Burası cidden çok güzel bir yer. Yani kenarda yiyişen çiftleri saymazsak gerçekten güzel. Bizde kenarda bir köşeye oturduk. Oturduktan on dakika sonra yanımıza garson geldi ' buyrun ne isterdiniz?' hemen Kemal garsonun yanına gitti ve kulağına bir şeyler fısıldadı. Açıkçası meraklanmaya başladım. Soran gözlerle etrafa bakındım ne Merve bir şey dedi ne de Kemal aradan kısa süre geçti ve birden doğum günü şarkısı çalmaya başladı. Bunu hic düşünmemiştim. Elinde pastayla garson bize gelmeye başladı ve o sırada Merve üstüme atladı. Cidden atladı. Önümüzdeki masanın üstünden üstüme atladı. Kocaman sarıldı ve kulağıma' iyi ki doğdun yavrum' dedi biz birbirimize böyle hitap ederdik. Ne gerek vardi baska sözlere. Ardından Nurten gelip sarıldı oda ayni cümleyi kurdu son olarak Kemal sarıldı ' iyi ki doğdun eşşek' dedi. Bunların hepsi mal. Tescilli mal hemde.
Merve çığlık attı' lan mumları üflede yiyek ya acıktım ben' hayvan ya iki dakika durmadi. Sesli şekilde' kapa ceneni kuş boku' dedim. Ne yani cidden kuş boku.
Garson bana gülerek bakıyodu. Bende gülümsedim soğuk bir insan değilim sonuçta. Tam mumları uflerken garsonun sesini duydum 'once dilek tutmalısın' yine gulumsedim ve dilek tuttum.
Bunu size soylemicem. Belki zamanı gelince. Ufledikten sonra Merve koşarak yanıma geldi ve pastayı eline aldı. Sesli şekilde 'camis bırak lan şunu' dedim. Ayni anda cevap geldi 'ay götüm iyi ki de doğum günün he' Kemalle Nurten bizim halimize gülüyordu. Arkama dönüp baktığımda garson ortalıkta yoktu.
Haklı bu sahneyi görmesi akıl sağlığı için uygun değil. Hep beraber yerimize oturduk. Bu sefer baska garson gelip bize pasta için bıçak, tabak, kaşık verdi.
Merve hemen atladı'lan durun ben kescem bu ulvi görev tam bana göre' altı üstü bir pasta bu ne ulvisi. Kemal 'Bizde çok meraklıydik cidden valla sakasina değil meraklıyız biz hemde çok' demeye başladı. Bunlarda sorun vardı içmeden sarhoş oldular.
Olaylara sadece tebessüm eden Nurtene yarın hesap soracaktım. Aklimdan bunlar geçerken bu sefer baska garson içeceklerimizi getirdi. Kemal sarhoş olmicakti başımızda birisinin kalması lazım. Eve o halde asla tek başımıza dönemezdik.
Muhabbet iyice koyulaştı saat geçti ve suan hepimiz sarhoşuz. Yerimden ayaga kalktım. Ayakta durmakta cidden zorluk çekiyorum. Birden yavas bir müzik çalmaya başladı. Yabancı bir şarkı ne olduğu hakkında en ufak bir fikrim bile yok. Sahnenin ortasına geldim. Herkes eşiyle dans ediyor etrafa bakındım ve kimse yanıma gelmiyordu. Yerime geçmek için hareketlendigimde kolumda bir el hissettim. Arkami döndüğümde sadece bana bakan iki çift kahve rengi göz gördüm. Pek anlayamam gözlerden hangi renk olduğunu falan sarhoşken nasıl anladım şaşırdım doğrusu.
Beni kendine doğru çekti tepki göstermedim hem sarhoşluğun etkisiyle hemde o an zaten dans etmek için oraya gitmiştim. Beni iyice kendine yaklastirdi. Yüzü tam olarak gözükmüyordu sadece gözlerini görebiliyorum. Bu sacma degil mi? Etraf iyice kararmaya başladı beni iyice kendine çekti. Müziğin ritminde kendimizi savuruyorduk.
