Doğaüstünün önceki bölümünden;
Tyler'ın anlatımından;
Sabah kalktığımda Sophia kahvaltıda yoktu. Odasına çıktım. Hala uyuyordu. Onu uyandırdım.
"Sophia, okula gelmiyor musun?"
"Hayır. Bu gün istemiyorum. Zaten az ders yok mu? Bu yüzden Richard amcayla bir az gezeceğim." Sophia cevap verdi. "Bu arada, Lisa'nın hediyesini unutma, tamam mı?" diye ekledi.
-"Tamam, unutmam." gülerek cevap verdim.
Kahvaltı yapıp okula gittim. Lisa'nı koridorda görünce ona yaklaştım. Beni görünce başını aşağı saldı. Elimle çenesinden tutup kaldırdım.
"Lisa, teşekkür ederim." cebimden hediyeyi çıkarıp ona verdim.
"Asıl ben teşekkür ederim. Beni aff ettiğin için." Lisa dedi.
"Sanırım ödeştik?" dedim ve el uzattım.
"Evet, ödeştik." o da elini uzattı.
Sonra ona yaklaşıp sarıldım. Bu sefer yüzüme tokat atmadı. Bir az güldüm. Galiba bunu hiss etdi. Benden ayrıldı ve sordu.
"Neden gülüyorsun?"
"Sana sarılınca yüzüme tokat atmadın bu sefer." dedim.
Lisa da gülmeğe başladı. İkimiz de bir az güldükten sonra Lisa dedi.
"Tyler, ben kurtkadının evini öğrendim."
"Sonunda! Harikasın Lisa! O zaman gidip bir göz atsak mı şu kurtkadına?" dedim.
"Gidip bakalım."
Bölüm-13
Sophia'nın anlatımından:
Tyler ve Zac okula gittikten sonra hazırlandım. Anneme okula gitmek istemediğimi ve dışarıda gezmek istediğimi söyleyince anlayışla karşıladı. Hayret, hiç böyle yapmazdı. Şaşırmıştım ama pek de umursamıyordum. Anneme "hoşcekal, geç olmadan eve dönerim." dedim ve çıktım. Amcamla parkta buluşucaktık. Ona her şeyi anlatmak için sabırsızlanıyordum. O benim en yakın arkadaşım gibi olmuştu. Pek sırrım yoktu ama olanların hepsini biliyordu. Ona çok güveniyordum. O da bana her şeyi anlatıyordu. Hatta, babamın anlatması gerekdiği şeyleri bile o anlatıyordu. Ailemizin sırlarını amcam sayesinde çözüyordum. Düşüncelere dalmışken parka vardığımın farkına vardım. Amcam oturup beni bekliyordu.
"Nihayet gele bildin, güçük hanım." gözlerini devirerek dedi.
"Çok mu beklettim? Özür dilerim." dedim.
"Sadece bir şakaydı. Ben de yeni geldim." dedi ve bana sarıldı.
Amcamla parkta geziyorduk. Amcam bana ve kendisine pamuk şeker aldı. Gerçekten onunla çok iyi zaman geçiriyordum. Ama bir az tedirgindim. Çünki Tyler'den başka kimse amcamla görüştüğümü bilmiyordu. Babam duysa çok kızardı. Ama umurumda değildi. Babamın amcama haksızlık ettiğini düşünüyordum. Ablasını kaybetmiş birini dışlamak bana hiç hoş gelmiyordu. Bu yüzden hep amcama destek olmaya çalışıyordum. Ve ne olursa olsun onun hep yanında olmak istediğimi düşünüyordum. Nedense ona kanım kaynıyordu. Onu 3 yaşımdan beri görmememe rağmen bu kadar çabuk ısınmam bana bir az garip geliyordu. Ama fark etmezdi. Amcam bana iyi davranıyordu. Her zaman fikirlerimiz aynıydı. Ve önemli olan şey de buydu. Bence biz dünyadaki en iyi geçinen amca-yiğen olmuştuk.
《《《《《《《《《《《《》》》》》》》》》》》》
Amcamla parkta bir az daha gezdikten sonra bir şey yemek için hep gittiğimiz restoranta gittik. Orada amcamla dün olan şeyleri konuşa bilirdim. Siparişimizi verdik ve garson çabucak onları getirdi. Yemeye başladıktan sonra artık konuşmaya karar verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DOĞA ÜSTÜ: ISIRIK
WerewolfAmerikanın Silverfox kasabasında yaşayan ikiz kardeşler:Sophia ve Tyler'ın hayatı. İlk önce normal lise birinci sınıf öğrencisinin hayatını yaşayan ikizlerin hayatı bir okul kampı zamanı tamamen değişiyor. Onların macerasından sizde haberdar olun...