Black Heart || ChanHun

18.BÖLÜM

Y/N: Selam, çingular. Aslında bölüm başına not koymazdım ama bu ilk oldu. Betülüm bilir , Bugün babam Kore'ye gitti. Evet , evet. Bu duruma ağlasım mı, sevinsem mi bilemiyorum. Albüm almadan gelmemesini söyledim :D Güldüğüme bakmayın , depresif haldeyim. Düşünsenize bir , babanız sizin hayallerinizi yaşıyor. Ne kadar berbat bir durum değil mi ?  Annem birkaç aya Kore 'ye olan sevgimin biteceğini düşünüyor. Hah,  gün geçtikte Exo'ya ve Kore 'ye daha çok bağlanırken mi ? Hiç sanmıyorum. Kalbim acıyor işte. Anlayın. Yani bu bölümü çok depresif yazıyorum. Kötü olursa özür dilerim. Ama size temenni ediyorum ,

Biz Kore'ye gideceğiz ! Kim ne derse desin. Mesafe yalnızca bir kelime. Bunu aşabiliriz. Sadece daha çok ve daha çok isteyelim. Allah , nasip etmeyeceği şeyin hayalini kurdurmaz...♥

Promise şarkısını yazan her kimse bulup döveceğim. Exo'yu  dövemem tabi.:D harika söylemişler. Ama  Beni böyle ağlatan bir şarkı görmedim ya. Oyh Allahım. Neyse , bölüme geçiyorum. →→

•••

18.Bölüm ❌ Smutumsu şeyler var ! ❌

" Sen, Kris...Sen, Kai'yi seviyor musun ?"

Aramızdaki sessizlik çok fazlaydı. Sorduğum sorunun cevabı her ne olursa olsun, sormamam gerektiğini biliyordum. Ama onların arasındaki gerginlik , herkesi garip bir duruma sokuyordu. Sabah , Chanyeol beni odamda baştan çıkarırken , Kai'nin eve geldiğini bile farketmemiştim. Dün benimle tartışmasını ikimizde unutmuş gibiydik. Zaten hiçbir zaman birbirimize küs kalamazdık. Odadan , salona geçtikten sonra Kai'nin garip ve korkunç yüz ifadesinin sebebinin Kris olduğunu tahmin edemezdim. Ama öyle görünüyordu.

Sessizliğimiz süre gelirken Kai'nin rahatsızca kıpırdanmasını izledim. Bir şeyler diyecekmiş gibi görünüyordu. Öyle ki gözleri sürekli odaklanma savaşı veriyordu.  Ama özellikle Kris 'in olduğu tarafa bakmıyordu. Aralarında ne geçtiğini bilmemek sinir bozucuydu.
Odağım Kris'in çatık kaşlarına kayarken ikisindende bir cevap gelmeyeceğini anlamıştım. Herkes birbirine bakıyor ve bu gergin durumun sebebini sorguluyordu.

" Ah şey...ımm, bizimkisi sadece bir gecelikti. Sevme...durumum...yok. " Kris'in ani bir şekilde konuşmasıyla kaşlarım havaya kalktı. Kai, Belki de bugün ilk defa , Kris'e bakıyordu. Üzgün olduğunu biliyordum. Alaylı kahkahası yalnızca maskeydi. Onu tanıyordum. Ben onun her şeyini bilirdim.

" Tamam...Bu kadar oyun yeter. Başka bir itiraf daha kaldıramam. Kaldırın kıçınızı...Hadi , bakalım. " Chanyeol ayaklanarak ortamın gergin havasını dağıttığında bende onun desteğiyle ayağa kalktım. Kai'nin kalkışını ve bana acı bir şekilde gülüşünü yakalamıştım. Kris ile yatmayı başarmıştı. Nasıl olduğunu bilmiyorum ama bildiğim bir şey varsa bu Kai'nin altta olduğuydu. Ve Kai bir şeyi her şekilde elde ederdi. Ama şuan  bu durum , Kai'ni  daha farklı duygular beslediğini gösteriyordu. Arzu ve şevhetten daha başka. Aşk...gibi...

" Oh , evet. Herneyse , baylar...Daha sonra okulda ya da  bir yerde görüşürüz. Eve iki gündür uğramıyorum. Gitsem iyi olur. " Kai bana dahi doğru dürüst bakmadan kapıya doğru yürüdüğünde peşinden ilerlemeye çalıştım. Ama belime dolanan kollar ve boynuma değen nefesle durdum. Chanyeol gitmemi engellemişti. Pes ederek Kris 'e baktım. En az Kai kadar durgun ve üzgün görünüyordu. Derdi neydi bunların ?