Tanımadığım bir insanın kokusu ne kadar beni baştan alabilir ki. Cok guzel kokusu var. Ben bunları aklımdan geçirirken birden şarkının nakarat kısmını söylemeye başladı. Vay canına seside cok guzel. Ben daha ana dilimizde ki şarkıları soyleyemezken adam İngilizce şarkıyı söylüyor hemde sesi güzel. Sesi guzel. Sesi güzel. Sesi cok guzel.
Sesi o kadar güzel ki demis miydim. Yinede diyim. Sesi çok güzel. Şarkınin sonuna geldik ve ışıklar açılmadan benden ayrıldı. Arkasını dönüp gitmeye başladı. Cidden gidiyor mu? O uc dakika icerisinde bir insanin kokusuna ve sesini nasıl sevebilirsin ki? Galiba sarhoşluk bana ciddi anlamda dokundu. O sırada ışıklar açıldı ortam yine aydınlandı. Ben ise hala aynı yerimdeyim o ise gözden uzaklaştı.
Bende daha fazla yerimde dikilmeden yerime geçtim ve bir şeyler daha içtim. Masada kimse yoktu. Merve ve Nurten erkeklerle dans ediyor Kemal ise ortalıkta yok. Galiba dışarıda sigara içiyor. Birden midem bulanmaya başladı. Basım zaten dönüyor. Hemen ayağa kalktım ve hızla tuvalete gittim. Klozetin önüne oturdum ve kusmaya başladım. Saçlarım önüme geliyor ve bu iğrenç eve gidince hemen duş alamam direk uyurum sabah alırım anca. O sirada saçım arkaya gitti. Elim ayağım boşalmıştı arkamdakine bakmak aklıma gelmedi. Kim yaptıysa Allah razı olsun yani ne diyeyim burda canım daha önemli.
Kendimi daha iyi hissetmeye başlayınca arkami döndüm ve kimse yok süper dimi ama. Duvardan destek alıp lavabonun önüne geldim elimi yüzümü yıkadım.
Yavaş adımlarla masamıza gittim. Onlarda toparlanmis beni bekliyorlardı iyi oldu burada daha fazla kalmazdim.
Elime çantami aldım Merve yanıma gelip'iyi misin kuzum' dedi. Galiba o topladı saçımı ama neden geri gitti ki bende cevap vermek için ağzımı actim ama kendimde konusmaya güç bulamadım ve kafamı iyi yana salladım Merve gelip yanağıma küçük öpücük bıraktı.
Nurten de bana destek olurmuşcasina gülümsedi galiba oda iyi değil çünkü yüzü ben beyaz iyi ki Kemal icmemis. Hemen kenardan taksi çevirdi o öne oturdu bizse arkaya. O sırada aklıma telefonum gelmişti ya abim aradiysa o zaman boku yemiştim.
Ekran kilidini açtım bi tane mesaj gelmiş üstüne tıkladım ve gizli numara. Wow bide sapığım çıktı süper oldu buda. Mesaji okumaya başladım
Bir daha içme çok tatli oluyorsun. Kuskarken bile tatlısın bu arada pembe kusmuyorsun :) Doğum günün kutlu olsun.
Demek saçımı toplayan sapığım he. Zatem bir tek o eksikti. Daha fazla dayanamayip gözlerimi kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANAYAN GÜL
ChickLitNe geldiyse yaşıma hevesten ve meraktan geldi. Pişman mıyım? Hayır, asla. Onu tanıdığım gün herseyim değişti. Mutluyum eskisi gibi değilim. Bir amacım var. Yaşamak istiyorum artık. Kimseden korkmuyorum. Iyi ki o gün oradaydım ve iyi ki şimdi bu hald...