Umarim beğenirsiniz. ben yazarken çok eğlendim çünkü. size iyi okumalar...
'' çocuklar bu sizin için bulunmaz fırsat. elinizden kaçırırsanız , geleceğinizi de elinizden kaçırırsınız. sizin gibi çocukların eline zor geçen bir fırsat bu fırsat... iyi değerlendirmezseniz .. ''
duygu ablanın deminden beridir bahsettigi şey '' özel kent Koleji ' nin '' bursluluk sınavı.
bizi zorla o sınava sokup orda burs alıp okumamızı istiyor.
Çünkü bize önem veren tek kişi odur heralde..
sırf onu üzmemek için bu sınava çok çalışmıştık.
bizim devlet okullarında sürünüp , Esrar , uyuşturucu , sigara v.s. kötü alışkanlıklar edinmeyelim diye bizi en iyi şekilde okutmaya çalışıyor.
ama bilmiyor ki zaten bizim sonumuzda öyle olucak.
18 yaşımıza geldiğimiz de hepimiz sokağa atılınca ne olucak bakalım sonumuz.
'' anladınız mı beni çocuklar ?'' duygu ablanın sesiyle kendime gelip diğerleri gibi bende
'' evet. anladım duygu abla '' dedim.
'' peki kızlar sınava 2 saat var. hazırlanabilirsiniz '' dedi.
duygu abla gittikten sonra herkes konuşmaya başladı. sesi sevmesemde maalesef katlanmak zorundayım.
Esin yanıma gülerek gelip koluma girince bende güldüm.
'' çok çalıştık gece. umarım başarırız. yoksa sonumuz hiç iyi olmayacak.'' dedi
bende başımı olumlu anlamda sallayıp
'' merak etme bebeğim. senin bu pozitif enerjin üzerinde oldukça , başarırız evel allah '' dedim.
kıkırdayarak kendi odalarımıza geçtik.
Burası özel bir yurt olduğu için devlet yurtlarından biraz daha farklıydı.
mesela bizim odalar 4 kişilikti. ama şu an biz Odamız da 3 kişi kalıyoruz.
Çünkü bizden 2 yaş büyük olan biri yurttan ayrıldı. onun yeri boş şimdilik.
dolabımdan içine zar zor girebildiğim bir kot çıkarıp giydim.
sonra kırmızı üstünde ' be happy ' yazan tişörtümü giyip ayağıma da tek yazlık olan ayakkabım olan düz siyah vansı çekip esin ' i aramaya koyuldum.
Esin ' i bulunca üstüne beğendim der gibi bir bakış attım.
kendi gibi çok şeker bir elbise giyinmişti.
toz pembe bir elbise. içinde çiçekler olan tam bir Esin elbisesi giymişti.
'' aaa.. ama sen olmamışsın ki gece bu tip ne ?'' dedi ve yanıma gelip dolabımı açtı.
haki yeşili elbisemi alıp masamdan da bir makas alıp yanıma geldi.
üzerime doğru tutup tekrar masaya gitti.
masaya elbisemi koyup alttan kesmeye başladı.
'' aaa ! napıyorsun esin !'' diye bağırdım yanına koşup
'' o benim tek elbisemdi !'' dedim.
gülerek '' korkma kötü bir şey olmayacak '' dedi
'' öyle olsun bakalım '' dedim bende.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
zıt kutuplar birbirini çeker
Literatura Feminina- ben yetimhane de yaşıyorum o ise sarayda... - ben hep iyi tarafı seçtim ama onun tarafı bile belli değildi.. -Ben aşka inandım. o ihanete. - ben tuğlalardan duvar ördüm ona karşı koyabilmek için o ise her seferinde benim duvarımı yıkıp demirde...
