Aşka Bir Adım...

Aşka bir Adım Giriş

Hayatta bazı şeyler sanki size inat karşısına dikilmiş hadi ağla diye bekliyordur, bazıları sizi uçurumun kıyısına kadar sürükler ve bir anda kendinizi boşluğa atlamayı düşünürken bulursunuz. Nefesinizin koca ciğerlerinize dar geldiği anda sığınacak bir tek tanrı ve siz varsınızdır. Bazense minik bir adımla her şey değişir, hiç beklemediğiniz bir hayatın figüranıyken baş rol olmuşsunuzdur.

Benim hayatımsa kuruydu, hemde kupkuru, heyecan ve yenilikten yoksun, monotonlaşmışlığın arasında aynı tempoda savrulup giderken her sabah odamın canımdan bakıp "Yine mi pilav bürütüs" cümlesini kurmaktan bıkmıştım. Ağır bir hayatım olduğunu farkındaydım, çoğu insanın yaşamak istediği hayalini kurduğu hayata hükmederken kendi sorumluklarım arasında boğulmuş bilinçsizce savruluyordum.

Her şeye hükmetme isteği bedenimi sardığında henüz çok genç ve toy sayılırdım, bulunmam gereken ortamlarda yaşama zorunluluğu omuzlarıma yüklendiğinde bir günde on yıl yaşlandırıldım. Yapmam gerekenler görünmeyen bir liste gibi burnumun dibinde biterken sahip olduğum ve olacağım güç beni bir karanlık gibi içine çekti.

Ben hükmedendim, ayaklarımın dibindeki insanlara hükmeden acımasız bir kraliçe ya da canavar. Sınırlarım vardı, yıkılması güç tabular ve vazgeçmeyeceğim alışkanlıklarımla bezenmişti dört bir yanım. Bir hastalık gibi kafama taktığım düşüncelerde çıkmaz yol yoktu, her an her köşeden bir sorun çıkacak korkusuyla mükemmelin de mükemmelini aradığım anlardaydım.

Şimdiyse, hiç bilmediğim bir yolun sonunda her hatayı yapmaya hazır, sanki dün doğmuşcasına safı oynuyordum, oynuyordum çünkü en iyi bildiğim buydu, gerçeklikle yalan arasındaki ince çizgide duran hayatımda düşünmeden attığım bir adımın hayatımı komple değiştireceğini bilseydim asla... hayır hayır kesinlikle yine yapardım...!