Yok artik! Bu o gunki bana bakan İnfinite denilen gruptaki cocuktu.
Gozlerimi ona dikmis bakarken
"Sen saf misin? Daha dikkatli yurusene!" diye bagirdi.
"Pardon! Oz.. Ozur dilerim."
Gozlerini kisip bana bakti.
"Hemen affedilebilicek bir sey mi? Beni taniyor musun sen!"Nerden bileyim kimsin! Demek vardida iste neyse artik.
"Tanimiyorum. Tanimam gereken birisi misin?"
Sacma bir gulus yapti. Bana anlamli anlamli bakti. Sanki kirkyillik tanidiginim ve simdi unuttum gibiydi bakislari.
"Ben İNFİNİTE grubundanim. Ben o grubun yuzuyum. Vokaliyim! Anladin mi!"
O kadar bagiriyorduki etraftan gecenler saskin saskin bakarak etrafimiza toplaniyolardi.
O sirada benim durdurdugum taksi gidecektiki gine seslendim.
"Bir dakika lutfen hemen geliyorum."
Nihayet taksici durmus beni bekliyordu.
"Grup vokaliysen vokalisin. Seni tanimiyorum. Sende bunu anladin mi?"
"Hah!" Sacma bir gulus. "Ben su gormus oldugun sirketin batmama sebebiyim. Anladin mi? Ben L yim L."
L mi? Boyle bir isim mi olur. Kim takar bu ismi?
Kendimi gulmemek icin zor tutuyordum. Alt dudagimi isiriyordum.
"Ne.. Neden guluyorsun!"
"Gulmuyorum." dedim. Ama gulmek uzereydim.
Bir dakika! Bu.. Bu cocuk bu sirketi mi dedi! Ne demek istedi.
"Bir dakika. Sen bu sirket batar derken ne demek istemistin?"
Yandan gulumsedi.
"Daha yeni mi anladin? Biz bu sirketle anlasmaliyiz. Falan filan bunlar seni ilgilendirmez. Bu tur islere burnunu sokma!"
Sinir olmustum bu L denen cocuga. İnadina gelicem buranin basina.
"Peki bu sirketin ortagi olsam? O zaman burnumu sokabilirim herhalde!"
Dalga gecerek konusmustum.
"Dalga gecmeyi birakda cekil onumden!" diyerek kenara ittirdi beni ve ilerledi. Arkasindan
"Gorusucezz!" dedim.
Dönüp bana yan ve kisik gozlerle bakti. Agzi hafif acikti ve dilini dislerinde gezdiriyordu. Sonra onune dondu kafasini sallayarak ilerledi.
Bende hemen taksiye binip evime gittim. Eve vardigimda kocaman kapili bir yerdeydim. Evet evimi ilk defa goruyorun. Cok guvendigim arkadasima para gonderdim ve bana bu evi almisti. Bakalim nasil bir ev. Merakliydim ve sabirsizdim. Yenilerden her zaman hoslanirim. Kapinin yanina gittim. Zile bastim. Zile bastiktan 5 saniye sonra kapi kendiliginden acildi. İceri girdim. Kocaman bahceli bir evdi. Hatta ev degil villaydi tabikide. Cok yorgundum ve direk eve girdim. Evin kapisi acikti. Girdigimde hizmetli kiz kapatti kapiyi. Hemen odami sordum. 3. Kat sagdan 5. Kapi dediginde sanki hastanede bir doktorun odasini sormusum gibi hissettim. Ciktim ucuncu kata. 5. odayi buldum. Hemen iceri daldim. Cok mukemmel dizayn edilmis bir odaydi. Tam benim zevkime goreydi ve ic aciciydi. Hemen esyalarimi bosaltarak yerlestirdim. Ve hemen yataga attim kendimi...
Zirrrrrrrrrr....
Ahhh! Hadi ama bunu kurmayi kim akil etti. Off!
Elimi uzatip saati durdurmaya calistim ama susmadi. Bunun uzerine kalkip durdurdum. Yeni bir sabahti ve mukemmel bir gun olacakti bence. Ayaga kalkarak esnedim ve perdeyi cektim. O mukemmel manzara karsisinda kalakaldim. Onumde kocaman deniz manzarasi vardi. Tum sehir evler deniz kenarindaydi sanki.
Mukemmeldi. Hemen onumde ise bahcemin icinde olan kocaman havuz vardi. Etrafim yesilliklerle kapliydi ve agaclarda vardi. Burasi... Burasi mukemmeldi. Buradan hic ayrilmayabilirdim.Fakat hemen sozlesme icin sirketimle konusmali ve en iyisinden bir sozlesme hazirlamaliydim. Elime telefonu alir almaz aradim sekreterimi hemen hazirlatmasini istedim.
İki gun icerisinde hazir olmasini soyledim. Daha sonra telefonumu kapatarak hazirlanmis olan mukemmel kahvaltima indim. Kahvaltimi yapar yapmaz cantami alip evden ciktim. Henuz daha yollari ogrenmedigim icin arabami kullanmak istemedim. Taksiye binerek hemen Buğra'nin sirketine dogru yola ciktim.Haa eger neden şöförün yok diye soracak olacaksaniz! Ben kendim kullanmayi gercekten cok seviyorum. Bu yuzden sofor tercih etmiyorum. Zaten iki gune yollara alisirim.
Dusundumde bence bugun araba turu yapmaliyim. Hem yollari tam ogrenirim.
Bu dusuncemden adamin bana donerek "vardik" demesiyle kurtuldum.
Hemen indim. Sirkete girer girmez Buğra yi aradim. O kadar yol gidemezdim. O gelsin.
"Alo sirketindeyim canim hemen asagiya gel" deyip telefonu kapattim. Soz hakki vermedim. Cunku ne zaman soz hakki versem isim var surdayim burdayim diye gevezeliyor.
Biraz bekledikten sonra yanimdaydi.
"Lutfen evine git Belinay. Suan onemli bir isim var. Beni gormek icin gelmis olabilirsin. Gordun iste. Simdi git!"
Gulumsedi ve devam etti."Hem bak iki gun sana izin veriyorum. Neden biliyormusun?"
Saskin olsamda nedenini sordum.
"Neden?"
"Cunku iki gun sonra cok calisman gerekecek. Benim ortagim olabilirsin. Bu yuzden iki gun gez Kore'yi ogren. Dolas eglen. Hadi kacmam lazim. Sonra gorusuruz." dedi ve gitti.
Ne oldugunu bile anlamamistim. Ama dedigi gibi yapacaktim. Tekrar eve gitmek icin disari cikarken beni izleyen birisi varmis gibi hissettim. Sirketten disari ciktim. Hala beni izliyordu sanki. Donerek beni izleyene baktim.
Ahh! Hadi ama! Gine mi? Neden bu L denen cocuk karsima cikip duruyor? Hadi tesaduf neden beni izliyor?
- Uzun bir bolum oldu umarim begenirsiniz yorumlarinizi bekliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"İMKANSIZ" YOKTUR!
RomanceBuğra iş sebebiyle Kore'ye gider. Sevgilisi olan Belinay daha fazla dayanamayip Buğra'nın yanına Kore'ye gider. Orada pek çok zorluklarla karşılaşır. Bakalım Belinay neler yaşar?