Buluşma Günü

38 2 1
                                    

Annemi nasıl ikna edecektim? Herhalde "Anne ben bugüm Burak'la buluşacağım,izin verir misin?"diyemezdim. İçimden"Off Burak off."dedim. Beni zor bir durumda bırakmıştı. Üstelik ben yalan söylemeyi hiç sevmem,hatta NEFRET ederim. İşin doğrusunu söyle ve rahatla değil mi? Ama bu durumda yalana başvurmak zorundayım. Ne bahane uydursam diye düşünürken aklıma Sevgi geldi. Onunla liseden arkadaştık. Annem Sevgi'yi çok sever,onunla buluşmama asla izin vermemezlik etmez diye düşündüm. Bugün kahvaltıda anneme"Anne benim
liseden bir arkadaşım vardı ya,hani adıi Sevgi olan. Hani sen onu çok severdin. Hatırladın mı?"dedim. Annem de"Haa,şu bizim Sevgi. Tamam,tamam hatırladım. Eee ne olmuş bizim Sevgi'ye?"dedi. Ben de"O dün beni aradı ve beni çok özlediğini söyledi. Ve benimle buluşmak istediğini söyledi. Sevgi ile buluşmama izin verirsin herhalde,değil mi annecim?"dedim yalvarır bir sesle. Annem de"Tabii ki buluşabilirsin. Ama saat kaçta buluşacaksınız siz?"dedi. Bir an duraladım. Bana saat söylememişti ki Burak. Sonra "Ben şimdi onu arayıp saat sorucam."dedim ve odama gidip Burak'ı aradım. Annemin yanında Burak'la konuşacak halim yoktu herhalde. Bir off daha çektim. Sonra telefonu elime aldım ve konuşmaya başladım. "Burak biz saat kaçta buluşacağız?"dedim. O da"Saat dört buçuk olabilir. Ne dersin?"dedi. Ben de"Tamam olur"dedim ve telefonu kapattım. Saate baktım. Saat 12:30'u gösteriyordu. Yani daha dört saat vardı. Giyimime çok fazla özenmemeye karar verdim. Sonuçta adam beni aldattı. Ama günlük kıyafetle de gitmeyecem tabi. Sonunda gardolabımdan keten bir paltolon ve şık bir bluz giymeye karar verdim. Saçlarımı da açık bırakıp, sadece bir taramaya karar verdim. Sonra gözüm saate kaydı. Saat 12:30'u gösteriyordu. Yani daha iki saat vardı. Salona indim ve televizyonda "İlişki Durumu Karışık" izledim. İzliyordum ama izlediğimden bir şey anlamıyordum. Nedense bir heyecanlı ve gerginim. Sonunda çıkmaya karar verdim. Zaten saat 4'tü. Caddeye çıktım ve yoldan bir taksi çevirdim. Taksi on beş dakikada Ay Işığı Kafe'ye vardı. Bir masaya yerleştim ve Burak'ı beklemeye başladım. Zaten on beş dakika sonra Burak geldi. Tam zamanı diye düşündüm. O da beni gördü ve oturduğum masaya doğru yöneldi. Yüzüne baktım. Gergin bir ifade vardı. Aynı benim gibi. Sonunda"Merhaba Serra"dedi. Ve sonra bana sarılmaya çalıştı ama ben hemen elimi uzatıp"Sana da merhaba Burak."dedim. Ne yani,yıllar önce beni aldatan eski sevgilime ahbap gibi mi davranacaktım? Bu tamamen saçmalık olurdu. Her neyse konumuza geri dönelim. Merhabalaştıktan sonra iki tane kahve ısmarlayıp sohbet etmeye başladık. Önce o bana"Eee Serra,anlat bakalım hayatında neler olup bitiyor?"dedi. Ben de öncelikle"Beş buçuk aylık hamileyim."dediğim anda çok sevindiğini belirten bir sesle"Gerçekten mi? Senin adına çok sevindim Serra. Güle güle büyüt. Gerçekten senin adına çok sevindim. Peki bebek kız mı,yoksa erkek mi?"dedi. Ben de"Yarın kontrole gideceğim. Bebeğin cinsiyeti o zaman belli olucak."dedim. O da "Taman. Peki bebeğinin adını ne koymayı düşünüyorsun Serra?"dedi. Ben de"Kız olursa Sevda,erkek olursa Rüzgar koymayı düşünüyorum."dedim. O da"Çok güzel isimler düşünmüşsün Serra. Peki bu isimler konusunda Ateş'e danıştın mı?"dedi. Birkaç dakika sessiz kaldım. Sonuçta hassas olduğum bir konuya değinmişti. Ama bilmiyordu ki benim Ateş ile ayrıldığımızı. O yüzden sordu. Sonra "Serra ,sen iyi misin?"dedi. Ben de"İsimler konusunda Ateş'e danışmadım. Çünkü,çünkü biz ayrıldık"dedim. Burak ta "Çok özür dilerim Serra. Ben bilmiyordum. O nedenle sordum. Ben cidden özür dilerim"dedi panik bir sesle. Ben de"Önemli değil Burak. Sen bu olayı bilmiyordun bu yüzden sorman çok normal ve doğal bir şey. Zaten bu olayı annem,ben ve Ateş dışında kimse bilmiyor. Şimdi de sen öğrendin. Yalnız bir ricam olucak. Bu olay aramızda kalabilir mi?dedim. O da"Tabi ki de aramızda kalabilir ve her zaman aramızda bir sır olarak kalacak."dedi,insana güven veren bir sesle. Sonra"Ateş'le neden ayrıldığınızı anlatmak ister misin?"dedi. Bir an anlatmakla anlatmakla anlatmamak arasında ikilemde kaldım. Ama anlatmamaya karar verdim. Sonuçta Burak'ta beni aldattı. "Hayır istemiyorum. Özel bir konu. Şimdi benim gitmem gerekiyor. Çünkü evde annem beni bekliyor. Sonra görüşürüz"dedim ve gittim.
Ama tam kapıdan çıkarken Ateş'le karşılaştım. Bu benim için tam anlamıyla bir şoktu. O da beni görünce bir şok yaşadı. Sonra bir merhaba bile demeden "Serra,senin burada ne işin var?"dedi. Ben de"Gördüğün gibi kafeye geldim ve kahve içtim. Şimdi de annem beni beklediği için eve gidiyorum. Aldın mı cevabını? Şimdi benim sana bir sorum var. Senin Manisa'da ne işin var?"dedim. O da hemen"İş için geldim. Bir hafta sonra İstanbul'a döneceğim."dedi. Ben de"Tamam Ateş,hadi görüşürüz"dedim ve oradan ayrldım. Sonra yoldan bir taksi çevirip eve geldim. Annem"Hoşgeldin Serra. Yemek hazır. Gel sofraya otur."dedi ve ben de sofraya oturdum. Sonra"Anne ben biraz yorgunum. Yukarıya çıkıp yatacağım."dedim. O da"Tamam kızım. Sen nasıl istersen."dedi ve bana iyi geceler dileyip o da yattı.
Yattığım anda geçirdiğim garip,gergin ve heyecanlı geçen günümü düşündüm. Sonra saate baktım. Saat 10'u çeyrek geçiyordu. Sonra aklıma bebeğim geldi. Acaba kız mı olucak,yoksa erkek mi? Çok merak ediyorum. Yarın aylık kontrol var. Bebeğin cinsiyetini çok ama çok merak ediyorum. Aslında her şeyden önce sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek istiyorum.Allah'ım sen bana yardm et. Bu dünyaya sağlıklı bir bebek getirebileyim.

Kadın HayatıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin