Nihayet eve gele bilmiştik. Valla ne yalan söyliyeyim çok yoruldum. Hemen bi duş alıp odama çıktım. Telefonumu açtığımda Buraktan bi mesaj gelmişti. Hemen okumaya başladım;
" uyudunmu prenses? "
" hayır ama birazdan uyicam " diye mesaj attım bende
" ben seni çok özledim ama "
" beni de seni. Ama ayrılalı 1 saat bile olmadı "
" olsun. Şuan yanında olup iyi geceler öpücüğü almak isterdim "
" napalım artık. Yarın sabah günaydın öpücüğü ile idare edersin sende "
" onun da yeri ayrı )) "
Burakla mesajlaşırken aynı zamandada penceremden ona bakıyodum. Gülümsüyodu.
" sağına baksana " diye bi mesaj yolladım. O da hemen sağına baktı ve penceresinden beni gördü. E şaşırdı tabii
" aaa orası senin odanmı? " diye mesaj yolladı bana
" evet " diye karşılık verdim.
" sen ne zamandan beri beni ordan izliyosun "
" aa ne izlicem be ben seni "
" hadi hadi itiraf et "
" yaa BURAK " mesajını ona yolladıktan sonra pencereden bana sırıttı. Sonra da şöyle bi mesaj attı;
" sabahları perdeni çekmiyosun umarım " haaa sapık bu yaa. Valla bildiyin sapık yani. O ne demek yaa?
" sapık " diye mesaj yolladım bende
" şimdide sapık olduk iyimi ? "
" öyle ama. O ne demek yaa? Perdeni çekme falan çok ayıp "
" tamam tamam bişey demedim prenses kızma "
" yarın antrenmanın var mı? " diye sordum Burağa. Çünkü yarını onunla geçirmeyi çok istiyodum. Aslında bi tek yarınımı diyil hergünümü onunla geçirmek istiyodum. 2 dakika sonra Buraktan mesaj geldi;
" hayır yok " ohh çok şükür yaa çok rahatladım ))
" bi işin yoksa beraber takılalımmı?"
" bende onu söylicektim zaten."
" tamam o zaman yarın görüşürüz "
" ne o sıkılmışa benziyosun "
" hayır daa uykum geldi "
" tamam o zaman sana iyi geceler tatlı rüyalar PRENSES. Bak tatlı diyorum rüyanda beni görmen için "
" tamam. Sana da iyi geceler. Sen de rüyanda beni gör o zaman " dedim ve telefonu bırakıp gözlerimi kapattım.
Sabah zilin sesiyle uyandım. Kapı mı çalıyodu? Bu saatde kim bu gelen yaa? Gözlerimi tam açamıyodum. Odamdan çıkmak isterken de kafamı kapıya çarptım. Biraz acımıştı. Gözlerimi avuşturdum ve merdivenleri inerken " patlama patlama geliyoruz bi dur " dedim. Ve nihayet kapıya ulaştım. Açtım ve karşımda güller duruyodu. Sonra da Burağın kafası gözüktü. O sevdiyim gülümsemesiyle
" günaydın prenses " dedi. Hemen boynuna atladım. Ve hiç durmadan
" hani benim günaydın öpücüğüm " dedi Burak. Ben de güllerimi alıp onu öptüm. Burak içeriye girip salona geçti ve oturdu.
" hadi hazırlan da çıkalım " dedi
" nereye? " diye sordum
" e kahvaltıyaaa. Hadi hadi çabuk bekliyorum. "
Ben de "tamam" diyip odama çıktım. Dolabımı açıp mavi şortumu ve beyaz gömleyimi giydim. Saçlarımı da hafif dalgalı yaptım. Biraz makyaj da yaptıktan sonra ayakkabılarımı da giyindim ve aşağıya indim. (Multideki Burak ve Gizemin elbiseleri)
" nerde kaldın prenses yaa 2 saatdir ağaç olduk burda "
" bence bunlara alışsan iyi edersin )) "
" hadi öyle olsun bakalım " dedikten sonra çıktık. Sahile geldik. Denize karşı bi güzel kahvaltımızı yaptık.
" kahvaltıdan sonra nereye gidicez " dedim
" bilmem. Sen nereye istersen oraya " dedi Burakta
"Alışverişe gidelimmi o zaman. Ne zamandır ben de çıkmıyorum "
" biliyomusun ben bi hikaye duydum. Adamın biri bigün karısıyla alışverişe çıkmış. Kadın tam 7 saat alışveriş yapmış. Adam da dayanamayıp kendini mağazanın çatısından atmış. Buarada gerçek hikayeymiş ama ben yine de seninle o alışverişe gelmeye razıyım. Seninle heryere giderim ben prenses "
" oley bee yaşasınnn. Aşkımla alışverişe çıkıyoruz yesss.." dedim. Bi an önce kahvaltının bitmesini istiyodum çünkü alışverişe gitmek için sabırsızlanıyodum. Ve nihayet kahvaltımız bitmişti. Burak hesabı ödedikten sonra mağaza doğru yola koyulduk. Vee geldik. Önce benim için bi iki kiyafet bakıcaktık.
