Ölülerden Kaçış

Baskın

Ertesi gün köye annemi ziyaret etmeye gideceğim için çok heyecanlıydım.Çantamı hazırlamıştım ve yapmam gereken tek şey uyuyup ertesi gün uzun bir yolculuğa çıkmaktı.

Çantamı son bir kez kontrolden geçirdim ve hazırdım

Tam yatağa gidiyordum ki kapıya atılan yumruk seslerini duydum ve çantama yaban domuzları için koyduğum silahi elime aldım ve kapıya yaklaştım ve kapı delığınden baktığım anda şok oldum.

Kapımda suratları dağılmış kan içinde insanlar vardı.Hemen dolabımı kapımın önüne çektim ve çantamı sırtlanıp odama koştum deliler gibi sergi için lazım olan ipi arıyordum.
Bulur bulmaz hemen ipi önce yatağıma sonra balkon direğine bağladım.Yükseklik korkum yoktu ama 8. katta yaşadığım için aşağı inmeye tırsıyordum.

İnmeye başladım 6. Kat 3. Kat 1. Kat ve yerdeydim koşarak arabama bindim.Çabucak arabamı çalıştırdım ve bana çokta uzak olmayan bir AVM nin yolunu tuttum.

Yol boyunca pek sorun çıkmamıştı zaten gece 5 gibi yattığım için havada hafiften aydınlıktı.

Vardığımda ise arabamı parkedip silahımı aldım ve içeri girdim.etrafi iyicene aradım ve hiç yürüyen ölü olmadığına karar verdim.markete girip 5-6 poşet bozulmayacak yiyecek alıp arabama koydum.Sıra geldi ekipmanlara büyük bir spor mağazasına girdim bir kaç spor aleti aldım ve tam yay ve okların olduğu yere gidecektim ki ağlama sesi duydum.

Sesin geldiği yere gittim ve sesin personel odasından geldiğini anladım.Kapıyı yavaşça açtım ve içeride yakın dostum Berkant'ın kız kardeşi Gamze ve sevgilisi Ahu vardı.

Onları ordan çıkardım ve onlara"etraf güvenli gelin sizi markete götüriyim acıkmışa benziyorsunuz" dedim.Markete gittiğimizde ise sanki hiç yemek yememiş gibiydiler.

Onlara kaç saattir orada olduklarını sorduğumda ise 16 saat falan dediler.Berkant benim tabancamı aldı Gamze, Ahu ve ben birer yay ve fazlaca ok aldık.

Ve AVM nin en üst katına çıkıp maslardan birine oturduk.
Bundan sonra ne yapılacağı konuşulurken "Benim fikrim Ege Denizi'ndeki adalardan her hangi birine yerleşelim ve oradaki tüm zombileri öldürelim böylecene etrafta rahatçana geziniriz" diye ortaya bir fikir attım.
Berkant ise "Peki erzağımız orada ne kadar yetecek" diye sordu.
Ben de "orada tarım yapabiliceğimiz araziler olucak yani yiyecek kaygımız olmiyacak.diye cevap verdim.

Böylecene biraz daha yiyecek
alıp benim arabama geri döndük.

Biraz daha yiyecek almaya gidiyorduk ki birden yerde yatan güvenlik görevlisinin telsizini gördüm ve dedim ki"Hey Berkant bu telsizler işe yarayabilir " diye ortaya bir fikir attım. Ve herkes birer telsiz aldı tam arabaya gidiyorduk ki bize bakan onlarca zombiyi gördük en üst kata çıktık ve nasıl kaçacağımızı düşünürken birden "Berkant sen Gamze ve Ahu'yu al ben onların dikkatini çekeceğim ve siz kaçıcaksınız"Berkant ise " Olmaz öyle bende senle kalıyorum anca beraber kanca beraber"dedi ve bir tebessümle omzuma vurdu.Ben ise "Eğer ben ölürsem sen kızlara güzel bir hayat yaşatabilirsin ama ikimiz ölürsek onları kurtarıcak bir kahramanları kalmaz " dedim.Ama Berkant pek razı olmamış gibiydi.

Ve nasıl olduysa Gamze ve Ahu kaçarken Berkant'ı yanımda buldum.
Gamze ve Ahu kaçıyor ve biz ise hey aptallar buraya diye bağırıyorduk ve pek de işe yaradığı söylenemezdi.
Birden aklıma Berkant'a verdiğim silah geldi burada ki zombilerin on katını falan buraya toplayabilirdi ama kararlıydım kızlar kurtulacaktı.

Silahı ateşlediğim anda tüm anda tüm zombiler bize baktı ve 'ğğkağaaa' gibi bir şekilde bağırdılar.

