Baba diyebilirsin

140 17 4
                                    

Halim' in ağzından :
"Lan tirrek valizin hazırsa gidelim artık karı gibisin ya " tabi ki bunu söyleyen Buraktan başkası değildi sabirsız ibne nolucak " Geliyom lan hödük bekle iki dakika " diyip valizi kaptığım gibi fırladım dışarı dün çok ekşın yaşamıştık bu günse burdan gidiyorduk ilk defa yetimhanenin dışında bir yere gidicektik üniversite sınavlarına girmemiştik bir dahaki seneye girmeyi planlıyoduk birbirimizden de evlenene kadar ayrılmicaktık evlenince de evlerimiz yakın olucaktı bunların hepsi bizim çocukluğumuzdan bu güne kadar taptaze olarak gelmiş hayallerimizdi . Ve şimdi gerçekleştirmeye gidiyoduk . Bahçe kapısından dışarı çıkarken bize her zaman annelik yapmış Ayşe Sultanla vedalaştık . Onur kadına nasıl yapıştıysa erken yaşta gidicekti kadın diğer tarafa zor ayırdık . Herkesle vedalaştıktan sonra tekrar el sallayıp bizim için gelen taksiye tıkıştık . Bildiģiniz şu an kucak kucağa oturuyoduk . Aslında ben akıllılık yapıp öne oturmuştum ve gayet rahattım ama bizimkiler ićin aynı şeyi söyleyemicektim. Burak bi anda " Lan Kutay bak götüme elliyon bindiğimizden beri fark etmedim mi sanıyon çek lan elini " diye bağırınca Onur Selim ve ben böğürerek gülmeye başladık bu arada taksici yan yan bana baktı sonra dikiz aynasından bizimkilere bakıp la havle çekti ama biz gülmekten kendimizi alamıyoduk en sonunda taksi durunca ilk önce Burak olmak üzere hepimiz indik taksiden . Yeni çektiğimiz yetim bursundan bir miktar para çıkarıp taksiciye parayı ödedim . İlk defa İzmir i gezmek nasip olmuştu şu an kordonda bir o yana bir bu yana gidiyoduk. Bir anda önümüzde duran siyah takım elbiseli adamlara şöyle yan yan baktım Burak Onurun önüne geçti hemen ben de onun yanında durdum. Kutay da yanımda belirdi Selim de gelince Onurun önündeki barikat kurma işlemini tamamlamıştık. Biz böyleydik Onur yetimhaneye 4 yaşındayken bırakılmıştı ve 4 yaşına kadar babasından her türlü işkebceyi görmüştü yetimhaneye gelince de biz onu sahiplenmiştik zaten yaşıttık fakat o sanki bizden daha küçükmüs ve biz onun hiç sahip olmadığı abileriymiş gibiydik. Bu arada Onur bize doğru eğilip fısıldadı " ya bunlar sıcaklamıyo mu bu havada siyah bi de uzun kollu takım elbise giymişler yanıyodur zavallılar " dedi . Bu cümle dördümüzün de sırıtmasına neden oldu. Saf , adamlar bize öldürecek gibi bakıyo bu hala neyin derdinde . Adamlardan daha iri olanı öne çıktı Burağa bakıp bizimle geliceksin dedi . Hepimiz mal gibi adama bakıyoduk . Burak çarpık bir şekilde sırıttı ve adama doğru bir adım attı " Bak izbandutcuğum sen kimsin ya da beni nereye götürüceksin bilmiyorum ama ben burdan biyere ayrılmıyorum diyip herife kafa attı . Adam bir anlik şok etkisiyle bir iki adım geriledi bu arada ben de diğer adama girişmiştim . Kutayla ben öbür adamı döverken Selim de Burağa yardıma gitmişti . Adamları iyice pert ettikten sonra etrafa bakmayı akıl edebildik . Onur bir elinde kamera diğer elinde mısır bizi izliyodu sadece o da değil çevremizde bir kaç kişi ellerinde telefonlarla