BELALI

.... HEYYYT ULAN ...

Merhaba nasılsınız sevgili okurlarım umarım bu bölümü beğenirsiniz

Yatağımda yatıyorum öulece herkes uyuyor ben uyumuyorum daha doğrusu uyuyamıyorum .

O dediği şeyde  neydi  ' Nasıl bir baş belasısın sen '  saçma ne yaptım ki  ben ona .Saçma sapan şeyler yüzünden uyuyamıyorum.

Bende üzerime ince bir hırka alıp  terliklerimle okulun  bahçesine çıktım ne yapayım UYUYAMIYORUM. Offfff yaaaa . Zalım hayayat bi tek bana arkanı dön zaten .

Bahçedeki banklardan birine oturup hafta sonu ne yapacağımı planladım . Hiç bana öyle bakmayın planlamasam olmuyor kendimi taniyorum  yaniii.

Tam içeri geçecekken bahçedeki çalıların ordan ses geldi kedidir diyip tekrar içeri geçecekken birinin küfür ettiğini duydum yuhhh kedi küfür edemezki merakıma yenik düşüp çalılara doğru ilerledim .

Tam çalıların yanına geldim arkasından aniden birisi çıktı . Tam o sırada çığlık atacaktım ki eliyle ağzımı kapatıp " sakın sesini çıkarma " dedi .Başımı onaylar anlamda salladıktan sonra elini ağzımdan çekti.

Biraz geri gidip kim olduğunu anlamya çalışıyordumki ışığın altındaki yüzünü gördüm şaşkınlık ve sinirin karıstığı sesimle ona sadece " BARIŞ " diyebildim.

O anki şaşkınlığımı nasıl anlatirim bilmiyorum hemen kendimi toparlayip ciddi bir sesle " Ne işin var gece gece burda niye geldin " dedim direk

Kendini toparlayıp " Ben sadece şeyy aslinda immm offv yaaa  ne zor işmiş be bu" diyerek beni sırtına alarak yürümeye başladı . Tabi bende o sirada oyle bi ciglik attim ki butun okulun lambalarinin yanmasi an meselesi oldu .

O sirada Barış ve çetesini görmemle sinirlerim tepeme çıktı beni hızlı bir şekilde arabaya fırlatırken son yaptığım şey camda okuldakilere bağirarak yalvarmamdı .

Savaşa doğru dönmemle ağzıma bir mendil kapattı gerisi zaten karanlık.

ECE :

Mayayı arabaya fırlatmalarıyla benim çığlığı basmam bir oldu . Napıyorlardı yapıyorlardı mallar offf allahım . Çıldırıcaz Buse aşağıya koşarak indi , Helin sinirden ağlıyor ,bende hemen telefonumdan müdüre Handan hanımı aradım .

Telefonu açar açmaz " Ece siz nasılsınız Mayayı kaçırdıkları arabanın plakasını gördünüzmü " dedi. Hemen nasıl haberi oldu acaba ?  Bende şaşkınca " Hayır görmedik plakayı şimdi napıcaz lütfen yardım edin " dedim ağlamaklı sesimle Handan hanım " Merak etmeyin ben bir yolunu bulup Maya bulucam sizde sakin olun " 'heyyy nasıl sakin olmamızı bekliyorsunuz ' demek istesemde sustum sadece saygımdan .

Bende " peki bir gelişme olursa lütfen haber verin " dedim . Pislikler niye kaçırdınız Mayayı niye diyerek hızla tuvalete koştum kimsenin karşısında ağlayamazdım tuvalete girer girmez göz yaşlarımı serbest bıraktım o kadar ağlamışım ki en son kapının yumruklanmasıyla ayağa kalktım kapıyı açtığımd ağlamaktan gözleri şişmiş bir Helin buldum .Aniden bana sarılıp tekrar ağlamaya başladığı an kendimi toparlyıp Helini omuzların tutarak karşıma geçmesini sağladım .

Ona sadece "ağlama " diye bildim o dahada ağlayarak bana tekrar sarıldı bende çabalarımın fayda etmeyeceğini anlayarak ona sarılıp ağladım .

Buse : Aşağıya inip arabanın arksından koşmaya başladım ve plakasını görmeyi başarmıştım içimden de Mayaya birşey olmaması için dua ediyordum . Araba hızla görüş açımdan uzaklaşırken hemen yatakhaneye geri döndüm üzerimi değiştirip hızla ..... Bara gittim . İçeri girer girmez yoğun koku genzimi yaktı daha sonra kokuya alışınca hızla barmenin yanına gidip " Yekta abi içerdemi " dedim.

Kafasıyla onaylayınca kapının öne gelip direk içeri daldım . İçeri dalar dalmaz Yekta abi " O Buse ne bu atar " dedi . Bende " Abi Mayayı kaçırdılar yardımın lazım"  dedim .

Bunu der demez Yekta abinin tek dediği şey " Kim o şerefsiz"  oldu . Bende " Demir erkek lisesinden birileri kaçırmış plakayı aldım ben " dedim. Hemen ayağa kalkıp adamlarına bişey söyleyip odadan cıktı .

Hemen arkasından koşup " Peki ben ne yapıcam " dedim. Yetkta abi "  Sen sen okula dön bişey olursa hemen ara " dedi ve gitti . Size Yekta abinin kim olduğunu anlatıyım Yekta benim üvey abim babamın birinci evliliğinden . Yekta mafya hertafta adamı var .

Yektayla biz üvey kardeş olduğumuz için ona pekte abi demek istemiyorum oda anlayışla karşılıyor . Aslında Yekta benim öz abim gibi çok yakın davranır aynı şekilde bizim kızlarada çok önem verirdi . Bu yüzden Mayanın kaçırıldıgını duyunca bu kadar tepki gösterdi .

Ben bunları düşününceye kadar okulun önüne geldiğimi fatk ettim . Tam kapıdan içeri girecekken birinin beni izlediğini düşündüm etrafıma bakınca yolun karşınsındaki ağacın arkasına birinin saklandığını fark ettim .

Bu demir lisesinden Egeydi ani bir hariketle saçından tutup hızlı bir okulun bodrum katına inmeye başladım Ece veHelin beni görür görmez hızla arkamdan gelmeye başladılar . Kızlar hemen sandalye getir Egeyi oturmaya çalıştık . Baktık bu böyle olmuyo Helin sopayı kafasına geçirdi . bayılınca hemen sandalyeye oturtup iple bağladık .Tam o sırada Egenin telefonu çalmaya başladı Barış arıyordu . Aramayı reddettim . Egenin o haldeki fotoğrafını çekip Barışa mesaj attım altınada 'Mayayı verin Egeyi alın ' yazdım. O sırada kapı aniden açıldı en son 'HEYYT ULAN ' diyen kişin sesini duydum .