BAŞLANGIÇ

36 6 0
                                    

Hep salaş olmak istemişimdir. Yani salaş derken özgür. Misal;
Hırka giyeyim. Hırkanın bir kolu sürekli omzumdan düşsün ama umursamayayım. Kulağımda kulaklığım olsun, son sesle müzik dinleyeyim ama içimde 'Ya birisi bana seslenir de ben duymazsam?' endişesi olmasın. Yolda karşıdan karşıya geçerken arabaları takmayayım. Ölüm korkusu olmasın. Eve sabaha karşı geleyim ama kimse karışmasın. Sigara içeyim, esrar çekeyim ve partilere katılayım ama içimde beni kemirerek yiyip bitiren yanım olmasın. Ben galiba hep özgür ve kötü kız olmak istedim. Belkide hayatım bunun tam tersi olduğundan dolayıdır. Şehri sokak sokak gezip, yanımdaki arkadaşımla daha kelimelerini bilmediğimiz, hayatımızda bir kere dinlediğimiz şarkıyı sallaya sallaya yüksek sesle söylemek istemişimdir. Yere düşeyim, üstüm başım çamur olsun ama kafamda 'Acaba annem ne der? " sorusu olmasın istemişimdir. Pislik içinde yatayım, soğukta yani kışın kısa kolluyla sokakta dolaşayım ama beynimin içinde yankılanan 'Ya hasta olursam? ' sorusu olmasın istemişimdir. Dediğim gibi belki bu isteklerim, hayatımın bu isteklerimle tamamen zıt olmasından kaynaklanıyordur.

Son kez aynada saçımı düzelterek kendimi gözden geçirdim. Bu gün okulun ilk günüydü. 9. sınıfa başlayacaktım.

Vali Muammer Güler Sosyal Bilimler Lisesi...

Hayalimdeki liseye bu gün ilk adımımı atacaktım. O kadar heyecanlıyım ki...

Ihım... Dediğim gibi son kez aynada saçıma ve okul üniformama baktım. Klasik beyaz gömlek altına dizin bir karış altında gri kareli etek.
Ailem takvalıydı. Annem kapalı değildi ama namazında bir bayandı. Babam da namazındaydı ve anneme tek bir kere bile el kaldırdığını yada kötü söz söylediğini duymamıştım. Ben de namaza başlayacaktım ama daha yaşım gelmemişti. Yani annem lise sonda başlamış namaza. O zaman yaşı geldiği için. Sanırım benim de öyle olur. Tabii yaşı beklemek zorunlu değil ama annem şimdiden başlarsam sıkılacağımı ve yaşım geldiğinde zor bir şekilde namaza başlayacağımı düşünüyor. Ben bunları düşünürken gömleğimi kararımı değiştirerek eteğimin içine düzgünce koydum. Son kez at kuyruğu saçımı sıkılaştırmak için sıktıktan sonra hazırdım.

Aylar öncesinden hazırladığım çantamı yanıma alarak odadan çıktım. Annem çoktan hazırlanmış kapıda bekliyordu babam ise seslerden anladığım kadarıyla abdest alıyordu. Annemin yanına geldiğimde beni baştan aşağı gözden geçirdi. Onaylamış bir ifadeyle gülümseyince rahatlamıştım. Bir düzensizlik bulacak diye ödüm kopmuştu. Annem için dört dörtlük olmak istiyordum. Hemen arkamda babamın ıslığını duyunca ona yüzümü dönerek gülümsedim. Yanaklarıma sakallarını batıracak bir şekilde öpücük kondurduktan sonra "Çok güzel olmuşsun, meleğim." dedi.

Hiç kardeşim yoktu. Bunun için annem ve babam bana gereğinden fazla değer veriyorlardı. Sanırım bu yüzden ilk günümde beni servisimle yollamak yerine kendileri bırakmak istemişti. Annem şoför koltuğuna geçince bu günlük direksiyon sırasının annemde olduğunu anladım.

Babamda şoför koltuğunun yanındaki yolcu koltuğunda yerini alınca annem motoru çalıştırdı. Içimden bu günün güzel geçmesi için dua etmeye başlamıştım bile.

S-Ö-Y-E-KHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin