Bir Mafyanın Tutsağı (DEVAM ETMEYECEK)

Akşam Yaşananlar

Medya=Tuğrul

"Sen söyle gecenin 3.30'unda evimin önünde baygın halde ne yapıyordun?" 

Duyduklarım karşısında kalakalmıştım durup iyice düşündüm akşam gözümde iyice belirginleşti. Sonra sinirle tısladım "Sana güvenen aklıma edeyim Berna!"

-----DÜN AKŞAM----

"Kızım ben asosyelim biliyosun. Yine ben kazanıcam hem o neymiş yaa daha İstanbula geleli bi hafta oldu beni götürmediğin yer kalmadı şimdi de parti mi?"

Berna yalvarır gözlerle baktı. O yeşil gözlerine bakıp hayır demek çok zordu gülümseyerek "Hayır" dedim. Ben o numaraları yutmam. Sinirle yanımdan kalktı ve elimdeki dergiyi aldı. Dergiyi büküp bana sertçe vururken canım yandı "Napıyosun ya acıdıı" hiç tavrını bozmadan "Ya bu akşam partiye gelirsin yada birlikte gece boyunca dergi savaşına gireriz biliyosun elimin nasıl ağır olduğunu!" gerçekten haklıydı eli beton gibiydi. Pısarak "Tamam tamam geliyorum ama en küçük bi olay olsun en minik bi sorun çıksın ben yokum!" alayla "He he hadi gidip hazırlan. Az sonra çıkıcaz ayrıca düzgün bişiler giy hele şu saçma hırkanı üzerinde görmek istemiyorum!" bahsettiği hırka kahverengi bayaa salaş bir hırkaydı ve kendisini çok severdim. 

Hemen hazırlandım ve çıktık. Parti Berke adında birinin evindeydi. Sıradan bir partiydi sigara dumanı yada içki gözüme çarpmamıştı. Hayrete düştüğümü söylemeliyim. Arkadaşım Berna genelde  benim aksime eğlenceye düşkün aşırı ahlak bozukluğu görülen biriydi. Aralarındaki en safı bendim pek ona katılmazdım. Zaten yeni İstanbula gelmiştik. Babam hayatını kaybedince bi çöküş yaşadım. Babamdan kalan tek kafe de bana kaldı. Birkaç ay zar zor dayandım. Ağbimin ve annemin ısrarı üzerine buraya geldik. Tabi Berna hemen peşime takıldı. Çok yakındık ve o bensiz ben onsuz yapamızdık. Geçici bir süreliğine gelmiştik. Ama Berna burayı çok sevmişti. Bakalım nasıl vazgeçirecektim onu İstanbuldan..

Tabi herşey garipleşene kadar keyfim yerindeydi. Bir an içkiler geldi müziğin ritmi arttı ve Berna beni kolumdan çekiştirerek aşağı kata giden bi merdivene soktu "Neereye yavaş biraz ayağımı burktum zaten!" 

Sırıtarak beni sürüklemeye devam etti ve bağırarak "Asıl partiyee!" dedi merdiven bittiğinde büyük bi salon çıktı önümüze artık sigara dumanı dibimdeydi. Ortada şişe çevirmece oynayan bi grup başka bi yönde her dakikada içen bi grup ve etrafta birbirlerinin üstünde öpüşen çiftler.

Sonra hatırladığım Berna'nın bana iç diye ısrarları ve her dakika içen gruba katılmamız bi oyun oynamıştık. Benim seçtiğim bir eve beni bırakacaklar ve partiye geri dönüp dönemeyeceğimi test edeceklerdi bu fikrin Bernadan çıkması bağırmama sebep olmuştu işte.!

-------Tuğrul'un ağzından (Büyük mafya ;)-------

Korumanın bu saatte beni uyadırması sinirimi bozmuştu. Hızla kapının önündeki kıza baktım.

"Sana sormadan içeri taşımak istemedim abi o saldırı alarmından sonra.."

Gördüğüm kız galiba sarhoştu. Saçma şeyler söylüyordu. Kesik kesik güçsüz sesiyle saçları birbirine karışmış yerde yattığı için üstü başı toz içindeydi. Umursamazca "Üstünü arayın sonra mahzene kapatın bakalım kimmiş kimin nesiymiş" ben yavaş adımlarla mahzene gittik. Kucağında sarhoş kızla adamlarından biri geldi ve onu yatağa yatırdı.  "Kelepçeleyip yatır kapıyı kilitle yarın ilgileniriz" dedim. Odama çıkmak için merdivenlere yöneldim. Yerdeki oyuncakları görünce gülümsememe engel olamadım. Tek varlığım yine oyuncaklarını  ortada bırakmıştı. Canım kızım Ece....