YAREN

2 0 0
                                    

Bu sabahta babamın sinirini kendi üzerimde taşıyacağım ortadaydı. Ben bu şehre asla gelmek istememiştim. Benim de bu tavrım babamı sadece sinirlendirmeye yaramıştı. Ama elimden birşey gelmeyeceğini biliyordum. Ne kadar çok çabalasamda artık burası bizim evimiz olacaktı. Az önce annem gelip akşam olduğunu söyleyerek kaldırmıştı beni. Ya herşeyi anlarımda o perdeyi niye açıyordu. Uyumak istiyordum aslında gerek yoktu ama dışarı çıkıp gezmkten daha iyiydi. Sonunda yataktan çıkıp elimi yüzümüyıkayıp yemek odasına geçtim aslında saat 11 di. Babam masada her zamanki yerinde beni bekliyor gazetesini okuyordu. ''Günaydın kızım. Iyi uyudun mu bari?'' Babamın her zamanki rutin sorularından biriydi bende her zamanki gibi olumlu cevap verdim. Babam bugün yeni okulumu gidip görmemi istemişti. Giderken beni o bırakıcaktı ama dönüşte istersem kendisiyle gidebileceğimi yada eve geri dönebileceğimi söyledi. Zaten çok kolay bir yolu vardı okulun resmen ortalıktaydı evimizde öyle tenhabir yerde olmadığından babamın içi rahattı. Nihayet kahvaltımızı yapıp hazırlanmak için yukarı çıktık. Hemen duş aldım,saçlarımın kurumasını beklerken neleri giymem gerektiğini ayarlamıştım ütü yapıyordum. Üstümde biraz bol bir tişört ve pantolon giyicektim öyle abartılı birşeye gerek yoktu daha doğrusu ben öyle düşünüyordum. Okula gittiğimizde beklediğim gibi şaşırmamıştım. Normal bir okuldu. Derken müdür odasının kapısında bir sesin ''Ömer !'' Diye bağırdığını duyduk o an babamla göz göze geldik babamda bende merak içinde birbirimize bakıyorduk. Sonra babamın kapıyı çalmasıyla bir anlık sessizliğin ardından kapı açıldı kapıyı açan müdür olmalıydı çünkü içerde yetişkin olduğu anlaşılan bir tek kapıyı açan adam vardı. ''Hoşeldiniz. Kayıt için geldiniz heralde şu yeni nakil siz olmalısınız. Yarendi değil mi?'' Zeki bir şekilde sorulan sorular ve iyi bir gözlem bu adamın hoşuma gitmesini sağlamıştı. ''Evet hocam nakili buraya aldırmıştık. Siz ?'' Babam benim cevap vermemi bekleyememişti bazen bu hareketine çok sinir olurdum ama şuan hoşuma gitmişti.''Kusura bakmayın. Kenan Hocaoğlu bu okulun müdürüyüm. Ayakta kaldınız oturup bişeyler içmez misiniz? Ömer oğlum senlede daha sonra konuşalım olur mu? Ben duruma göre seni ararım. '' bu adamla iyi anlaşıcaktık bunu hissedebiliyordum ama Ömer'i gördüğüm anda farkında olmadan gözümü kaçırma gereği duymuştum. Neden yapmıştım bunu? Bu hareketimden sonra beni farketmiş olmalı ki ''Iyi günler hocam tekrar teşekkür ederim. Ben sizden haber bekleyeceğim. Bu arada okulumuza hoşgeldin umarım okulumuz beklentilerini karşılar. Iyi günler efendim.'' Bu çıkışı ömrüm boyunca yaşamak isterdim benimle konuşurken sanki içimde bir neşe patlaması yaşanıyoor içim içimi yiyordu. Ama neden benimde ona karşılık vermemi beklemeden kapıyı kapatmıştı. Babamla müdür kayıt işlerini hallederken aklım Ömerdeydi. Bu çocukla tanışmam lazımdı daha doğrusu bunun olmasını çok isterdim ama olması gerektiği gibi olucaktı. Onun beni arayıp bulmasından başka bir şansımız yoktu. O an aklıma bir fikir geldi ''Hocam az önceki çocuğa bağırdığınız dışardan duyuluyordu. Sakıncası yoksa nedenini sorabilir miyim ? Sizin hoşlanmadığınız birşeyse bende yapmaktan kaçınırım o yüzden sordum.'' Müdürünbuna nasılbir tepki verebileceğini anlamak çok mümkün değildi. Yüzü sanki taştan yapılmıştı. Ne düşündüğnü anlamak mümkün değildi. Bir an sinirlendiğini sandım donra beni kandırır gibi anlatmaya başladı ''Ömer'den bahsediyorsun heralde. Ömer benim en saygılı en iyi öğrencilerimden biridir. Ayrıca baskaetbol takımımızın da kaptanıdır. Geçen seneki antrenör beklemediğimiz bir şekilde en güçlü rakibimiz çalıştırmaya başlayınca bizde yeni bir antrenör arayışına başlamıştık. Ömer de bunun bir sonuca varıp varmadığına bakmak için buraya gelmişti. Sizin tanıdığınız birileri varsa lütfen bize yardımcı olun.'' Bu nasıl bir şanstı babam eski bir basketbolcuydu. Basketbol kelimesini duyduğumda gözlerindeki ışıltıyı görmüştüm belli ki o da yaptığı sporu çok özlemişti. Babama baktığımda onun buna cesaret edemeyeceğini anlamıştım. O yüzden iş başa düşmüştü ''Hocam babam eski bir basketbolcudur. Bence siz ben olmadan da biraz konuşun zaten babacım bende artık eve gitsem iyi olucak. Yolu hatırlıyorum ben kendim gidebilirim. Görüşürüz babacım! Iyi günler hocam!'' Babam bu iştrn memnunmuydu yoksa değilmiydi bilmiyordum o yüzden en iyi yolun kaçış olduğu ortadaydı. Babamda müdürde benim gidişime karşılık olarak biraz toparlandılar. Işte bu iyiye işaretti daha konuşacaklardı. Bende hızlı adımlarla okuldan uzaklaşmaya başlamıştım. Yolda yürürken Ömer'i düşünüyordum böyle bir erkeğin helede bu şehide karşıma çıkmasını beklemiyordum. Bu düşünceler beni korkutuyordu çünkü aşık olmak istemiyordum. Ama okun yaydan çıktığı ortadaydı bunu kendime yedirmem ardından başkalarıyla konuşmam lazımdı. Ama ikisinide bol bol vakte ihtiyacı vardı. Aniden bir korna sesi duydum sesin geldiği tarafa baktığımda bir taksi üstüme geliyordu. Sadece çığlık atabilmiştim arabanın bana çarptığını hatırlamıyordum. Gözlerimi açtığımda karşımda birçok insan vardı. O sırada ayağımda çok büyül bir ağrı hissettim sanki ayağıma oradaki tüm insanlar bıçaklar saplıyorlardı. Ağlamaya başlamıştım bağırıyordum sanki hissettiğim acı bağırdıkça azalacakmış gibi bağırıyordum. O esnada ellerimin içerisinde bir sıcaklık hissettim. Gözlerim yaşlarla doluydu neredeyse kör gibiydim ama ellerimdeki sıcaklığın sahibinin hayal meyal Ömer olduunu görmüştüm sonra ayağımı elledi. Daha fazla bağırmaya başlamıştım. Tanıdık bir ses duydum bağırmayı bıraktığım bir aralık.'' Abicim kızızn bacağı kırılmış bu taksini sahibi kim çabuk hastaneye gitmemiz lazım kızın halini görmüyor musun!'' O tanıdık ses evet Ömer'e aitti. Sonra birisi tarafın havaya kaldırılmıştım kim olduğunu bilmiyordum ama sanki onu öldürecekmiş gibi sarılmıştım. Kucağında olduğum kişiye acı verdiğimi hissettim ama nedense ondan bir ses gelmemişti. Arabaya bindiğimizde ayağımı koltuklardan birine çarpmam için beni o kadar özenle oturttu ki o an o acıya rağmen teşekkür edebilirdim. Araba hareket etmeden iki saniyeönce birisi yanıma oturdu. Beni sakinleştirmek için beni göğsüne yatırdı benimle her sanaiye konuştu rahatlamaya başlamıştım sonunda gözlerimi temizleyip karşımdakine baktığımda bir anlık bir sessizlik kaçınılmazdı. Ömer'di o benim sarılırken boğazında oluşturduğum izlere gözüm takıldı ama özürdilemey kalmadan az önceki sıcaklıyım yerimi o buz gibi acı tekrar almıştı. Bu yolculuğu ömrüm boyunca yapabilirdim. Ama hastaneya gelmiştik. Beni tekrar kucağna aldı arabadan çıkmam için hastaneye vardığımızdan beribenden çok onun sesi çıkıyordu. Etrafa emirler yağdırıyordu sonunda bizi karşılamaya birileri geliyor deken gelenlerin ambulansa gittiğini gördüğü an deliye dönmüştü ama ne için ben onun için ne ifade ediyordum ki beni taksi şoförüne verdikten sonra ambulansın önüne geçip durdu sonunda bir sedyeyle hastanenin içindeydik. Bir an benim aynımdan ayrılmadı bir doktoru bulup getirmesi yaklaşık beş dakika sürmüştü ama ondan ayrıldığında o beş dakika bana bir gün gibi gelmişti. Doktorun gelmesini beklerken hemşireler bana sakinleştirici yapmışlardı. En son gördüğüm şey Ömer'in o telaşlı yüzüydü. Ama ellerini tutuyordum bu bana güvendeymişim hissi veriyordu. Ben uyurken bacağımı alçıya almışlardı ve babamla annem baş ucumdaydı. Gözlerim Ömer'i arıyordu annemlebabam uyandığımı gördüklerinde hemen gelp yanında oturmaya başlamışlardı. Annem ağrım olup olmadığını soruyordu. Niye bu kadar endişeleniyorlardı zor olan kısmın atlatıldığını biliyordum daha öncede bir defa kolumu kırmıştım onda böyle olmuştu. O sırada kapının açıldığını duymuştum. Gelen Ömer'di ''Artık daha iyisin değil mi ?'' Babam beni cevap vermeme fırsat vermeden lafa atlamıştı '' Iyi iyi Ömercim sana nasıl teşekkür etsek azdır. Sen bizim müdürün odasında gördüğümüz Ömersin değil mi?'' babamda onun neler yaptığının farkındaydı yoksa tanımadığı birisine böyle davranacak birisi değildi. '' Evet efendim o bendim. Aslında bana teşekkür etmenize hiç gerek yok kim olsa aynısını yapardı. Aa aslında bugün benim bir arkadaşıma yemek sözüm vardı hastaneye felan gelidiğimizden dolayı unuttum artık bana ihtiyaç kalmadıysa ben arkadaşı daha fazla bekletmesem sorun olur mu? '' nereye gidiyorsuun kal benim yanımda demek geliyordu o an içimden ama konuşmamam gerektiği ortadaydı. ''Tabi Ömercim ama yarın akşam Yaren'de taburcu olmuş olur o yüzden bizde yemektesin itiraz istemiyorum tamam mı.'' annemden beklediğim bir cevap değildi tüm ağrılarım bir an için dinmişti. ''Ha bu arada Ömer, Kenan hocaya kabul ettiğimi söylersin tamam mı?'' Ömer hiçbir şey anlamamış gibi babama bakıyordu. Babamda neler olduğunu hemen anlamıştı. ''Sen söyle Kenan hocana o sana herşeyi anlatıcak merak etme.''demişti. Ömer kapıya doğru gitmeden önce yanıma geldi '' Tekrar geçmiş olsun Yaren kendine dikkat et. Bizleri meraklandırma olur mu?''beni merak edicekti. Bu söylediklerinden bunlar anlaşılıyordu. Ama ne yazık ki benim cevap vermemi beklemeden babama selam verip çıkmıştı odadan yine.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 23, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşktan KorkarakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin