"Sehun seninle birşey konuşmam gerek."
Sehun heyecanla başını kaldırdı okuduğu kitaptan.
"Birşey mi oldu?"
"Evet. Nasıl söylesem bilmiyorum ama benim sanırım bir sapığım var."
Sehun gülmemek için zor tuttu kendini. Luhan'ın bir gün olayı kendisine anlatacağını biliyordu ama bu kadar çabuk olacağını da tahmin etmemişti.
"Ne saçmalıyorsun Luhan?"
"Sapığım var diyorum Sehun. Skype'dan yazıp duruyor sürekli."
"Güzel mi bari?"
"Sorun da bu ya. Erkek. Ama ben henüz kendisini tanımıyorum. Yazdıkları rahatsızlık verici değil ama ne bileyim. Huzursuz oluyorum. Bazen tamamen yabancı ama bir o kadar da tanıdık ve ben bana olan tavırlarını sevmeye başladım."
"Ewww,Luhan~ Yeni bir aşk mı doğuyor yoksa?"
Sehun gözlerinden yaş gelene kadar diğeri ile dalga geçtikten sonra öksürüp sesini bulmaya çalıştı.
"Neden bu kadar huzursuzsun? Madem seni rahatsız etmiyor o zaman keyfine bak." Luhan derin bir iç çekip devam etti.
"Evet beni rahatsız etmiyor. Ama ya benimle dalga geçen birileri varsa ve bu işin sonunda ben rezil olursam? Buna katlanamam Sehun."
"Boşversene eğlenmene bak. Neyse ben eve gidiyorum,biraz ders çalışmam lazım."
"Sen kendinde misin? Ders çalışmazsın ki?
"Anatomi çalışırım ama."
Sehun göz kırpıp masadan kalktı ve kulaklığını takıp uzaklaştı. Luhan o anda birşey fark etti. X kişisi haklıydı. Sehun'un kalçaları fena halde sıkıydı. Siktir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SKYPE
Fanfiction"Selam yakışıklı." "Merhaba?" "Yakışıklı olduğunu nasıl da biliyor,oh~"