bizi çekiyodu . Hızla ayağa kalkıp üstümü temizledim . Ve bizi çeken kızlardan birinin yanına gidip " nasıldık güzelim " diyip göz kırptım. Kız bir an onunla konuşup konuşmadığımı anlamak ićin etrafına bakındı ben mi işareti yaparak kendini gösterdi kafamı aşağı yukarı sallayarak onayladım onu tatlı bir şekilde gülümsedi ve "sen çok tatlıydın diğerlerine bakmadım"dedi . Biraz daha muhabbet ettikten sonra bizimkilere bakma fırsatı buldum hepsinin yanında bir kız vardı . Onur dahil !!! Oha lan hatta çocuk banka oturmuş her bir yanına bir kız almıştı . Tamam yakışıklıydı ama noluyodu lan buna ?!?! Suratimda hissettiğim acıyla suratima vuran kıza baktım hayırdır yavrum gibi birşey söylicek oldum ki kız konuşmaya başladı " Ben burda seninle konuşmaya çalışıyorum sen o taraftaki kızlara bakıyosun git ićine gir istersen kızların oldu olacak bir de numaralarını al !! Erkek değil misiniz hepiniz aynısınız " dedi şok olmuştum . Bu ne ya taramalı tüfek gibi saydırdı kız bi de yetmezmiş gibi ikinci şamarı da yedim iyi mi . Kız hışımla çekip gitti. Bizimkiler kızların numaralarını almış yanıma geliyorlardı . Onursa aynı yerindeydi . Ama yanındaki kızlar yoktu . Yanına gidip merak ettiģim o soruyu sordum " Lan küçük orangutan iki yanında iki kız vardı bi de sana bakıcam derken elimdeki kızı kaçırdım umarım numarasını almışsındır kızların çünkü birinin numarasini bana vericeksin " Onur tip tip bana baktı sonra " Ya ne alıcam numaralarını kadın yaşlıydı hayırdır buruşuk neye bakıyon dedim kafama çantayla vurdu ırıspı diğeri de bunun arkadaşıymış bi de o vurdu beynim dönüyo şu an senden 4 tane görüyorum " demesiyle bizim kahkahalara boğulmamız bir oldu . - Ama en başta yazarın da dediģi gibi hayat bizi biz doğarken lanetlemiş mutluluğumuz uzun sürmez - 5 tane adam bize doģru geldi öbürlerinden daha iriydiler ve bizi kollarımızdan zorla tutarak bir arabaya bindirdiler . Onurun abi çok korkuyorum kurtarın beni demesiyle bizim debelenmelerimiz arttı fakat kafamda hissettiģim acıyla gözlerim bana itâât etmeyerek kapandı.
Onur un ağzından :
Kafam zonkluyordu ve bu bende ağlama isteği uyandırıyordu . Adamların abilerimin kafalarına uzun tahta bir sopayla vurduklarını görmüştüm sanırım aynısıyla bana da vurdular . Gözlerimi açar açmaz boş bir odada buldum kendimi . Gayet konforlu bir yatak yatakhanedeki dolabımın 5 katı kadar bir dolap ve hep  filimlerde gördüğüm o LCD dedikleri kocamaan televizyon . Ama şu an bunların hić biri ilgimi çekmiyordu. Abilerimi bulmam lazımdı kapının kilitli olacağını düşünüyordum fakat öyle olmadı kapıyı kolaylıkla açtım ve açar açmaz karşı odanın kapısı da aćıldı . Ve bingo ! Selim abim . Hemen yanına gittim . O da korktuğumu anlamış olucak ki kollarını açıp bana sıkıca sarıldı. Sonra koridorum diğer ucundan . Kutay ve Halim abim de görününce kendimi bir an güvende hissettim . Ama Burak abim olmadan olmazdı . Sahi , o nerdeydi ? Selim abimin kollarından çıkıp sorar gözlerle baktım hepsine anlamış olacaklar ki sırayla bütün kapıları açıp içeri baktılar ama yoktu. 3 katlı bir evin ikinci katındaydık . Hızla üst kata çıkıp kapıları yoklamaya başladık . Fakat sonra Burak abimin sesini duymamızla koridorun sonundaki büyük kapıya gittik kapı kilitliydi .Burak abim " Lan sakın kardeşlerime zarar vermeyin hele Onur a dokunmayın duydunuz mu beni orospu çocukları !!!! " diye kükrüyordu. Abimin baģırışları gözümden bir damla yaş akmasına sebep oldu . Ne de ćok seviyordu bizi . Hemen seslendim " Abicim kapının önündeyiz hepimiz korkma " dedim sesi kesildi rahatladığını anladım . Kutay abimin " Burak kapının arkasından çekil " demesiyle Kutay Selim ve Halim abimin kapıya abanması bir oldu . Ama ćok şükür ki Burak abim çekilmişti kapının arkasından hemen Burak abime sarıldım diğerleri de bizi yalniz bırakmadı sonra Kutay abimin " Lan iyice karıya döndünüz " demesiyle ayrıldık . O sırada bizim mutluluğumuzu yine bölen ses bu kez bir kiza aitti . " Kendinize gelmişsiniz " dedi . Neşe vardı sesinde sanki biraz da bizim için üzülmüş gibiydi .Bizim yaşlarımızda esmer güzel bir kızdı . " Sen ... " dedi Selim abim . " Sen o herifin kızısın burası da o herifin evi " Neyden bahsettiğini anlamamıştık hiç birimiz . Bunu fark etmiş olacak ki " Akbabanın beni getirdiği ev " diye açıklama yaptı . Kız aşağı kata doğru " kızlar " diye kısık bir sesle seslendi . Merdivenlerden 5 tane daha kız gelince   Selim abim dısında hepimiz şokla onlara bakıyorduk . İlk gelen esmer kız elini uzattı ve " Merhaba , ben Zeynep " diyerek kendini tanıttı . Burak abim kızın elini sıktı " Ben de - " kiz onun lafını tamamladı " evet sen de burak memnun oldum hepinizi tanıyoruz zaten diyip göz kırptı . Burak abim hafifće sırıttı . Sonra kızlar birer birer kendilerini tanıtıp elimizi sıktılar en büyükleri Zeynep miş bizimle yaşıt Onun ikizi olan Sude var bir de ama o kadar benzemiyorlar tek ortak yönleri yeşil gözleri ve esmer olmaları sonra onlardan bir yaş küçük olan Damla var mavi gözlü sarı kıvırcık saçları olan şirin bir kız ve yine Damlayla yaşıt olan Dolunay var o da esmer ve kahverengi gözlü sonra bizden bir yaş küçük olan Ada var o ise yeşille mavinin arasında kalmış bir göz rengine sahip kumral bir kız son olarak 5 6 yaşlarında olan melek var kumral ve gozleri saçlarıyla aynı renk . Tanışma faslı bittikten sonra Bir erkek sesiyle Burak abimin yanına sindim beni arkasına alarak adama bakmaya başladı abilerim yine önümde barikat olmuşlardı . Adam kızların ortasından geçerek Burak abimin önune geldi gözlerini gözlerine dikti neredeyse aynı boydalardı elini abime uzattı ve söylediği cümle hepimizde elektrik çarpmış etkisi yarattı . " Merhaba Burak ben Sıraç ama sen bana BABA diyebilirsin "


Merhaba daha 3. Bölümden olaylar olaylar :D sizce nasıl gidiyo Burak babasını kabul edicek mi ? Peki Selim in konuşmaları duyup da söylemediģini öğrenirse nolur ? Sıraçın kızlarıyla yetim tayfa aşk yaşayabilir mi ? Vote ve yorumlarınızı bekliyorum :) Bu arada sizlere bir hitap şekli buldum . Size yetimlerim diyicem önerileriniz olursa bildirebilirsiniz :)

Yetimhane PiçleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin