İlk bölüm

110 27 36
                                    

Mavinin safir tonunu ilk defa bu denli net görüyorum gökyüzünde. Öbek öbek yıldızların biriktiği safir tonunda hiçbir hareket yoktu. Her şey olabildiğince mükemmeldi. Peki ya içimdeki kanlı cam kırıkları? Onlarda bu kadar mükemmel olabilir miydi? Acının bu ilk kanatışı değildi, eminim son da olmayacaktı. Peki ya acının hissizleştirebildiği bir insanı bu denli kanatan neydi? Cam kırıkları ormanımı aleve atan kimdi? Ne zamandan beri ormanlar bu kadar sessiz oldu? İçindekiler can verdikleri için mi? Peki benim içimdeki ormanda bu denli fırtınaya neden olan neydi? Bütün hayallerim içimdeki cam kırıkları ormanında sarmaşıklarda gizlenip yok oldular. Bunun sorumlusu kimdi peki? Bu denli ruhsuz, soluk bir bedenle yine erken bir güne uyandım. Yağan yağmuru düşündüm. Buluttan kaçmak zorundalığına bulut ne tepki veriyordu. Kızgınlığından mıydı solgunluğu yoksa pişmanlığından mı? Güneş neden doğmuyordu üzerimize? Onu bizden alıkoyan neydi? Düşüncelerimde boğulduğum anımı görüş açım bozdu. Bu karaltı da neydi? Bu denli ücra bir yerde benden başka insanın geçmesi olağan bir durum muydu? Pek sanmıyorum. Aklımı kurcalayan düşüncenin peşine koyuldum. Kapıdan çıkıp merdivenlerden toprak zemine indiğim sırada bir çift orman yeşili gözle karşılaşmayı beklemiyordum. Neden bu denli simsiyahtı giyimi? Neden bu denli soğuktu bakışları? Neden kaçıyordu peki? Pişmanlık mıydı onu bu hâle gelmeye zorlayan? Toprak zemindeki cam kırıkları neyi ifade ediyor peki? Onun geçmişi mi benim hayallerim mi? Belki de kaderimiz ortaktır? Kim bilir. Beynimi bu denli kemiren soruyu sonunda dile getirebildim. Sahi o orman yeşili gözler kime aitti?

İlk bölüm sizce nasıl arkadaşlar? Bölümde çok soru cümlesi kullandığımın farkındayım. Ama yinede güzel olduğunu düşünüyorum. Okuyan kişi sayısına göre yeni bölümü yayınlayacağım. Ne kadar rağbet görüldüğünü (beğenildiğini) bilmem gerek. Vote ve yorumlarınızı bekliyorum.

Orman YeşiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin