İşin bitmesine bir saat kalmıştı. Kızlar geldi mi zaman nasıl geçiyor anlamıyorum. Mert'te bize katılmıştı. Gizem ve Aylin dans etmek için kalktıklarında Mert yanıma yaklaşıp "Onlara söyledin mi?" diye sordu. "Hayır ama eve gidince anlatıcam. " dedim. Bana gülümsedi ve kafa sallamakla yetindi. Beş dakika geçmemişti Mert'in omzumu delercesine dürtmesiyle "Ne" diye ona döndüm. Kaşlarıyla karşıyı gösterdi. Enes' in yanındakiler geliyordu. Gerçi birini daha önceden tanıyordum. Kaan ve bir de yanına değişik kız -harbiden çok güzel ve seksi- bu tarafa geliyorlardı. Tekrar Mert'e döndüm. Pişmiş kelle gibi sırıtıyordu. "Gülmesene oğlum" deyip omzuna yumruk attım. Attım da yok dinler mi beni hiç? Hala mal mal sırıtıyordu. Kaan'la kız gelince taburelere oturdular. Kaan bana selam verip gülünce bende ona içten bir gülüş yolladım. Ona her ne kadar sinir olsam da herşeyim dediğim insancıklar arasında hala. Ama o bunu bilmiyor. Yanında ki kız önce bana sonra Kaan'a bakıp şaşkınca "Siz tanışıyor musunuz?"diye sordu. Bizde Kaan'la birbirimize gülümseyerek baktık. Sonra Kaan kıza bileğindeki dövmeyi gösterdi. Bana dönünce bende kıza sol bileğimi gösterdim. Kız hala şaşkınca bize bakıyordu. Kaan "Liseden tanışıyoruz. Toprak, Gölge ve ben birnevi çocukluk arkadaşıyız." dedi ve devam etti "Sizi tanıştırmadım. Gölge bu Eymen. Eymencim bu da Gölge." Oh valla bana Gölge ona Eymencim. Gıcık Kaan. Kıskanmadım bi kere. Neyse Gölge dünyaya dön. Ben tam elimi uzatacakken Eymen kalkıp sıkıca bana sarıldı. Birkaç saniye şokta kaldıktan sonra bende ona sarıldım. Bırakıp yerine oturdu. "Tanıştığıma çok memnun oldum Gölgecim." dedi kocaman gülümseyerek. Dişleri ne kadar beyaz. Biraz değişik bir kız. Ama çok güzel. Kısacık mor saçları ve süt beyaz bir teni var. Bende onun gülümsemesi gibi gülerek "Bende Eymencim. " dedim.
Biraz lafladık. O sırada Mert'te bize katılmıştı. Eymen'le gerçekten iyi anlaşmıştık. 1 saat içinde neredeyse çok yakın arkadaş olmuştuk. Çok iyi bir kızdı. Atbi onu kıskandığım gerçeğini değiştirmkyordu. Beni resmen sorguya çekmişti. Normalde bundan rahatsız olurdum. Gerekmedikçe -tanımadığım- birine bir şey anlatmazdım ama bu sefer rahatça konuştum. En sonunda Eymen birden "Enes!!" diye bağırınca hepimiz korkmuştuk. Kaan bana döndü ve küçük ama içten bir gülümseme yolladı. Sonra Eymen'e dönüp "O bizi öldürmeden yanına gitmeliyiz. " dedi. Eymen ayaklanıp yine bana sarıldı ve "Görüşürüz Gölgecim. Tanıştığıma gerçekten çok mutlu oldum. " dedi. Sonra Kaan'ı kolundan tutup Enes' in oturduğu yere gittiler. O sırada Enes' e baktım. Sert suratı ve çatık kaşlarıyla bana bakıyordu. Bir dakika yine...
Bugün birçok kez onu bana bakarken yakalamıştım. "Neyse Gölge yeter bu kadar Enes. Ben ne dedim takmıyormuş gibi yaparsan yeni daha çok ister. O yüzden ona bakmayı kes ve dön işine. Daha kızlara anlatıcaksın. " Mert'in dedikleriyle cevap vermeden işime döndüm.Kızlarla eve geldiğimizde beni resmen sorguya çekmişlerdi. Bende onlara Enes' i anlatmıştım. Onlar bana şaşkınca bakarken bende birinin konuşmasını bekliyordum. Sessizliği bozan Aylin olmuştu. "Ve sen bunu bize şimdi mi söylüyorsun. " ahh evet bana trip atıyordu. Tam ağzımı açmıştım ki "Hem Mert bile bunu biliyorken bizim hiçbir şeyden haberimiz yok. Evet Gölge hanım sizden bir açıklama bekliyoruz. " dedi. Zaten fazlasıyla açıklamıştım. "Sanki bilmiyorsunuz? " diyip bekledim. Aylin "Bilmiyoruz. Anlat! " diye bağırınca kaşlarımı çatıp bir kaç saniye suratına baktım. O da benim bakışlarımı geriye iade edince "Sikerim açıklamayı! " diyip kapıya yöneldim. Tam kapıyı açarken kafama ve sırtıma gelen terliklerle "Oha lan acıdı. " deyip onlara döndüm. Onlarda kollarını göğüslerinde birleştirmiş çatık kaşlarla bana bakıyorlardı. Teslim olmuşcasına ellerimi kaldırdım. "Geçen sefer söylediğimde ki ilk size söylemiştim. Başıma neler gelmişti. Hatırlıyor musunuz? " diye sordum imayla. Aylin ve Gizem kafalarını öne eğip beklediler. Gülmemek için kendilerini zor tuttukları o kadar belliydi ki. Dayanamayıp yanlarına gittim. Kahkaha atarak onlara sarıldım. Onlarda bana sarıldı. "Bakın size söylemek istedim ama söyleseydim fazla heycanlanırdınız. O yüzden en iyisi bir sey olunca söylemekti. Çok kızdınız mı? " diye sordum onları bırakıp. Aylin "Hayır kızmadık. Kızamayız ama... " sözün devamı gelmedi. Anlamıştım zaten yüzünden ne demek istediģi belli oluyordu. Gizem lafa girdi. "Gölge bak bu sefer de takıntı olmasın. Daha öncekiler gibi. " deyip sustu. İkisi de bundan korkuyordu. Kendimden emin bir şekilde. "Hayır değil bu sefer değil. " dedim ve sustum. Sessizdik. Hiç birimiz konuşmuyorduk. Konuşmaya cesaret edemiyorduk ya da. Sonra gülümsedim. "Yatın zıbarın lan! Yarın çalışıcam ben. İyi geceler. " deyip ikisininde yanaklarını öptüm. Onlarda beni öpüp "iyi geceler" diyince odama gittim ve uyudum.