağırma anladın mı.
Bunu gayet sert ve ciddi söylemişti haklıydı paramız yoktu,aslında onun parası olmasaydı aç bile kalırdık. Kendimden bazen utanıyodum,şimdiki zaman gibi. Ama yani insanlık hali böyle aptalca bir şey olduğunda normal olarak bağırır insan.Düşüncelerle uykuya daldım. İki saat sonra uyandım. Bora neredeyse uyuyordu.
- Bora
- Bora
- Boraa
- ne ya ne
- Ayakta uyuyosun durdur hadi de yer değiştirelim.
- Tamam
Durdurulan araba da yer değiştirdik.Böyle yer değiştire değiştire , yollarda durup yemek yiye yiye beş gün yolculuk yaptık.Bir ormanda durduk.Bora ya baktım,o çoktan inmişti arkasından ben.
- Buse ormana giricem , sen burada kal.
- Hayır bende seninle gelicem.
- Sen benimle gelemessin, bu arada arabamızı patlatanlar var ya onları görünce arabaya binip kaç anladın mı?
Kafamı salladım.Ormana girdi neden niçin girdi. Bora nın dediği araba geliyordu.Hemen arabaya bindim.Çok hızlı gidiyordum neredeyse Boradan daha hızlı. Önümden araba çıktı,çarpıştık bir takla attım. Araba harabe benim kafam kanıyordu,çokta acıyordu ve başım dönüyordu. Zorlada olsa yanımdaki ağaçlıklara doğru süründüm. Ağaçların arkasındayım. Artık her şey mahvolmuştu. Tek şansım beni görmemeleriydi.Şanslıyım ki beni görmediler, arabalarına binip gittiler.Benim biraz dinlenmem gerekiyordu.Biraz süründükten sonra kolumda bir acı hissettim ardından başım döndü ve gözüm kapandı.