" aşkımm bugün bizim sevgilileride alıp bara gidermiyiz lütfeenn" dedim suratıma masum bi gülümseme yerleştirirken
" hayır ya ne barı. Başka yere gideriz " dedi uyuz
" yaa aşkımm nolur lütfen lütfen lütfennnn " yalvarırcasına bi bakış attım ve dayanamadı sonunda kabul etti.
" tamam bakarız" dedi.
" aşkımm benim yaa bitanem. Aşkların en güzeli en tatlısı en yakışıklısı"
" yaa tamam hemen şımarma. Ayrıca gideriz demedim farkındaysan bakarız dedim "
" tabi tabi. Hadi şuraya girelim " dedim elimle bi mağazayı gösterip. Olur anlamı da kafasını salladı ve bizde mağazaya girdik. Çok güzel elbiseler vardı. Gece için bi elbise bakıyodum bi taraftanda. Kolsuz sırtı açık kısa çok dekolte siyah bi elbise vardı. Hemen onu denemek için kabine girdim. Burakta oturup beni bekliyodu. Kabinden çıktığımda baştan aşağı beni süzdü ve ıslık çaldı.
" güzel olmuş mu" dedim gülerek
" olmuş canım olmuştaa sen bunu nerde giymeyi düşünüyosun acaba" diye sordu. Ben de hemen karşılık olarak
" e bu akşam gidicez ya bara. Orda işte " dedim
" nee?? Sen delirdin mi kızım hiç bu elbise orda giyilirmi yaa"
" aaa niyeymiş o canım niye giyilmiyomuş"
" bütün erkeklerin gözü sende olucakta o yüzden. Sen beni katil mi yapmak istiyosun bu yaşta"
" yaa amaa :("
" ama falan yok hadi git çıkart onu "
bende mecbur offuldayarak çıkardım elbiseyi. Sonra bi elbise daha denedim. Bunun rengi kırmızıydı. İşte normal bi elbiseydi.
" heh bu olur bak " dedi burak. Açıkcası bende beğenmiştin. O yüzden de
" tamam )" dedim. Ve sonrasında da bana şort gömlek falan bakmaya başladık. Günlük elbiseler falan da aldım. Sonra da burak için bişeyler bakmaya gittik. Onun için de bi kaç tane bişey aldıktan sonra makyaj malzemeleri bulunan bi mağazaya girdik. Ben rujlar tarafa bakmaya başladım ve kırmızı bi ruju elime aldım.
" çilekli al çilekli " dedi birden Burak. Ona neki benim sürüceğim rujdan. Ben de hemen sordum;
" niye? Süren benim sonuçta "
" tadına bakanda benim ama güzellik"
" şapşal yaa ) " dedikten sonra onun istediyi gibi çilekli bi ruj aldım. Biraz da bakındıktan sonra alışveriş merkezinden çıktık.
" ayy çok yoruldum hee. Bi an önce eve gitmek istiyorum" dedim
" heh bak işte kendin söyledin yorgunsun. Biz bugün bara falan gitmeyelim o zaman " diyip beni kararımdan döndürmeye çalıştı ama nafile kararlıydım.
" yaa hayır. Bak Burak mızıkçılık yok lütfen nolurr "dedim
" üff tamam tamam "
Eve gelmiştik. Burak kendi evine ben de kendi evime gelmiştim. Ben içeri girdiyimde Merveyle Pelin oturmuş telefonlarıyla oynuyodular.
" naber kızlar " dediyimde ikiside dönüp baktı.
Pelin " nerdeydin sen " diye sordu. Ben de elimdeki poşetleri göstererek
" alışveriş merkezinden geliyorum " dedim. Veee hemen poşetlerimin üzerine yürüdüler. Hep böyleler. Açıp ne aldıklarıma falan baktılar. Aklımdan çıkmamışken de söyleyeyim dedim
" haa buarada kızlar. Hazırlanın akşam bara gidiyoruz"
Merve " nee? Bara mı? Yess oleyy bee yaşasınn. Ben hemen hazırlaniyim o zaman " diyip kalktı. Aynen Pelinde. Bende odama çıktım. Yatağımın üstüne atıldım. Bugünüm çok keyifli geçti. Vaktimin ne zaman geçtiyini bile anlamadım. Burağım yanımdaydı ya o yüzden ))
İyi okumalaaarr :-*. .....
