beş

2.2K 252 31
                                    

Gece yarısından sonraydı, muhtemelen. Merak etme korkmuyordum. Sen yakışıklı prens olabilirdin, ve bende külkedisi olabilirdim. Ama sihirli perimi asla bulamayacaktım.

Yine de gece yarısından sonra balkonumda bir karartı gördüm. Başta kontrol edecek cesareti kendimde bulamasam da, sonra perdeyi açtım.

Karşımdaydın, yere oturmuştun, berbat gözüküyordun. Yağdığını bile fark etmediğim yağmurdan dolayı sırılsıklam haldeydin. Saçların dağılmıştı. Çok sevdiğim gözlüklerin gözünde değildi. Sağ elini alnına dayamış halde yere bakıyordun.

Kapıyı açıp adını seslendiğimde, başını kaldırıp bana baktın. İşte o an dünyamın yıkıldığını hissettim, Calum. İşte o an bende dağıldım. Ağlamıştın.

"Hey, ne oldu?"

"İçeri geçebilir miyim, O'Neil?"

Cevap vermek yerine kapının önünden çekildim. Ayağa kalkıp içeri geçtin. Ben de balkon kapısını kapattıktan sonra yanına geldim. Karşında dikildim. Birkaç saniye bana baktıktan sonra kollarını sıkıca belime doladın ve beni kendine çektin. Ne olduğunu anlayamıyordum. Hatta sormaya çekiniyordum. Bu yüzden bende kollarımı boynuna doladım ve saç diplerini okşadım.

Daha çok ağlamaya başladın, Calum. Ve başını iyice omzuma gömdün. Ne olduğunu bilmesemde, "Geçecek," diye fısıldadım.

Sonra ayrıldık. Bana kıpkırmızı kesilmiş gözlerinle bakmaya devam edersen ben de ağlayacaktım.

"Benimle oynadı," dedin fısıldayarak. "Yıllardır sevdiğim kız benimle dalga geçti, Robin."

Sana bakakaldım. Ailenle ilgili bir problemin olduğunu sanmıştım. Sen ise gelmiş sevdiğin kız hakkında bana ağlıyordun.

Devam ettin. "Beni bir randevuya davet etti." Gözlerinde biriken yaşları sildin. Sesin kırıldıkça ben ise parçalara bölünüyordum. "Arkadaşları geldi ve herkes benimle alay etti. Ben olmak bu kadar kötü mü, Robin?"

Hastalıklı  bir şekilde kafana vurmaya başladın.

"Calum! Calum dur!"

Ağlaman giderek hızlanıyordu.

"Sen," kelimelerimi düzgün seçebilmek için bir kaç saniye düşündüm. Ama sonra konuşmaktan vazgeçip sana sarıldım.

Kolların tekrar belimdeki, varlıklarını özlemeye başladığım yeri buldu.

Sana mükemmel olduğunu söyleyemiyordum. Seni nasıl sevdiğimi söyleyemiyordum. Seni her halin ile seveceğimi söyleyemiyordum.

Kollarımda bir kadın için ağlıyordun, Calum. Ve ben sana durmanı söyleyemiyordum. Çünkü sen bu odadan çıktığında ben de ağlayacaktım. Hayatımda ilk defa bir erkek için ağlayacaktım.

the story of usHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin