Sabah uyandığımda o kadar yakındık ki dudaklarımız birbirine değicekti. Gece başını boynumdan çıkarmış heralde. Böyle çok tatlış uyuyodu insanın öpesi geliyodu. İç sesimi susturcam bana bi Dakka verin. Ben onu incelerken o da gözlerini açtı ve gözlerimiz buluştu.
Günaydın diyerek gülümsedim.
O da anı şekilde yaptı.
Elleri hala belimde kenetliydi. Bi süre öyle bakıştık ve selim gözlerini tekrar kapattı.
Heeey uykucu zaten bi gece alıkoydun beni eve gitmek istiyorum artık uyan ve beni eve götür.
Ben mi alıkoydum gece yanıma gelen sendin.
Ama korkmuştum neyse konumuz bu değil.
Konumuz ne şebnem hanım dedi sırıtarak.
Konumuz selim bey belime kenetlediğiniz kollarınızı belimden çekmeniz diyerek kollarını ittirdim ama çok güçlüydü.
Ya çeker misin ahtapot misali kollarını belimden , kalkmak istiyorum.
Gülerek daha da sıkı sarıldı. Bende son güç yatağın ucuna doğru kaydım ve tam düşücekken beni tuttu ve üstüne çekti. O altta ben üstteydim ve fazlasıyla yakındık. Etkilenmedim değil çünkü o yeşil gözleri o kadar güzeldi ki. Bana bakıyodu gülerek. Bulunduğumuz durumun farkına varıp öksürerek kalktım o da öksürdü ve o da kalktı. Bende hızlıca kapıya yöneldim.
Odadan çıktım ve duygularım karmakarışık. Neyse eve sağ salim varmayı düşünüyorum sadece.
Şey bugün ben napıyım şirkete gelcek misin sen?
Telefonum çaldı.
Kimmiş arayan bu saatte ııı yani babam mı dedi selim.
Harun bey arıyo dur.
Efendim Harun bey, bugüne mi saat kaçta 6 da. Tamam efendim merak etmeyin. İyi günler.
Ne diyo?
Sergi bugün 6 ya alınmış. Gidin diyo. Ben bugün şirkete gidiyim azcık erken çıkıp eve gidiyim.
Yok sen bugün gitme saat 12 ye geliyo zaten. bana gidelim şirketten dosyaları eve getirmiştim onları düzeltelim.
Sen bilirsin. Ama önce üstümü değiştiriyim bi duş alıyım kahvaltımı yapıyım öyle geliyim.
Ben seni eve bırakırım beklerim kahvaltıyı birlikte yaparız dışarıda ne dersin?
Ya istersin de olmaz mı yakışıklı selimcim diye iç sesim beni bi türlü rahat bırakmadı. Ama dışarı verdiğim tepki.
Olur tamam.
Marinaya ulaştık ve arabaya binip eve doğru gittik. Eve vardığımızda :
Sen de gel arabada bekleme selim.
Sorun değil.
Ya olur mu hiç pişersin burada hadi kırma beni.
Tamam.
Sen geç otur burada al sana kumandalar. Beş dakkada duş alıyım giyiniyim çıkıyım gelirim yanına.
Tamam bekliyorum.
Yukarı çıktım. Hemen ılık bi duşa girdim ve bornozumu alıp odama geçtim. Ne giysem diye düşünürken şort ve tişört giymeye karar verdim. Saçımı da bu havada kurutmicağıma göre tepeden güzel bi topuz yaptım. Hemen aşağı indim.
Selim
Efendim şebnem
Ben hazırım çıkalım mı?