Berkant ile ben diğer yönden kaçmaya başladık. Avm den çıktıktan sonra bile hala peşimizdeydiler ve artık yorulmaya başlamıştık.
Ama ilerideki zombi leşini görünce aklıma birden müthiş bir fikir geldi. Berkant'a yaptıklarımı yap dedim ve koşmaya başladık cebimdeki çakıyı çıkarıp zombinin parçalarını kesip üzerimize sürdüm. Biliyorum iğrenç ama hayatta kalmak zorundaydık. Telefonumu cebimden çıkarıp flaşını açtım ve nehre doğru attım ve zombiler oraya doğru koşarken tam ortada kaldık ve bizi fark etmediler bile.
Berkant bana"İşe yarayacağını nerden biliyordun" diye sordu
Ben ise "Bilmiyordum ki" diye cevap verip sırıttım.Ve zombilerin koştuğu tarafa bakarken nehire düştüklerini fark ettim.

Avm nin oraya gittiğimizde ise kızlar bizi arıyorlardı. Hemen onların yanına gittik. Onlarla konuştuktan ve tabiki onları sakinleştirdikten sonra bir ses duydum ve yayımı o tarafa döndürdüğümde bir zambi bana 10 metre öteden koşuyordu ve onu tam kafasından vurdum. Ve arkamdan 'hayır' diye bağırış duydum.

Arkama baktığımda ise Gamze ağlıyordu. Koşarak yanına ittim ve ne oldu diye sorduğumda bana "Onu vurdun" dedi ve ağlamaya devam etti.

Zombinin cesedini gömdükten sonra anladım ki bu zombi Gamze'nin sevgilisiydi.

Arabaya bindik ve yolculuğa çıktık. Şehirden çıktık ve ormanlar gözükmeye başlamıştı bile. Saat 12 gibi herkes arabada uyumuştu (tabiki ben hariç) arabayı durdurdum ve herkesi uyandırdım. Hepsi uyanınca arabanın kapı kilitlerini açtım. Onlara"burası kamp yapmak için güvenli görünüyor"dedim.Gamze ve Ahu etrafı gezerken Berkant ile ben sohbet edip bir şeyler atıştırıyorduk. Gamze ile Ahu geldi Ahu "Umut Berkant'ı senden azıcık ödünç alabilirmiyim"dedi. Bende "Tamam olur" dedim. Onlar gidince Gamze'nin yanına gidip "konuşmak istermisin" dedim.
Oda "Olur"dedi. Uzun uzun konuştuktan sonra ona "küsmüyüz"diye sorunca oda "hayır" dedi ve bana tatlı tatlı gülümsedi.Bu arada Berkant ile Ahu da geldi ve hepsi uykularının olduğunu söylediler.
Bunun üzerine Berkant ile ben çadırları getirdik. Kuruluşlarına baktığımda ise iki çadırında iki kişilik olduğunu gördüm. Berkant, Gamze ile eski sevgili olduğumuzu biliyordu bunu bilerek yapmış olmalıydı ve ona baktığımda bana sırıttığını gördüm. Çadırlar kurulunca Gamze de anladı ve yanakları kızardı. Siyah saçları ve kahverengi gözleri ile utanarak bana baktı. Berkant bana sırıtarak ikinizede iyi uykular dedi. Çadıra girer girmez ikimizde çadırın iki köşesine gittik ve birbirimize sırtımızı döndük gözlerimi kapayıp kendi kendime 'uyu Umut yarın uzun bir gün olucak' dedim ve uykuya daldım. Sabah uyandığımızda
Gamze bana sarılıyordu ve hafiften horluyordu. Birden uyandı ve irkildi sonra ikimizde ani bir hızla ayağa kalktık Gamze bana "bu hiç olmadı" dedi.
Bende "ne olmadı" dedim. Oda " iyi " dedi. Dışarı çıktığımızda Berkant hala sırıttıyordu. Bana "iyi uyuduzmu bari "dedi. İkimiz birden evet dedik. Ona dönüp "ben avlanmaya gidiyorum yayım ve oklar nerde" diye bağırınca
Berkant da "sizin çadır'ın yanında" diye seslendi.

Aslında ava çıkmıyordum arabada bize çok rahat bir şekilde iki üç ay yetecek yemek vardı.Etraftakı zombileri indirmek için bir gezintiye çıkmıştım. Biraz ileri doğru açılırken bir zombi sesi duydum. oraya doğru gittim vadinin aşağısında bir zombi vardı.
Tam yayımı geriyordum ki birden ayağım kaydı ve kendimi vadinin dibinde buldum kendimi. Arkama baktığımda ise zombi bana doğru koşuyordu. Çakımı çıkardım tam ona saplayacaktım ki bana vurdu ve bıçak karnımın kenarını kesti canımın yanmasına rağmen bıçağı onun kafasına sapladım.
Arkamı dönüp etrafa bakınırken yerde küçük bir kız çocuğu yatıyordu.