" Tamam...Bende Kai'ye yetişeyim. Benide bara bıraksın. " Dedi , Baekhyun. Çoktan montunu gitmeye başlamıştı. Kafamı salladım. Pekala. Kötü giden bir gün...

*

" İyi misin ? " Evdeki herkes gittikten sonra Chanyeol ile beraber yatağımda tavana doğru bakıyorduk. Açıkçası benim için ilginç bir gündü. Chanyeol ile sevgili olmamızdan bahsetmiyorum.Ya da Chanyeol 'ün aylardır takip ettirmesini öğrenmemden de... Kai ve Kris arasında olanlar açıkçası garipti.

" Evet , yani...ilginç bir gün. " Dedim elimi başıma koyup Chanyeol'e dönerken. Aynı şekilde bana dönmüştü. Diğer eliyse belimi okşuyordu. Gülümseyip duduklarını dudaklarıma değdirdi. Ama öpmüyordu.

" Pekii...Daha ilginç bir gün olmasını ister misin ?" Dudağımın üstünden sırıtmaya başlamıştı. Kaşlarımı çattım. Ne demek istediğini anlamaya çalışırken kendimi Chanyeol 'ün altında bulmuştum, bile. Elleri belimde  aşağılara kaymış , kalçamı okşuyordu.

" Chanyeol..." diyerek mırıldandım. Farkında olmadan ellerim ensesinde birleşmişti. Chanyeol , mırıldanmamı umursamadan boynumu öpmeye başlamıştı. Kısa bir inleme kaçtı,  ağzımdan. Elimle ağzımı kapattım. Hassas yerim boynumdu. Chanyeol kahkaha attığında oflayarak onu üstümden itmeye çalıştım. Ama ne kahkahası durmuş , ne de üstümden inmişti.

" Bebeğim...İnlemeni duymak istiyorum. Neden benden bunu esirgiyorsun ? " Chanyeol dudaklarını dudaklarıma bastırmadan önce ellerimi ağzımdan çekti. Öyle şefkat ve aşkla bakıyordu ki , önceki hayatımda Chanyeol'ü hak etmek için ne iyilik yaptığımı merak ediyordum. Öpmesi için ensesinden çekiştirdim. Mesajımı almış gibi eğildi ve dudaklarımı dudaklarının arasına aldı. Bir yandan elleri tişörtümün uçlarındaydı. Çıkarması için belimi yataktan kaldırdım. Aramızdaki ilk engel kalkarken onunkini de çıkarmak için can atıyordum. Ama geçenki sert seksimizin hesabını almak istiyordum.

Bu yüzden öpüşmemizi bozup Chanyeol'ü oturur pozisyona geçirdim. Ne yaptığımı anlamak için saf saf bana bakıyordu. Sinsice sırıtıp Chanyeol'ün kucağına oturdum. Gözleri anında büyümüş, sonraysa elleri hemen belime dolanmıştı.

" Chanyeol-ah..." diye tahrik edici bir sesle fısıldadım, kulağına. Sesli yutkunuşunun ardından kulak memesini ağzıma aldım ve emmeye başladım. Bir yandan kalçamı oynatıyor, her sürtüşümde altımda büyüyüşünü hissediyordum. Ben üstünde sürtündükçe inlemesini zevkle dinliyordum.

" Sehun...Yeter...Ye-yeter ! Ah. Dur...Seni. Çok... Ah ! Sert. Becereceğim. "

Büyük tehditini umursamadım ve boynuna doğru ıslak öpücükler bırakmaya başladım. Onunda elleri rahat durmuyor , penisimi sıkıyordu. Başını geriye atıp inlemeye devam ettiğinde adem elmasının harikalığına dayanamadım ve orayıda emmeye başladım. İnlemeleri hırlamaya dönmüştü. Birden bire beni altında aldı ve bacaklarıyla bacaklarımı hapsetti. Üstündeki tişörtü çoktan fırlatmıştı.

" Sehun...Sen. Öldün ! Bayılana kadar seni boşaltacağım. Zevkten deliye döneceksin. İçinden çıkacağım zaman üzülme. Menilerim deliğini doldurmuş olacak çünkü..."

***

Y/N : Evet...Diğer bölüm smut. :))) Az önce babam aradı. Şuan saat orada gece bir' miş. Ülkenin çok gelişmiş olduğunu ve suların üstünde birçok yol olduğunu söyledi. Ve yarın samsung fabrikasını ve Kia fabrikasını gezecekmiş. Ah, ah. Orada olmak varmış, be ! Depresyon modundayımmm. *-*

Bölümün kısalığı için üzgünüm. İlham gittihhh. &_&