~ 2 ~

77 16 5
                                    

Bir yanım saçmaladığını düşünürken bir yanımda gerçekten bir şeyler bildiği kanısındaydı. Sıkı sıkıya tuttuğum çantamın içinde duran zarf bana sadece ablamın bir psikopatdan ibaret olduğu kanısına varmamı sağlarken daha önce hiç görmediğim bu adam bana nedensiz bir güven veriyordu. Sanki gerçekten bir şeyler biliyormuş gibi bakıyordu o an bana. Bir an çok fazla ona doğru baktığımı hissettim ve gözlerimi kaçırdım. Ne diyeceğimi ne hissedeceğimi bilemiyordum..yada..öğreneceklerimden korkuyordum. Kafamı iki yana salladım. Nedensizlikler arasında kaybolup sıkıntıdan boğulmamı sağlayan şeyin temel nedeni neydi? Beni ben yapan cesaretim yıllardır görmediğim intihar ettiğini bile çok zaman sonra öğrendiğim ablam yüzünden mi dalgayla okyanusa karışmıştı?

Ablamla veya ailemle ilgili her şeyi bilmiyordum hatta bir çok şeyi bilmiyordum pekala bunu kabul ediyordum..

Ama ya daha fazlasını öğrenmek ablamın psikopat olduğu kanısından vazgeçmemi sağlayacak bir şeyse?

Durmadan kaçırdığım gözlerimi sonunda sabitleyerek karşımdaki adama doğru yönelttim. Bir yandan da koltuğumun altında sıkı sıkıya tuttuğum çantamı açtım. Biraz kurcalayarak bir kart çıkarttım ve adama doğru yönelttim.

"Beni mutlaka ara."

Adam uzattığım kartı kaba avuçlarına alırken arkamı dönüp arabamın kapısına yöneldim. Kapıyı açıp hızlıca oturdum ve çantamın ön fermuarında duran anahtarı alıp arabayı çalıştırdım. Ellerimi direksiyona atarak gaza bastım yavaşça. Park ettiğim yerden çıkmaya çalışırken arkadan durmadan korna çalan taksi durmama neden olmuştu. Kafamı arkaya doğru döndüğümde ön ve arka kapının açılma sesi geldi bir anda. Arkaya çevirdiğim kafamı yavaş yavaş yavaş neler olduğuna bir anlam vermek için açılan kapıya doğru çevirdim.

Aniden oturup kapıyı sertçe kapattı ve şimdi sadece bana bakıyordu.

"Sana, beni daha sonra aramanı söylemiştim."

"Zamanımız yok! Gerçekleri öğrendiğimizde her şey için çok geç olabilir."

Yüzünü bana tam dönerek el kol kareketleriyle ne istediğini anlatmak için uğraşıyordu.

"Tamam..haklısın. Hiç tanımadığın bir adam neden başkasının intiharıyla bu kadar çok ilgilensin diyorsun..yanılmıyorum değil mi?"

Kafamı hızlıca aşağı yukarı sallayarak gözlerimi büyüttüm.

"Güzel. O zaman bana güvenmeyi öğreneceksin. Tabii eğer bildiklerini sana anlatmama izin verirsen.."

Arkasına yaslandı ve kollarını birbirlerine bağlayarak dışarıyı seyretmeye başladı. Ona dahaca 'tamam her şeyi anlatmana izin veriyorum' demeden kendini bu kadar kaptırması şaşkınlık vericiydi. Onu bu kadar istekli kılmaya mecbur bırakan, beni ve ablamı ilgilendiren o çok önemli olan şey..en fazla ne olabilirdi?

Kafamı iki yana sallarken dikiz aynasına gitmişti gözlerim bir anda. Gözlerimi büyüterek hemen arkama döndüm.

"Kardeşini neden bu işe sokuyorsun?"

Birbirine bağladığı kollarını çözdü ve derin bir nefes alarak ağzından verdi.

"Ona ihtiyacımız var."

Kafam gerçekten allak bullak olmuştu. Şu ismini bile bilmediğim adamın derdini öğren....

Arkadan durmadan çalan taksinin korna sesini düşünmekten duyamamış olacaktım ki bu da bütün trafiği tıkamama neden olmuştu. Ellerimi direksiyona atarak ani bir hareketle sahil yoluna doğru ilerledim. Sessiz ve sakin bir yerde artık öğrenilmeyi bekleyen bu adamda saklı şeyleri ondan alacak ve düştüğüm nedensizlik kuyularını sonuçlara dönüştürecektim.

Sinüs #wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin