ZEHRA VE YUNUS
ZEHRA
Mutluluk bir kere bulur insanı sanırım ben mutluluğa seninle yakalandım...
Mutluyum çünkü Yunus ve ben mutluyuz herşey yolunda ve ne kadar mutluysam o kadar da korkuyorum bu durumdan... Yarın yemek yiyelim dedi ve çok heyecanlıyım acaba beklediğim an geldi mi? "EVLİLİK TEKLIFI" olabilir mi? Düşünmekten uyuyamayacağım sanırım...YUNUS
Evet bugün benim kaderimi değiştirecek biliyorum çok üzülecek Zehra ama artık.. Onu sevmediğimi bilmeli ve hayatına devam etmeli. Nasıl söyleyeceğim ona bunu diye düşünürken yerinden kalkıp kapıya doğru yürüdü...
Zehra gerçekten üzülecekti çünkü o evlilik teklifi beklerken bunu duyunca yıkılacaktı.
İŞTE O AN
Zehra yunusun yanına tekneye doğru adımlar atıyor attığı her adımda kalbinin ağzında attığını hissediyordu. Ve Yunus hala kara kara ne söyleyeceğini düşünüyordu ki Zehra'nın sesiyle irkildi..
"Yunus" kafasını kaldırıp Zehra'ya baktım üzerinde mavi bir mini elbise ve topuz saçıyla bu gece için fazla şıktı tabi ki Yunus'a göre. Zehra için ise tam bir evlenme teklifi için uygun bir kıyafet.
Neyse ki Zehra tekneye gelmişti Yunus hemen
"Efendim" dedi ve elinden tutarak masaya oturtu.. Zehra'nın her zaman olduğu gibi gözlerinin içi gülüyordu.. Ama Yunus bunu gördükçe kahroluyor ve cesaret edemiyordu. Yemek bittikten sonra Zehra yunusa "Önemli konu nedir tatlım? " diye sorduğunda Yunus hemen konuşmak için sorusunu cevapladı. "Konu biziz Zehra!"Zehra "Evet tatlım artık sadede mi gelsek!" Diyerek yunusun konuşmasını bekliyordu
YUNUS
"Bak Zehra sen ve ben artık olmuyor ben seni sevmiyorum herşey bitti artık ben daha fazla seni kandırmak istemiyorum" bunları duymak Zehra'ya iyi gelmemişti tabiki Yunus ise yüzüne bakmıyordu.ZEHRA
Şaşırmış ve mahfolmuştu yıkılmıştı beklediği bu değildi çünkü sonra hiç birşey yapmadan kalkıp öylece gitti hıçkıra hıçkıra sokakta ağlıyor kimseyle konuşmak istemiyordu. Eve gidip öylece odasındaki sandalyeye oturup ağlamaya devam etti. Yunus arıyordu ama Zehra sesini bile duymak istemiyordu derken birden karar değiştirip telefonu açtı.
"Efendim" Yunus hemen iyi misin Zehra dediğinde "iyiyim" dedi ne kadar yalan olsada sonra devam etti..
"Yunus haklısın biz yokuz artık sen bitirmişsin bizi bana kalan tek şey bunu kabullenmek ve burdan gitmek artık biz yoksak bu şehirde olmam anlamsız HOŞÇAKAL bir daha görüşmemek dileğiyle..." diyip telefonu kapatti Yunus şaşırmış ve uzulmustu ama olmasi gereken buydu.YUNUS
Artık herşey bitmisti ve Zehra'ya ulaşamıyordu aradan bir hafta geçmişti ve hala merak ediyordu birgün evlerine gitti kapıyı çaldı ve kapıyı annesi açmıştı. "Ne istiyorsun Yunus, " Zehrayla konuşmak istiyorum dediğinde annesi hiç beklemeden cevapladı soruyu "Zehra yok!"
