Yine her zamanki gibi evindeydi ve önünde boş içki şişeleri vardı. Sarhoştu. Jane'ydi adı. FBI'ın önemli isimlerindendi. Bir ses duydu. Bi kadın çığlıydı. Kadın yardım edin diyordu. Çıktı sokağa. bir adam vardı. Görünen oydu ki kadını rahatsız ediyordu. Jane silahını çıkardı ve adama doğru yöneltti. Kadını bırakması konusunda onu uyardı. Adam yara bere içindeydi. Ne konuşmaya ne de ayağa kalkıp kaçmaya hali vardı. Jane adama ateş etti. Adama öylece yere yığıldı. Jane'nin o tetiğe basmaması gerekirdi. Sarhoştu, ne yaptığını bilmiyordu. Silah sesini duyan polis geldi ve Jane yi tutukladı. FBI rozetine el koydukları yetmezmiş gibi hapse düştü Jane. Hapiste tanıştığı arkadaşı Dean bunları düzeltebileceğini söyledi. Jane'yi bir zaman makinesine koyup onu geçmişe gönderdi. Jane kendini bir anda bir çatışmanın ortasında buldu. Çatışma çok şiddetliydi. Jane henüz ne olduğunu anlayamamıştı ki yaralandı. Hemen bi duvarın arkasına geçip çatışmanın bitmesini bekledi. Kısa bir süre sonra büyük bi patlama oldu. Jane'nin suratı kan içinde kaldı. Her yeri yara bere içindeydi. Hemen oradan uzaklaştı ve kendini bir sokağa attı. Bir kadın gördü. Ondan yardım istemek üzere yanına yaklaştı. Yara bere içindeki Jane'yi gören kadın yardım edin diyerek bağırmaya başladı. Biri çıktı sokağa. Jane'yi kadını bırakması konusunda uyardı. O adam Jane'ydi. Yani henüz FBI dan kovulup hapse girmeyen kendisiydi. Daha bi şey diyemedi ki FBI Jane ateş etti. Silah sesine gelen polis Jane'yi tutukladı. Olay yerine gelen ambulans kanlar içindeki Jane'yi yaşatmayı başardı. Ancak ondan şikayetçi olan kadın yüzünden Jane hapse girdi. Jane hapiste kara kara düşünürken içeri katil olan Jane girer. Kadının şikayetçi olduğu Jane kendini Dean diye tanıtır ve onu hapishanede bulduğu bir zaman makinesine koyar...
Soru:Dean aslında Jane mi?
