Sevgilim olduğu halde sesini bilmemem kötü bir girişti. Merak ediyordum. Ona sesini duymak istediğimi söyledim. Aradı. İlk defa duyduğum bu ses kalbimde binlerce kelebek canlandırdı, binlerce tarifsiz his.. Hiçbir zaman sesinden bıkmayacağım. Saatlerce onu dinleyebilirdim. Benim sesim ise iyi değildi. Onun sesiyle boy ölçüşemezdi. Sesim güzel değildi. Şarkı söylemezdim, tribünde sesim kısılana kadar takımımı destekleyen bi kızdım. Tribünün dişi neferlerinden biriydim. Sesimin iyi olmamasını çok fazla takmıyordum. Çok güzel bir gelecek kurabilirdik, aynı tribünün neferleriydik. İkimizde Arma'ya ölümüne sevdalıydık. İkimizde Arma uğruna sesimizi feda ediyorduk. Arma Sevdamız çocuklarımıza en büyük mirasımız olabilirdi.
Ben hayallerimle başbaşa olduğumu sanarken benim ki hayallerimle arama giriverdi.
"Beraber maça gidip gol olduğunda sana sarılmak istiyorum."
"Bence bana sarılmadan önce gol sevinciyle beş-on koltuk aşağı fırlarsın."
"Yok ben fırlamam zaten en önde duruyom."
Futbol takımımız iyi oynamıyordu. Bende hentbol maçında çok güzel sarılabilceğimizi tahmin ederek;
"Tamam o zaman hentbol maçlarını tercih ederim." dedim.
"Ohoo tamam vazgeçtim." yazdı. Pis üşengeç !
"Peki"
"Dankek" Bu espriyi bir başkası yapsa uzak durmaya çalışırdım. Ama Sarı yaptığında yüzüme kocaman bir gülümseme yayıldı. Onu her şeyiyle sevebilirdim, üstelik seviyordum da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SARIM
ChickLitSarısı tarafından unutulan Kırmızının öyküsü ~Sen var ya Sarıma Kırmızı oldun demişti sarışın esmerine...~