12.bölüm

190 4 1
                                    

Salonda eylüller miralar ve enderler ve Sedef oturuyordur
Kapı çalar
X: mira Beylice
Suzi : kendisi burda
X: eylül buluter
Suzi : o da burda
X: ender serez
Suzi : evet oda burda
X : onlar için on bintane Gül var nereye koyayım inanç pars beyden
Selim : Suzi nolmuş kim
Suzi : Selim bey , mira eylül ve ender hanım için on bintane Gül getirilmiş inanç pars beyden nereye koymamı istersiniz
Mert Selim yaman birbirlerine bakarlar
Yaman : gelsin gelsin bakalım ve pis bakış atmıştır
Selim : gelsin Suzicim pis gülüş atmıştır
Selim : yaman seninle bir işimiz vardı değilmi hazırlan da gidelim
Mert : baba bende geliyim
Selim : gel istersen
Ender : nereye
Selim : keyif yapmaya gidicez Aşkım oğullarımla ;))
Ender : hmm Peki

bahçe
Mert : arabayı kim kullanacak
Yaman : ben kullanırım
Selim : hayır yaman daha iyileşmedin
Yaman : ben şuan daha çok iyileştim abi avuçlarım kaşınıyor
Mert : benim de
Selim : hadi atlayın arabaya
Giderler ve dönerler eve
Ender : selim !sizler ne yaptığınızı sanıyorsunuz
Mira : evet Yaman ?
Eylül : uff dev ayıp oldu Adama
Selim : Nasıl dövmüşüz ama birdaha uğraşmaz ve güler
Ender : selim gülüyormusun birde haberlerdesiniz
Mert : ya anne babamı görmeliydin Ankaralı damarı tuttu bi görsen
Yaman : :Ddd
Mert : Neyse yemek yiyelim ben çok acıktım
Ender : Suzi bişiler hazırladı ama konuşacağız daha şebek
Eylül : aynen serez bizden kaçamazsın 
Yemek masasına geçerler
.......................................
Mert i uzay arar
Mert : ufff yinemi uzay .... Telefonu açar
Uzay : Mert sana süper tekliflerim var
Mert : neymiş o teklif
Uzay : bay golden kitabımızı ilk yayınevi istiyor Olcay bey diye biri yarın ona gideceğiz süper diilmi
Mert : yemedim uzay bak yalan söyleme
Uzay : ya doğru diyorum sabah erkenden çıkacağız Olcay beyle görüşeceğiz uzatma doğru bayyy
Mert : tamam tamam
Ender : niçin aramış
Mert : nırım nırım nırım nırım allahım ya çok şükür yaaa
Eylül - Selim : noldu ?
Mert : yarın yayınevinin sahibiyle görüşeceğiz kitabımızı satın alıcak yeni işe başlıyorum
Selim : wahoyyy
Yaman - Mira : alkışlar
Ender : kimin oğlu der öper Mert'i
.........................................................
Sabah 6
Selim : günaydın oğlum sen bu saatteki gidiyorsun
Mert : evet baba benim acelem var konuşturma beni
Eylül gelir : ben geldim günaydın
Mert : aa kelebek günaydın.
Selim : günaydın eylülcüm
Ender merdivenler aşağı iner
Ender : günaydınn hepinize
Mert : niye bu kadar erken kalktın biz mi uyandırdık
Ender : ne yani oğlumun ilk iş günü ne yapayım uyuyamadım
Eylül : bak aşkım sakın uzayla kavga senin iş ortağın bıktım artık kavgalarınızdan sakın iddialara girme
Mert : tamam tamam kelebek beni oyalamayın ya
Uzay arar
Mert : ya ben bunu gırtlaklıycam şimdi haa
Eylül : Mert !
Mert : Alo uzay ne var geliyorum işte yeter der kapatır
Sedef : hadi yiğenim başarılar
Ender öper
Selim : ben bırakırım seni
Mert : ya hayır velisiyle gelmiş diye ayıp olur
Selim : iyi peki madem
Mert : hadi ben kaçtım çok işim var Yaman'a ve miraya selam söyleyin
BiEylül : tamamm
Mert gider
Akşam
Eylül arar Mert'i
Eylül : aşkım naptın nerdesin
Mert : hiç partideyim yayın evinin sen
Eylül: ne partidemisin dur kapının önündeyim
Mert : ne ?
Gelir
Eylül : Canım naptın
Mert : hiç kelebek
Olcay gelir
Olcay :Merhaba ben Olcay
Eylül : olcayy ? Ben sizi erkek diye biliyordum
Olcay : oluyo böle şeyler şey Mert birazdan kitap için konuşman var canım
Mert : tamam
Olcay gider
Eylül : hadi Adam dı niye söylemedin Mert yoksa
Mert : ya yok öyle birşey söyleyecek vaktim yoktu
Eylül : yaaa sabahta konuştuk niye söylemedin ha
Mert : ya kelebek pardon sarılmaya çalışır ama olmaz
Eylül : ya Mert pff
Uzay gelir
Uzay : naber kelebek
Mert : bana bak ona kelebek diyemezsin
Uzay : niyemiş canım
Eylül : diyebilir canım sen de Nasıl yaptıysan
Mert : ya kelebek ya uzay sen bi karışmasana ne işin git olcayın yanına
Uzay : ha Olcay hanım şimdide Olcay mı oldu
Mert : ya oğlum senin kadına dediklerin yok taş kadın falan
Uzay : ha sen sanki bişi demedin yok yuvarlak hatlı kadın diye
Mert : ya bak dedim ama öle demedim
Eylül arabasına doğru ilerler
Mert : uzay sen bi karışma ya eylül der ama ortaklıkta yoktur
Mert : eylül ? Elini yumruk yapar
Uzay : farkeder ve ya tamam özür dilerim der
Mert uzaya yumruk geçirir uzay yere devrilir
Mert eylülün yanına gider
Eylül : ya sen Mert Asım serez tam bir çocuksun ne oluyorda önüne gelene yumruk atıyorsun tam çocuksun bende büyüyeceksin sanıyorum artık rahatsın kız arkadaşından da kurtuluyorsun
Mert : ya eylül ben öylemi dedim eylül
Eylül gider
Parti sonunda herkes dağılır
Olcay : Mert gel bana konuşuruz
Mert : tamam 
Olcay Mert'i teselli ederken Mert birden olcayı öpmeye başlamıştır
Olcay : durdurur ve Mert bu böyle olmaz eylülle benim yüzümden aranız bozulmasın git yarın gönlünü al
Mert : peki ben şu kanepede yatarım
Olcay : tamam ben de yatıyorum iyi geceler
.....................
Eylül Yaman'ı arar
Eylül : Alo Yaman
Yaman. : efendim eylülcüm
Eylül : mert geldimi arıyorum açmıyor
Yaman : yo senin yanında değilmi bana öyle dedi
Eylül : yok ben miradayım
Yaman : ha gelmiş gelmiş ama uyuyor odasında
Eylül : tamam Yaman bayy
Yaman : abi Mert nerde
Selim : yayınevinde  değilmi
Yaman : ben bi bakmaya gidiyorum
Ender : bişi mi oldu acaba
Yaman : eylülle  kavga etmişler de neyse ben bakıp geliyorum
Ender : bize de haber ver dikkatli ol
Yaman yayınevinin önünde durur Mert'in motoru oradadır yayın evi kapalıdır
Mirayı arar
Yaman : Alo Mira
Mira : noldu canım
Yaman : yanında şuan eylül yok değilmi
Mira : yok bahçedeyim ben noldu
Yaman : Mert'in motoru yayınevinin önünde
Mira : o Zaman işi uzundur
Yaman : yok bu öyle değil yayın evi kapalı ama
Mira : ama ne
Yaman : şu Olcay hanım yani sahibinin evi yayın evinin üstünde Mert bahsetmişti
Mira : neee?! Mert Olcay hanımın evinde mi
Yaman : inş düşündüğümüz şey değildir
Mira arkasını döner eylül ü görür
Mira : eylül ?!
Yaman : hayır ya *%@tir
Eylül : bunlar doğrumu Mira der ağlamaklı
Mira: canım bak sadece konuşmaya gitmiştir sanmam öyle birşey olacağını
Eylül : bayılır

