Bugün Vista'da 2. varisin taç giyme töreni vardı. Kale'nin içi normalinden fazla insan vardı . Sabah erken kalkan prensesler hazırlıklarını bitirmişti.
Kral ve Kraliçe kızları için her şeyi yapıyorlardı. Üç kızını da seviyorlardı ancak içlerinden sadece biri geleceğin kraliçesi olacaktı . Geleceğin kraliçesini halk belirlerdi. Şu ana dek her zaman geleneklere uyar en büyük çocuk kral veya kraliçe olurdu.
Üç kızından en büyüğü 20 yaşında olan Veitina asildi. Halk onu sever ve yeri geldiğinde geleceğin kraliçesi olacağından emindi.
İkinci olan ve 18 yaşına yeni giren Anastacia krallığın en güzel genç kızıydı . Kahve ve kestane rengi saçları ,okyanus mavisi gözleri ,pürüssüz teni ile herkesi büyülerdi. Kardeşleri ile arası biraz limoniydi. Çünkü güzelliği ile kardeşlerinin aşık olduğu lordlar Anastacia'nin güzelliği ile büyülenmişti.
En küçük olan ise 15 yaşındaydı. Marian tatlı ve şakacıydı. Ablalarından birinin kraliçe olduğunu düşündüğünden kendisi ülke meseleleri ile fazla ilgilenmezdi . Çoğunlukla ata biner , ok atar Kale'de eğlenirdi.
(Anastacia)
Bugün doğum günüm ve tacımı alacağım gün . Biliyorum ablam Veitina ileride kraliçe olacaktı. Çünkü yüzyıllardır hep ilk çocuk seçilirdi.
Ama yine de umudumu yitirmemeliyim. Sonuçta ablamdan sonra en önemli kişi ben olacaktım. Kendime yediremesemde mecburdum.
Aynanın karşısına geçip giydiğim kabarık elbiseyi süzdüm. Bana her şey yakışırdı ve üzerimdeki elbise pudra pembesi rengindeydi. Arkasında fiyonk vardı kuyruğu ise uzundu.Saçım arkadan hafif ve dağınık topuzdu.
Yüzümdeki makyaj sadeydi. Benim duru güzelliğim vardı. Bu yüzden herkes beni beğenirdi.
Hizmetlerimden biri yanıma geldi. Bana gözleri parlayan bir şekilde baktı. "Prensesim çok güzel olmuşsunuz."dedi. Tebessüm ederek karşılık verdim. "Bu arada hazırlıklar bitti. Herkes sizi aşağıda bekliyor."dedi.
Heyecanım daha da arttı .
Yavaş adımlarla merdivenin başına geldim, salona baktım . Çok fazla kişi vardı. Alışkan olabilirdim ama insan hayatında bir kez 18 yaşına giriyordu.
Hiç bitmeyeceğini düşündüğüm merdivenin basamaklarını nihayet bitirdim. Herkes bana büyülenmiş
gibi bakıyordu. Yanaklarının kızardığını hissedebiliyordum.
Sonra salonda bulunanlar ortadan ikiye ayrılıp bana yol yaptılar. Sakin olmaya özen göstererek yürümeye başladım. Umarım düşüp rezil olmam.
Babam elindeki kırmızı minderin üzerinde bulunan tacı bana yaklaştırdığında kafamı eğdim. Tacı nazikçe kafama taktı . Sonra alnıma minik bir öpücük kondurdu.
Sonra salonda alkış tufanı koptu.
Müzik sesi daha fazla olunca herkes eşler halinde dans etmeye başladılar.
Eş bulamayanlar kokteyllerin yanına gittiler. Ahh şimdi ben kim ile dans ediceğim?
Kardeşlerimde kendilerine uygun eş bulmuşlar. Babam yanıma gelerek " Benimle dans eder misiniz hanım efendi?"dedi. "Elbette kralım"dedim gülerek. Elini belime koyup dansa başladık. Babamın dans boyu susmayacağını biliyordum.
"Kızım ,benden sonra Srong prensi ile dans etmeni istiyorum."dedi.
"Ama baba "dedim. Dudağımı büzerek masum bakışlar attım.
"Üzgünüm kızım. Bu arada senden daha güzel dans ettiğini duydum ve sadece bir kez dans et."dedi.
Çevreme baktım acaba hangisi?
Babam başıyla bir yeri işaret etti. Gösterdiği tarafa baktığımda bütün kızların ona baktığını gördüm .
"Şimdi sıra annende canım sende prensin yanına"dedi ve beni bıraktı.
O anda elimi bir başkası tuttu.
Kafamı kaldırdığımda gülümseyen ukala bir prens gördüm. Sonra bende dans etmeye başladım.
"Gerçekten benden sonra en iyi dans ödülünü size vermeliler"dedi.
Ukala.
"Emin misiniz ? Çünkü sizden daha iyi dans ediyorum." dedim.
Konuyu uzatmadı ama dudağının kenarı kıvrıldı.
"Kaç yaşındasınız? " dedim.
"Sizden iki yaş daha büyüğüm." dedi.
"Adımı sormayacak mısınız?"dedim. Ne yapayım ? Meraklı biriyim.
"Biliyorum. Ama siz benim adımı bilmiyorsunuz."dedi.
İsmini sorsam mı acaba? Yok sormayayım. Zaten sorsam da cevap vermez. Nihayet müzik bitti.
Prense selam verip annemin yanına gittim.
Annem bana imalı imalı bakıyordu. Yüzünde hiç eksik etmediği gülümsemesi vardı.
"Anne söyle ,ne oldu?"dedim. Sonuçta annemi tanıyordum. Bir şey söylemek istediğinde yüzüme tip tip bakardı.
"Prens ile ne konuştunuz? Çok yakışıklı değil mi? Birbiriniz için yaratılmışsınız. " dedi. Olamaz beni bu prens ile mi evlendirecekler?!!
"Tamam yakışıklı olabilir ama ben sevdiğim kişi ile evleneceğim."dedim
"Tanıdıkça seversin ayrıca krallıklar arası toplantılara da katılıyor. Artık 18 yaşında olduğuna göre sende bu toplantılara katılacaksın. Orada görüşüp anlaşırsınız. Hem ben babanla evlendiğimde tanımıyordum. Daha sonradan aşık oldum."dedi.
"Anne daha ablam evlenmedi hemen sıra niye bana geliyor?"dedim. Haklıyım.
"Orası belli olmaz. Ablanın dans ettiği kişi varya işte... "parmağıyla ablamı ve yanındakini gösterdi."... Lord Cristo ablanla baya ilgilendi. Senin tanıştığın prens ile kuzenlermiş."dedi.
Yaa ben ne yapacağım? Şimdi ,eğer ablam evlenirse sıra bana geliyor
ve beni bu yakışıklı ukala prens ile evlendirmeyi düşünüyorlar. multimedya sadece elbise Herkese merhaba . Benim ilk yazılarım. Okursanız çok sevinirim. >"< ^.^
