Rezillik,Tam Rezillik.

147 5 0
                                    

Veee yazarınız geri döndüüü (alkışlar) şaka ne şaka yani evet geri döndüm de ne alkışı canıım :D neyse açıklamayı uzatmadan işte yeni bölüm :D

Elizya ben senin o salak beynini .. Lan kızım sen nasıl bişiysin nasıl yersin bu numarayı diye saydıran iç ses bi dur lütfen kabul ettik bi salaklık ama bu kadar hakarete de gerek yok be güzelim. Neyse ben şimdi bu numarayı yedim ama durur muyum sizce ? Tabiiki hayır! Ben o çocuğa bana yaptıklarının on katını yapmazsam bana da Elizya demesinler şuraya yazıyorum bu çocuk yaptıklarını ÖDEYECEK! Neyse daha fazla atarlanmadan hemşireyi çağırıp ne zaman çıkabileceğimi sordum. Hemen çıkabilirmişim iyi derken çıkış işlemlerini hallettim ve eve geldim. Ada gerizekalısı yoktu evde ben yani ben bu hasta halimle bırakılırmıyım ? (Hiç bişiyim yok çaktırmayın :D) Ama Adonis'e öyle bir oyun oynayacağım kii... Olmayan aklı çıkacak bizim salağın :D Neyse doktor da tanıdığımdı zaten o kadar zor olmayacaktı bu iş çıkış işlemlerini yapmadan konuşmuştum.
Dr:Elizyacığım bişiy mi isremiştin ?
Elizya:Evet Bülent bey şey acaba beni kanser gibi gösterebilirmiyiz ? Yani şey ben bi arkadaşıma şaka yapmak istiyordum da .
Dr:Elizya, biraz ağır kaçmaz mı kızım ?
Elizya:Ya lüütfeen sadece küçük bir şaka olacak birşey olmayacak söz :)
Dr:Peki sen öyle diyorsan. Ben rolümü oynarım merak etme.
Elizya:Çok sağolun görüşürüz.
Dr:Görüşürüz kızım.
Hazırlığın ilk aşaması doktoru ayarlamaktı. İkinci aşaması ise birazcık oyunculuk (tabiiki ablanız oyunculuk eğitimi aldı ne sandınız ?) gerektiriyordu ama altından kalkabileceğime emindim. Şimdi antrenmana gitmeliydim , siz sormadan söyliyeyim, evet doktor izin vermemişti ama ben kendimi iyi hissediyordum onu takan mı var :D Mayomu giyip üstüne de bir şort bir t-shirt geçirdim mi tamamdır . Anahtarı aldım ve Ada'ya not bıraktım : Manda yavrusu ben antrenmana gidiyorum kendine birşeyler pişir ye hadi öptüm :* yazıp bıraktım ve evden çıktım. Yol kolaydı canım ne varki otobüse atladımmı en son durakta indiğimde ordaydım. Klübe vardığımda hemen üstümü çıkarıp suya atladım. Sanırım şu dünyada bana sudan daha iyi gelen hiçbirşey yoktu derin bir nefes alıp yüzmeye başladım. Belki şaşırıcaksınız ama Adonis gelmedi ve rahatsız etmedi. Aslında içimde bir burukluk hissetmedim değil. Sanırım atışmalarımıza alışıyordum. Lan elizya sen ne diyorsun malsın tamam da bu kadar mı diyen iç sesimle kendime geldim ve bir teşekkür yolladım ki sanırım ona teşekkür ettiğim sayılı anlardandı yani alışma iç ses. İç sesim üff ne alşcm be slk.s.s diyip trip attığında dedim ki neden bu kadar gerizekalı ergen bir iç sesim olmak zorunda ? Neden yani ?! Neyse sudan çıktım ve kurulandım. Yalnız giderken Adonis'" arkadaş grubuyla gülüşürken gördüm. Moralim bozuldu demek isterdim ama açıkçası aç götünü de biz de gülelim demeyi tercih ettim kii herkes dönüp bana bakmaya başladı. Hay mk ben bunu dışımdan mı söyledim?! Direk koimaya başladım tabana kuvvet Elizya! Tabiiki salak iç ses durur mu ? Sövüyordu olabildiğince de bu sefer haklıydı yani. En sonunda sahile gelmiştim hemen bir banka oturdum ki zaten gözümdeki yaşlar yere dökülmeyi bekliyormuş da haberim yokmuş. Hani şu ağlayınca bile güzel olan kızlar gibi sessiz sessiz ağladım demeyi isterdim ama ben resmen hönkürüyordum yani. Lan öyle ağlama mı olur. Öyle güzel güzel ağlayabilen insan değildir yani ben onun uzaydan geldiğini filan düşünürüm. Benim bu halimden çok şaşırtıcı bir şekilde kaçmayan bir çocuk yanıma oturdu ve bana bir peçete uzattı. Çocuk da çocuktu hani şaşkınlıktan ağlamam direk kesildi lan taşlar cennetine mi düştüm ben ?? Kızarmış bir burun ve kıpkırmızı gözlerle ne kadar düzgün olunabilirse artık o kadar kendimi düzeltmeye çalışırken konuştu:
- Ben Gökberk ve sen dee..
-Elizya
-Ben kırmızı surat diyecektim ama senin ismin daha güzelmiş ;)
-Haha çok komiksin niye geldin o zaman yanıma ?
-Kızma ya tamam ağlayan bir kız görünce dayanamıyorum teselli edesim geliyor hem güldüğüme bakma bu sahile yolu düşen herkes gibi ben de bir parça üzgünüm.
-Şey pardon o zaman :) Neden üzgün olduğumu sormayacakmısın ? Yani şey illa da s-sor demiyorum ama y-yani filmlere filan h-hep öyle olur da o yüzden işte.
Aferm kızım aferin Elizya bir burda kendini rezil etmediğin kalmıştı onu da yaptın, baksana çocuğa kıs kıs gülüyor senin bu hallerine. Eveet iç ses geri döndü merhaba diyin (!) Dedim de çocuğa bir baktım cidden kıs kıs gülüyor. Sonunda konuştu:
-Yok sormayacağım anlatmak istersen anlatırsın zaten. Ama işte bazen ağlarken yanında biri olsun ister insan şu an o görevi görüyorum :)
-Şey yani teşekkür ederim ben.
Son sözlerimiz bu oldu. Saatlerce öyle yan yana oturduk Gökberkle. Hiç sorgulamadı ama bazen de insanın tek ihtiyacı bu değilmidir zaten ? En sonunda ay gözüktü yıldızlar çıktı ve ben kalkmaya karar verdim.
-Her şey için teşekkürler ben artık gideyim.
-Peki sen bilirsin ama dur sana numaramı vermek isterim belki bir gün oturu dertleşiriz ;)
Numarasını yazdı ve elime tutuşturdu. Arkamı döndüm ve gittim. Yüzümde kocaman bir gülümsemeyle..
Eveet bölüm sonu. Şimdiye kadarki en uzun bölümdü. Lütfen yorum ve vote larınızı eksik etmeyin. Gelecek bölüme görüşürüz (Gökberk hakkında ne düşündünüz yazın lütfeen ;))

Yüzücü ÇocukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin