The Vampire

BÖLÜM 6 : VAMPİR AVCISI

Sabah uyandığımda dün olanları unutmaya çalışıyordum. Yatağımdan yavaşça kalkıp elimi yüzümü yıkadım. Okula gitmem gerekiyordu ama Matt oradayken bunu yapmayı hiç istemiyordum. Buz dolabını açıp kan torbası alacaktım ama dolabın boş olduğunu hatırladım. Okula aç gidecektim. Yapacak birşey olmadığından mecburen üstümü giyinip okulun yolunu tuttum. Okula geldiğimde jack sınıf kapısının önünde duruyordu. Beni görünce içeriye girdi her zaman günaydin deyip karşılardı. Sessizce sırama oturdum. Katy ,Nancy ile birlikte arkada oturuyordu. Yanlarına gittim beni görmezden gelip önlere geçtiler. Ne olduğunu anlamıyordum niye hepsi bana karşı soğuk davranıyorlardı. O sırada Matt yanıma geldi ve fısıldayarak

+Artık hepsi gerçek yüzünü biliyor. Dedi.

Ne demek istediğini anlamadım ama iyi birşey olmadığı kesindi. Tenefüste Katy kantine giderken önünü kestim ve ne olduğunu sordum.

+Katy niye bana soğuk davranıyorsun ?

-Senin için ailemi bile yok saydım ama sen...

Ben durumu anlamaya çalışırken Nancy geldi ve

+Katy katillerle konuştuğunu bilmiyordum. Dedi

Ben şaşırmıştım. Kızgın bir şekilde Nancy'e dönüp :

+Ne demek istiyorsun sen Nancy ? Ne katili ?

Nancy kararlı bir ses tonuyla :

-Matt geçmişte sırf sana bağırdı diye bir kızı öldürdüğünü söyledi.

Ben durumu anlamıştım. Anna'dan bahsediyordu.

+Bana bağırdı diye mi , Size böyle mi anlattı ?

O sırada zil çaldı konuşmamız yarıda kesilmişti. Okul çıkışı birlikte bir kafeye gitmemiz gerektiğini onlara olayın aslını anlatacağımı söyledim. Kabul ettiler. Çıkış zili çaldığında birlikte okulun aşağısında bir kafe bulduk ve oturduk. Ilk önce bir kaç dakika sessizlik oldu ben konuşmaya başladım.

+Bak Nancy o kızın adı Annaydı. O Matt'in sevgilisiydi ve O bir Vampir avcısıydı. Eğer onu öldürmeseydim ben ölecektim.

Nancy, şaşkınlıkla :

-Vampir Avcısı mı ? Onlar yok olmadı mı ?

Katy hiç birşey anlamamışçasına :

+Bir dakika biri bana şu vampir Avcısı meselesini anlatabilir mi ?

Ben anlatmaya başladım :

-Vampir avcıları , vampirlerden beslenen 7 kişiydiler. Efsaneye göre cadılar tarafından büyü ile ortaya çıkmışlardı ,amaçları vampirleri yok etmekti.Anna'da o avcılardan biriydi. Bir şekilde Matt ile sevgili oldu , ormanda kamp yaptığımız sırada bana saldırdı bende onun kalbine tahta kazık saplamak zorunda kaldım ve öldü.

Nancy sözümü keserek :

+Vampir avcıları kazıkla ölmezler ki. Cadılar onları ancak yanarak ölmeleri için mühürlediler.

Ben şaşkın bir şekilde :

-Ama kazığı saplayınca yere düştü ve bir daha uyanmadı.

+Kazığı kalbinden çektin mi ?

-Sanırım hayır, onu öylece gömdüm.

+O hala yaşıyor, sadece yıllardır uykuda. Uyanması için o kazığı kalbinden çıkarmak gerekiyor.

Ben duyduklarım karşısında şok olmuştum. O sırada kafenin kapısının önünde Matt'i gördüm gizlice bizi dinliyordu. Anna'nın yaşadığını öğrenmişti. Onu gördüğümü anlayınca hızlıca oradan uzaklaştı. Anna'nın nerede olduğunu bilmiyordu eğer öğrenirse onu uyandırır. Ve bu bütün vampir ırkını tehlikeye sokabilirdi. Anna'nın öldüğü gece Matt bizimle kampa gelememişti. Anna'ya kazığı saplayınca onu kendim gömdüm eve geldiğimde Matt'e olanları anlattım ve o da yeminini edip benden intikam alacağını söyledi. Ama artık Anna'nın yaşadığını biliyordu ve bu ona bir umut vermişti Anna'nın mezarının yerini öğrenmek için her şeyi yapacaktı. Kafedeki konuşmamız bitince Nancy ,Katy ve Jack beni boş yere yargıladıkları için özür dilediler. Kafeden çıktık , Nancy ve Jack bizden ayrılıp birlike gittiler. Ben ve Katy de birlikte sahilde yürümeye gittik. Deniz çok güzeldi dalgaların sesi rahatlatıyordu. Sahilde kayaların üzerine oturduk. Katy pamuk şeker istediğini söyledi. İleride pamuk şekerci vardı. Katy'e denize ayaklarını uzatıp beni beklemesini , hemen pamuk şeker alıp geleceğimi söyledim. Ben pamuk şekerleri almak için Katy'nin yanından ayrıldım geri döndüğümde Katy oturduğu yerde yoktu hemen şekerleri yere attım. Katy diye bağırdım. Etrafa bakındım ama hiç bir yerde yoktu. Birden Katy'nin çığlık sesini duydum. MAX YARDIM ET !!! diye bağırıyordu.