Kurtuluş

61 3 0
                                    

Multimedya: Aras
Hava kararmaya başlamıştı. Betül'le kararmadan bir an önce eve varmak istiyorduk. Bugün ki olaydan çok korkmuştuk. Her an hazırlıklı olmak istiyordum. Babamı neden aramadığımı bilmiyorum. Ona böyle bir duruma düşersem arayacağımı söylemiştim. Ama aramıyordum çünkü daha çok erken, bir evde kaldığımızı bile bilmiyorlar. Annemle hergün konuşuyoruz ve yalan söylemek çok kötü hissettiriyor. Onları üzmek istemiyorum. Belki daha da çıkmaza giriyorum ama uzun bir süre böyle idare etmek zorundayım.

Kapıyı anahtarla açarak içeriye girdik. Hemen üzerimi değiştirmek için odama geçtim. Üzerimi soyunduktan sonra, altıma, beyaz üzerine rengarenk minik çiçekleri olan uzun pijamamı, üstümede yeşil askılı tişörtümü giydim. Saçlarımıda tepemde topuz yaptım. Birşeyler hazırlamak için mutfağa geçtim. Tereyağlı makarna yapmaya başladım. Bu sırada içeriye Betül girdi. O da üzerine, kırmızı üzeri beyaz puantiyeli bir şort onun üstünede  gri önünde köpek resmi olan bir tişört vardı. O da sofraya birşeyler daha ekliyordu. Tereyağlı makarnayı tabaklara böldüm ve üzerine ton balığı koydum. Makarnayı gayet güzel yapardım. Betül'de bayılırdı makarnama. Bir güzel yemeğe başladık. Betül ;

+Döktürmüşsün yine.

-Hahaha biliyorum.

+Çok da mütevazi, diyerek gözlerini devirdi.

Yemeğimizi bitirip birlikte bulaşıklarımızı yıkadık. Betül'ün odasına gidip bilgisayarına indirmiş olduğu filmlerden birini seçip izlemeye başladık. Filmi soluksuz bir şekilde izledikten sonra bilgisayarı kapattık. Çok uykum geldiği için odama gitmek yerine yine Betül'ün yanına sıkıştım. Yatmadan saate baktım. Onikiye geliyordu. Sonra da uyudum zaten.

İçeriden gelen gümbürtülerle uyandım. Gümbürtüler gittikçe artıyordu. Hemen Betül'ü uyandırdım. Betül ağzının içinden;

+Ne oldu?

''Betül çabuk kalk bir sesler geliyor, Sanırım evde biri var.'' Bunu dememle Betül aniden ayaklandı. Bende ayağa kalktım. Araya yürümeye başladık. Ses kapıdan geliyordu. Korkuyla Betül'le birbirimize yapışıp mal mal kapıya bakıyorduk. Birden kapıyı kırdılar ve isminin Utku olduğunu öğrendiğim çocukla göz göze geldik. İğrenç bir gülüşle bakmıştı. Ani bir çığlık atarak Betül'ün odasına koşmaya başladık. Onlarda hemen arkamızdan atlamışlardı. Onlar gelmeden kapıyı kilitleyebilmiştim. Betül ağlayarak;

+Yandık biz, bittik ya of biliyordum işte.

Betül konuşurken aklıma gelen ani fikirle telefonumu elime aldım ve Bulut'un numarasını tuşladım. Yardıma ihtiyacımız olduğunu gelmelerini söyledim. İçeriden bağırma sesi duyuldu;

-Durun lan artık abarttınız iyice.

Sonra başka bir ses;

-Sen kimin tarafındasın Aras ? Konuşma da yardım et.

Aras'ın sesi devam etti;

-Sizinle uğraşamayacağım ama eğer devam ederseniz durdurmak zorunda kalacağım.

Bu çocuk bizi mi koruyordu. Yoksa bu da bir oyun muydu ?

Baya sinirli gibiydi ama. Bu sırada  odanın kapısı kırıldı. Bir anda çığlık atmıştık. Üzerimize doğru geliyorlardı. Sıkıştırmışlardı. Bir yere kaçamamıştık. Betül ağlıyordu. Ben neden ağlamadığımı bilmiyorum sanırım korkmadığımı göstermek içindi. Bağırarak;

+İğrenç pislikler hemen evimden defolun.

Sarışın isminin Utku olduğunu öğrendiğim çocuk;

-Ne o Bulut'lar sizi kurtaramıyor mu ?

Nefesim kesilmişti. Utku ve Tunç dibimizdeydiler. Tunç Betül'ün kolunu tutmuştu. Betül yapma lütfen diye yalvarıyordu. Aras geldi;

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 10, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BİZİM MASALIMIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin