Alarmın sesi ne kadar da gıcık! Çalar saati elime aldım ve saate baktım. Saat 7:00. 45 dk sonra okul başlıyor. Anca hazırlanırım. Hemen yataktan kalktım. Okul serbest kıyafet giymeye izin veriyordu. Bu yüzden mor üstünde "I DO MAGİC" yazan bluzumu giydim, altına da siyah yırtık pantolonumu giydim. Gözüme sürme çekip, dudağımla aynı renk olan parlatıcımı sürdüm. Chloe kalkmış mı diye gidip odasının kapısından baktım. Ama oda da yoktu. Odama gidip penceremden ( pencerem duvarla aynı boyda. yani boylamasına cam, ama hepsi değil. Normal duvarda var.) Arabası buradaydı. Aslında evi karşı taraf olduğu için arabaya ihtiyacı yoktu. Aşağı indim. Kendime kahvaltı hazırlamak için aşağıya indim. Mutfaktan yumurta kokusu geliyordu. Mutfağa gittim. Chloe'yi yumurta yaparken gördüm. ( Sihirli değneğini kullanmıyordu.) Arkasından yaklaşıp onu korkuttum. Ve beni bu sefer de arıya dönüştürdü. Ona vızladım. " Bir cadıyı sinirlendirmemek, korkutmamak lazım. Yoksa bunu bilmiyor musun?" dedi ve güldü. Ben de ona bir şeyler anlatıyordum. Arı olduğum için ona sadece vız vız sesi gidiyordu. Ben ona bir şeyler vızlarken o beni aniden eski halime dönüştürdü. Bir anda yerde buldum kendimi. Sanki hani sen büyücüydün ve kendini eski haline çevirebiliyordun dediğinizi duyuyorum. İnsan bazen unutuyor. Melez olduğunu. Ben böyle size açıklama yaparken gözümü kapatmışım. Chloe bir şey olduğunu zannetmiş olmalı ki beni dürtüp "Emma!" diyordu. Eğer ona anlatırsam beni yine bir şeye dönüştürebilir diye gözümü yavaşça aralayıp " Noldu bana ? dedim. Çakmadı olayı neyse ki. Beni salona götürdü. Ama taşımadı. Değneğiyle hava da sürüklüyordu. Alında ona kendimi iyi hissettiğimi söyledim. Ama o dinlemedi. Salonda 10 dk boyunca uzandım. En sonunda iyi olduğuma ikna oldu ve okula gittik. İlk dersim sihirli değnekleri tanıma ve kullanmaydı. Eşyalarımı almak için dolabıma gittim. Dolabımın önünde bir kız duruyordu. O kızı tanıyordum. Chloe castagramda göstermişti. Grace. Onların plancısı. Grubu başkanınyla konuşuyordu. Jessica. Arada bir onun gözüne bakıyordu. Bakmadığı sıralarda dolabında bir şey arıyordu. Dolabı dedim. Olamaz dolabı benimkinin yanındaydı. Off anma şansızım. Grace önünde dikilip boğazımı temizledim. Bana " Boğazını temizliceksen burası tuvalet değil. Tuvalet diğer koridorda." dedi. Ve konuşmaya devam etti. "Dolabımın önünde duruyorsunda." dedi. "Banane." "Çıkar mısın?" beni umursamıyordu. Ben de onu ittim. Jessica ile beraber yere düştü. Grace Jessica'nın üstüne düştü. Bunu yaparken birkaç kişi görmüştü ve bana inanamayan gözlerle bakıyorlardı. Chloe de bunu görmüş olmalı ki onlar yerden kalkmadan bileğimden tutup beni çekti ve "Koş." diye bağırdı. Ona anlamaz bakışlar atıyordum. Ama o arkasına bile bakmadan koşuyordu. Sonunda bir yerde durduk. İkimiz de nefes nefeseydik. Bana bakıp " Neden?" dedi. Ben de umursamaz bir tavıra " Grace dolabımın önünden söylememe rağmen çıkmadı." "Bunu senin yanına bırakmazlar." "Onlardan korkmuyorum." " Belki sen neler yaptıklarını bilmediğin içindir o. Bir keresinde birilerini komaya soktular. Komadan çıkamadı." Gözüm fal taşı gibi açılmıştı. Korkmuştum. Ama yine de umursamaz gibi davrandım. "Yanımdan ayrılma. Müdürle konuşup bütün derslerimizi aynı yapıcam." " Gerek yok Chloe." dememe rağmen beni müdürün odasına sürükledi. Müdüre bir şey belli etmeden istediğine ulaştı ve dolabımın diğer yanındaki dolap boştu ve Chloe de oraya yerleşti. İlk dersim de Chloe ile beraber oturuyorduk. Sıramın altında bir not buldum. Emma'ya yazıyordu. Chloe dersi dinlemeye o kadar dalmıştı ki fark etmedi. Açıp okudum. " Öğlen arasına girer girmez gel. bütün öğlen arası beklicez. Yeri değneğine kaydettik. O seni götürür." yazıyordu. Chloe gitmeme izin vermezdi. Fark ettirmeden gitmeliydim. Öğlen arası olmuştu. "Chloe tuvalete gitmem gerek." dedim. " Tamam. Gidelim." dedi. Tuvalete beraber gittik. Kabine girerken "Buraya da beraber girmicez di mi?" diye espiri yaptım. Bana Haha çok komik bakışları atıyordu. Kabine girince Sihirli değneğimle buluşmak istedikleri yere biraz az kalan yere ışınlandım. Arkam da ki Chloe'nin sesiyle irkildim. " Nereye?" dedi. Beni nasıl bulmuştu. Hemen koştum sihirli değnek beni yönlendiriyordu. Chloe arkamdan dur diye bağırıyordu. Ama o aptal kızlara onlardan korkmadığımı kanıtlamalıydım. Varmıştım. Chloe de öyle. Ortam karanlıktı. Bir anda kapı kapandı. Işıklar açıldı. Chloe korkmuş gibiydi. Yanıma geldi ve koluma girdi. Korkunç bir ses geldi " Bu yaptığın yapmamalıydın. Bizden korkmalısın." "Sizden korkmuyorum." "Belki şimdi değil ama biraz sonra korkacaksın. " "Hayır. Senden korkmuyorum. Korkmuyacağım da." Korkutucu ses korkutucu bir şekilde güldü. Chloe'ye " Değneğini hazırla." Başını salladı ve değneğini çıkardı. Jessica önümüzde belirdi. " 1'e 2 ." dedim ve güldüm Chloe kulağıma " Tek değil. Hiçbir zaman olmaz." dedi Korkuyordum ama bunu belli etmemeliydim. Değnek kullanma hakkında acemiydim ama onlar ustaydı. Ben yeni başladığım için tek bildiğim şey babamın öğretikleriydi. Birkaç ses birden " Tek değil." dediler. 2 kişi daha geldi. Ama 3 ses duymuştum. Ama şuan bu hiç önemli değildi. Biri bir şeyelr söyledi ve değneğinden kıvılcımlar çıktı. Ben de babamın bana öğretiği kalkanı yaptım. Kalkana çarpıp geri sekti sihir. Büyüyü yapan Harmonieydi. Kalkanın etkisi çok az sürüyordu. Ve bitti de. Chloe