Tutuklu kalmak farklı
ayrı yer kaplamak onda
sevmek ve sevilmek gibi
arası ince bir şerit
üzerinde yürürüm cambaz gibi
kaybederim kendimi
sanki daha önce doğmamışcasına
varlığım benliğime hitap ederken
gidip gelirim arasındaSessizlik sarar duvarlarımı
kıramam bendimi, sıkışırım.
korkularım, paranoyam istiflenir
kör olsada gözlerim karanlıkta
seni bulurum el yordamıyla
viran yüreğime su serpti
yeşerdim içimdeki siyahlarla
sessizlik en büyük çığlığımdır
kimse duyamaz, hissedemez
yinede sen duy, hisset Küçük Hanım.