Uyandığımda saat 11.30'tu. Oha hem otobüste o kadar uyudum bide bu saate kadar uyumuşum Merve'nin dediği gibi yakında rekor kırıcam.
Merve demişken nerde bu kız belliki benden önce kalkmış ve şu an benimde kalkmam lazım çünkü acayip derecede acıktım.
Hemen elimi yüzümü yıkadım sonra dişlerimi fırçalıyıp banyodan çıktım.Altıma kot bir şort üstüme yesil yarı omzu açık bir tişört giydim.
Telefonumu sortumun arka cebine koyup kulakligimida cebime koymayı unutmadım.
Kapıyı kitleyip koşar adımlarla yemekhaneye giderken bir duvara pardon Demir'e çarptım. Bana tuhaf tuhaf baktı ve beni yerden kaldırdı .
-İyi misin maraton falan varda ben mi bilmiyorum???
Bildiğiniz dalga geçti ego yığını .
Ama hiç tepki vermeden oradan gidicem .-Yemekhane nerde ??
-Şurada sağ da bende yemekhane gidiyorum zaten beraber gideriz.
-Off
-Ne o yoksa benle biyere giderken diyer kizlara hava atmak istemiyorsan senin problemin.
Kendini bilmiş . Konuşmaya bak hele .Samimiyetsiz bir gülüş attım ve bi anda ne olduysa (yada benim sakarlığımla) kendimi yerde buldum ayakkabımın bagina bastım.REZİLLİK.
Ama ayağım gerçekten acıyodu bileğimi burkmuş olmalıyım.
-Yavaş be kızım o kadar mı başını döndürdüm.-Ayağım açıyo be gerizekalı.
Bana baktı ve sırıttı.Allah'ım sen bida gül o nasıl bi gülüştür Yarabbim ve ayaklarım yerden kesildi belimde bi el ve beni taşıyan bi DEMİR.
-YA nereye götürsün beni ah ayağım acıyor.
Cevap yok
-Sana diyorum yemekhaneyi geçtik.
-Sen iki dakika susamazmisın.
-Nereye götürdügünü söyle susarım.
-Benim odama gidiyoruz oldumu.
-Ya niye ya beni biraksana sen.
-Dur bi.-OFFFF
Ve odaya geldik Oha burası normal odalardan değil bizim oda daha küçük ve iki ayrı yatak ve kibrit kutusu kadar bir televizyon ama burası dev gibi bi oda, bir koltuk, iki kişilik bir yatak ve maşallağı olan bu televizyon tam anlamıyla OHAAA.
-Burda tek mi kalıyorsun??
-Evet
-Ama burası çok büyük bizim odalarda aynı kutu gibi.
Ve ben hala DEMİR'İN kucağındayım bu çocukta bitmeyen bir güç var.
-Eee niye geldik buraya ??
- Ayağın kanıyo farkındamısın!
Yere düştüğümde ayağımı cam kesti sanırım ve acayip acıyor.
-Aaaaa!!!! Ayağım acıyooooo.
-Dur be kızım sen bi otur şu yatağa.
Dediğini yaptım ve yavaşça oturdum oda ayağımda cam parçası varmı diye bakıyordu.O değil de bu çocuk (Ego yığını) neden benle bu kadar ilgilendi anlamadım?
Baya zaman geçti ve yorulan Demir ayağıma pansuman yapmış ve ayağımı sarmışti ve yanıma oturup konuştuk.
Sonra gerçekten çok rahat bir yerde Demir'in kucağında evet kucağında uyandım.Biliyomusunuz o hala uyuyordu ve ben onu izliyodum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZ METEORU
Ficção AdolescenteBu kitap Doğa diye bir kızımızın yaz kampında başına gelecek METEORDAN bahsetmekte.