Eylülden;
Hayali arşiv odasından çıktığını gördüğümde elimdeki cam vazo yere düştü ve kırıldı. Hayal paniklemişti. Sonra koridordan gelen bir ayak sesi duyduğumuzda bahçeye doğru koşmaya başladık. Nefes nefese kalmıştık. Ayak seslerinin bizi takip etmediğinden emin olduğumuzda hayal konuşmaya başladı.
"Bak bir dakika önce neler yaşadığımızı unutmak zorundayız. Benim için. Yoksa ikimiz içinde pek iyi şeyler olmayacağını söyleyebilirim.""Hayal arşiv odasında ne işin vardı."
"Bak söylicem ama kimseye söylemiceksin söz ver"
"Söz. Söylicek misin artık. Yoksa bağırayım mı"
"Tamam tamam sus. Bak artık ailemi bulmak istiyorum. Arşive dosyamda yazan adresi almak için gittim. Ama eğer bunları birine anlatırsan ailemi bulamayacağım. Lütfen bunu kimseye söyleme. Ölene kadar aramızda kalacağına söz ver."
"Söz Hayal. Keşke bana söyleseydin sana yardım ederdim."
"Boşver ben hallettim. Ama beni düşünmen hoşuma gidiyor."
"Tabiki kızım biz kardeşiz. Ölene kadar."hayale sarılarak söylemiştim bunu hayalde bana sarıldı ve
"Ölene kadar..."
Hayalden;
Arkamı döndüğümde eylülü gördüm. Şok oldum ama herşeyi anlattığımda beni anladı. Şimdi geriye kalan yarın bu adrese gitmek ve ailemi bulmak. Artık uyu diye bağıran iç sesimi duyduğumda haklı olduğuna kanaat getirdim ve uyudum.
Sabah olduğunda erkenden hazırlandım ve yurttan çıktım. Kahvaltı için vakit kaybetmedim. Giderken köşedeki simitçiden iki simit alıp çay bahçesine gidecektim. Çay bahçesine gittiğimde simitlerimi bir güzel yedim. Çay parasını ödeyip kalktım. Minibüs gördümde atladım ve adrese doğru gidiyordum. Ev biraz uzaktaymış. En sonki durakta indim ve yürümeye başladım. Burası dağlık bir alandı ve etrafta villalar vardı. Önüme döndüm ve adrese baktım. Elimdeki adres tam karşımda duruyordu ve...Burası ev miydi...O zaman ben ev mev görmemiştim. Off anam off bu ne lan diyen iç sesim rekorlar kitabına ismini yazdırmış gibi bas bas bağırıyordu. Eve yaklaştığımda bahçede bir adam gördüm ve yürümeye başladım. Adam beni farkettiğinde yanıma yaklaştı.
"Buyur kızım birine mi bakmıştın."
"Evet amcacım ben bu evin sahiplerine bakmıştım."
"Hayırdır bir mesele mi var."
"Hayır amcacım hayır. Eğer buradalarsa görüşebilir miyim?"
"Tabi kızım içerdeler sen şuraya otur ben haber verip geliyorum" diyerek beni bahçe koltuklarına oturttu ve içeri girdi."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki EVLİLİK
Teen FictionBu dünyada insan hep mutsuzluğu seçmiştir peki hayallerimizde mi mutsuzluğu seçti.Bu hikayede en masum sandıklarınız bile suçluluk taşıyor. Peki hayallerimizi rüzgara kaptıran olay sizce nedir?