..................................................

Sabah 
Serezler kahvaltı
Selim : günaydın hepinize
Yaman : günaydın abi der yüzü çelişkili bir halde
Ender : günaydın aşkım
Selim :Mert nerde Yaman
Yaman : abi ..... Abi Mert yayınevinin sahibi Olcay da kalmış
Selim : vay be adamla kankada olmuşlar der Gülerler Ender'le
Yaman : abi şey ........ Olcay .... Olcay hanım
Selim - Ender : ne ?!0lcay kadın mı
Ender : ve Mert onda kaldı
Yaman : malesef eylülde biliyo
---------------
Yayınevi
Eylül olcayın kapısını kalar
Olcay bornozlu bir şekilde açar
Eylül ilk şaşırır sonra içeri dalar Mert i otururken görür
Eylül : Allah sizi kahretsin ya
Mert : eylül ?
Eylül : aferin böyle devam
Uzay ofisten yukarı çıkar olcayı öyle görünce utanır eylülün sesini duyar
Uzay içeri girer
Uzay : eylül ? Mert ?
Eylül : aferin aferin hemen bir boşluk gördün bunun gibimi yaptın der uzayı öper
Mert şaşırır ve sinirlenir
Eylül : al oldumu der ve terk eder
Mert : bide bana çocuk diyene bak der o da terk eder
Eve gelir salona girdiğinde annesini Yaman'ı Selim'i Sedefi görür
Mert : Sak'ın bişi söylemeyin kimse benimle konuşmasın !!! Çok sinirlidir ve hemen odasına çıkar
Ender : ben bi gidip konuşşam mı
Selim : bilmem birde çok sinirli sana patlamasın
Ender : doğru neyse akşam yemeğe kadar rahatlamaya çalışsın

MedcezirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin