Kalbe giden yol neydi ? Bir bakışma yoksa bir selam mı ? Bence kalbe giden yol yoktu. Biz o yolu kendimiz inşa edecektik. Kimileri işini ustaca yaptı. Kimileri ise yarı yolda tıkandı. Bende şimdi bir kalbe bir yol kuruyorum. Adı Mete. Benden bir yaş büyük. Geçen sene klüplerde tanışmıştık. Okulun gizemli ve yakışıklı çocuklarındandı. Ona bakan her kızı öldüresim hatta cesediylede halay çekesim geliyordu. Ama işte sadece gelmekle kalıyordu. Elimden tek gelen şey kızlara cins cins bakmaktı. Ve beklenen gün...
"Seni pis ucübe. Çek o gözlerini ondan. O çocuk benim. " Kızın saçından kavradım ve şimdi yerde sürüme zamanı. Ahh! Hayali bile güzel. Ne yazikki Mercan bu hayali bozdu. (Mercan benim çocukluk arkadaşım. 10 yılım onla geçti. Uzun boylu, zayıf, sarışın, mavi gözlu ve yuvarlak yüzlü bi kız. Apaynı masallardaki gibi.)-Hey senin ki geliyor. Yanındada kızlar var.
"Salak ece. Gene morelimi bozdu. Bu kız tam bir piç."
Ben hemen harakete geçtim. Hani nerde diyerek etrafa bakınmaya başladım. Ve ona baktığım zaman bana bakıyordu. Sinirden hızla yanından geçtim. İstemeden koluna çarpmıştım.
Gece olunca düşünmeye başladım. Acaba kolu acımış mıydı? Beni nasil goruyordu ? Yoksa ona göre salak bi kızmıydım? Herneyse boşver diyerek uykuya daldım."Sürekli bana bakmaktan bıktım. Etrafımda onca kız varken sana bakmamı nasıl düşündün? Şu haline bak bi igrençsin. Bana göre deyilsin. "
Mete' nin sesiydi bu ve bunları bana söylüyordu. O an o sözlerden sonra kendimi tutamadım ve ağlamaya başladım. Sonra birden annemin sesini duydum. "Kızım, ecrin, yavrum hadi uyan rüya görüyorsun." dedi. Rüyamda ağlıyordum. Bu çocuğa ben nasıl aşık olmuştum. Nasıl onu bu kadar çok sevmiştim hayla anlayamıyordum. Annemin sesiyle uyandım ve saate baktım. Saat 03.50'ydi. Geri uyumayı denedim ama uyuyamadım. Okula gitmeme daha 4 saat vardı. Bende kalkıp bi sigara yaktım. Sonrada terasa çıktım.
Hava çok soğuktu. Ama aldırmadan sigaramı içmeye devam ettim. Aşağıdan birilerinin sesi geliyordu. Ama aldırmamıştım. Bi süre sonra sigaram bitmişti. Kıçımın donmasına daha fazla tahammül edemeyerek içeri girdim. Kendime bir kahve almak için mutfağa gittim. Sigara sonrası kahve herzaman iyi gider. Kahvenin suyunu ısıtmak için ketirin düğmesine bastım. Beş dakika içinde ısınmıştı. Önceden kahveyi koyduğum bardağa suyu koydum. Her zaman tercihim şekersiz kahve olmuştur. Hayat yaşamım bu. Herneyse kahvemi alıp odama geçtim. Şimdide sıra hangi müziği dinliyeceğime gelmişti. Ruh halime bağlı olarak müzik tarzım değişiyordu. Gezinirken Bebe'nin Malo şarkısıni gördüm ve hemen onu açtım. İspanyolca bi şarkıydı. Kadının sesi hep hoşuma gitmiştir. Hele o saçları beni öldürüyor. Kahvemi yudumlarken büyük bir zevklede şarkımı dinledim. Daha sonra annemin sesiyle uyandım ve salondaydım. Ama ben onların hepsini yaşamıştım. Hızla gidip odama baktım. Plak takılı kalmış, kahvemde soğumuştu. Ama ben nasıl gitmiştim o odaya ?????Bu durumu anneme anlatınca uyuyakalmış olabilirsin. Her insanın başına gelebilir. Belki uykunda gezdin nerden bilebiliriz ki dedi. Vakit geliyordu. Bende üstümü değiştirmek için odama gittim. Dolabımı açtım ve ne giyceğimi düşünmeye başladım. Bordo rengi kazağımı mı giysem ki yok yok olmaz. Şu askılı elbiseyimi giysemki offf çok sıradan. Tamam işte bu buldum. Mini siyah ve deri bi etek. Onun üstünede siyah bi kolsuz. En son olarak siyah botlarım. Saçımıda at kuyruğu yaptım mı tamamdır. Çok geçmeden hazırdım. Artık okula gitme zamanı gelmişti. Kapının zili çaldı gelen ...........di.
Hemen aşşağıya indim. Çantamı alıp evden çıktım. Yine her zaman ki gibi yürümeye başlamıştık. Ona gece yaşadığım ürkütücü olayı anlatmıştım. Oda korkup ürkmüştü....Oh sonunda okula gelmiştik. Şimdi ise o yorucu merdivenleri çıkacaktık ki Mete gene o kızlarla geliyordu. Sonra kızlara bişey söyleyip bana doğru gelmeye başladı. O kadaer çok heyecanlanmıştım ki yerimden kıpırdayamıyordum. Kulağıma eğilerek bu daha başlangıç dedi.
O an benim için herşey bitmişti sanki....Bişey demeden sınıfa doğru yürümeye başladım. Beynimden vurulmuşa dönmüştüm. O gün onu hiç okulda görmedim. Eve gittiğimde direk yatağın üzerine yattım. Düşünürken uyuyakalmışım. Rüyamda Mete'yi gördüm. Karanlık bi yerdeydi benide oraya çağırıyordu. Yanına gidiyordumki gözlerimi açtım ve Mete karşımdaydı. Bana sonunda uyandın uykucu dedi. Bende ona ne işin var burda dedim. Beni ziyarete geldiğini söyledi. Şaşırmıştım.
Sonra elimden tuttu. Elimden tuttuğu zaman bambaşka bi dünyaya açılmıştım. İçinde tuhaf yaratıkların bulunduğu cinlerin ve perilerin olduğu bi yer. Ordakiler beni görünce yanıma doğru gelmeye başladılar. İçlerinden biri kolumdan tutarak beni kendine doğru çekti. Gitme oraya dedi. Onların seni almasına izin verme dedi. Bu ses çok tanıdıktı. Biliyordum bu sesi daha öncede duymuştum. Ama kimdi ?????
Sonra Mete elimi bıraktı. Birşey demeden evden çıktı. Arkasından koştum ona gördüklerimin ne olduğunu sordum. Ama beni duymuyordu sanki bişey demeden hızlı bi şekilde yürüyordu. Yerde ufak bi taş gördüm. Taşı alarak hızlı bi şekilde kafasına fırlattım. Kafasına fırlattığım taşla birlikte kendimi başka bi yerde buldum. Hertaraf ateşdendi çok sıcaktı. Gene o ses bana doğru bağırıyordu. Mete'yi takip etme, benim sesimi takip et. Çıkış bu tarafta diyerek sesleniyordu. Çok ses geliyordu. Sanki kulaklarım yerinden çıkıcak gibiydi. Gözlerimi açtığımd MR makinesinin içindeydim. Kısa bi süre sonra çıkmıştım. Başımda bekleyen biri vardı bana nasıl olduğumu sordu bende ona iyiyim diyerek cevap verdim ve bana nolduğunu neden orada olduğumu sordum oda bana araba kazası geçirdiğimi söyledi. Ya Mete'ye nolmuştu ??
Onu sormaya cesaret edememiştim. Başım çok ağrıyordu. Doktor hemşirele beni odama götürmelerini söyledi ve onlara annesi geldiyse çağırın dedi. Annem gelmiştir şimdiye kadar. Ahhh canım annem ya ne kadarda merak etmiştir beni.....
(Evet arkadaşlar bidahaki bölümümüzde Mete'ye nolduğunu öğrenicez ve belkide o garip sesinde kime ait olduğunu ögreniriz. Düşüncelerinizi yazarsanız sevinirim. )