Yunus "Nereden İşe mi gitti ?" Annesi kızgın bir suratla "Ne işi Yunus kızım bizi terk etti ve bunlar senin suçun artık bizi rahat bırak!" Diyip kapıyı yüzüne kapattı Yunus pişmandı ama pişman olmak hiç birşeyi değiştirmezdi çünkü artık ne bu şehir nede Zehra ve Yunus diye birşey yoktu.ZEHRA
Evet Zehra yoktu o şehirde herkesi herşeyi anılarını terk edip başka bir şehirde yaşamaya karar vermişti! Hangi şehir mi tabi ki Yunusla hayalini kurdukları yerde Yalancı Cennet olan Trabzon da idi. Onu bulsa bulsa tek Yunus bulurdu orda. Ama gelmezdi çünkü unuttu Zehra'yı daha doğrusu Zehra öyle düşünüyordu.YUNUS
Yunus geçte olsa onsuz yapamayacağını anlatmıştı ama elinden birşey gelmiyordu. O da terk etti. O şehri ne tesadüftür ki o da Trabzon'da yaşamaya başlamıştı.
Aynı şehirde aynı aşkın mağduruydu onlar habersiz ama bir o kadar da hayali oldukları o şehirdeydiler.
Yunus orada iş bulmuş ve çalışıyordu. Zehra mı o da aynısını yapmış ve bir düzen kurmuştu.TESADUF BAZEN KADERDIR.
Birgün Zehra marketten çıkarken bir araba onu fark etmez ve üstüne doğru gelir işte o zaman kadere inanır Zehra ve Yunus. O arabanın sahibi Yunus'tur çünkü. Aceleyle hazırlanıp işe giderken panikten az kalsın herşeyini hayatına anlam katan kadına çarpacakken son anda durdurur arabayı.
YUNUS
Yunus başını kaldırınca Zehra'yı görür ve o anı tarif etmek zordur onun için çünkü mutluluk onunla oradadır. Zehra Yunus'u görünce şaşırır ve öylece baka kalır.
ZEHRA
Napacağını bilemez ve arkasını dönüp giderken birinin kolundan tuttuğunu hisseder ve duraksar. İşte o an Yunus ona yaklaşır ve "Konuşmamız gerek" der Zehra "Konuşacak ne kaldi ki Yunus" dediğinde Yunus "Lütfen Zehra bir kere dinle beni!" Dediğinde Zehra başıyla onaylar ve mola caffede oturup konuşmaya başlarlar.
Zehra sert tepki gösterir normal olarak "Evet dinliyorum seni" Yunus hemen başlıyor konuşmaya"Zehra ben çok yanılmışım. Sen benim nefesimmişsin iki ay boyunca seni aradım ama.. yoktun eve gittim annen o şehiri terk ettiğini söyledi o an nefes alamadım. Anladım ki sen benim nefesimsin lütfen bize bir şans daha ver!" Diyerek Zehra'ya bakar ve Zehra'yı bulacağını düşünerek yanında taşıdığı yüzüğü çıkarır ve "Özel olmasını çok isterdim o gün yapmalıydım bunu aslında.. Zehra hayatım, nefesim benim bir ömür boyunca şansım olur musun?"
ZEHRA
Şaşırmış ve mutludur çünkü sevdiği adam onu seviyor ve onunla bir ömür geçirmek istiyor. Önce bir kaç dakika sessiz kalır daha sonra Yunus'a bakar ve "O kadar emindim ki beni bulacağından ne olursa olsun seni seviyorum ve teklifini kabul ediyorum. " diyerek sarılır.Çok geçmeden Aileler ve eş dostunda bulunduğu o muhteşem Trabzon da kır Çiçekleri arasında bir düğün ile mutluluk hikayelerini devam ettirmeye yemin ederler.
MUTLU SONLA BITEN HER HIKAYE ÖZELDIR!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
IMERA FERA
ChickLitÖnceden sadece bir kalbim vardı. Şimdi ise öfkeli bir kalbim var. Artık eskisi kadar masum değil sevgim.! Ne sen nede ben ne kadar gidersek gidelim hep aynı yerde beraberiz. Çünkü sen kalbimin diğer yarısısın. Hani kahve falında çıkar ya ayrı fincan...