my sister's boyfriend || muke

2

Kusursuz olmasada güzel bir hayatım vardı. Güzel de tıpkı kusursuz gibi göreceli bir kavramdı. Ama bana göre yaşadığım hayat güzeldi. Kendi şehrim de yani Sydney'de iyi bir üniversiteye gidiyordum. Güzel bir arkadaş grubum vardı. Hatta sadece cinsellik olmadan önce harika bir ilişkim de vardı. Kız kardeşimle aynı evde kalıyorduk. Benim için bu hayatta başıma gelen en güzel şeylerden biriydi Liydia. Onu benden ayıran çok ufak tefek özellikler vardı. Benimkinden daha açık mavi olan gözleri vardı ve tabi ki benden daha kısa bir boyu. Liydia herkesin sahip olmak isteyeceği bir kardeşti. Başımı belaya sokunca arkamı toplardı, sadece lise son olmasına rağmen benim ödevlerimi bile yapardı. Onunla her ortama girer, hakkımda ki herşeyi en ufak detayına kadar anlatırdım. Liydia'yla arama giren ilk sır, 18 olduktan sonra daha önce hiç görmediğim bir çocuğun elini tutup bu benim sevgilim Luke dediği andı. Kardeşimin parmaklarını kavrayan beyaz ellerine bile aşık olmuştum.
Evet kız kardeşimin sevgilisine ilk görüşte aşık olmuştum.
Ve o zaman ilk yıllarında harika giden bir ilişkinin son demlerini yaşıyordum. Nefes alsa bile içimi titreten Calum'la yaptığım tek şey sex olmaya başlamıştı. Ben Calum'u sertçe beceriyordum. Calum bana oral yapıyordu. En ufak bir sevgi kalmamıştı. Yinede Calum'un hayatından çıkmak zor olmuştu. Michael'ı gördüğüm ilk anda hissettiğim şeyse yoğun bir duygu patlamasaydı. Sadece hislerden oluşmak gibiydi. Tüm sinir damarlarını hissetmek yada tüm duyguları aynı anda yaşamak gibiydi. Ama o kız kardeşimin sevgilisiydi.

Bu gerçekle yaşayabilirdim. Aşk olmasada devam eden bir birlikteliğim vardı. Liydia mutlu olduğu için Michael'a karşı hissettiğim yoğun duyguları hiçe sayabilirdim. Kız kardeşimin sevgilisini elinden almak gibi bir adilik yapamazdım.

Fikrimi değiştiren şey Michael'ın ta kendisiydi. Liydia'yla olan ilişkisini 3. ayındayken yapmaması gereken bir şey yaptı. Beni Calum'dan kıskandı. Liydia ve Michael geniş koltukta otururken ben ve Calum karşılarında oturuyorduk. Calum kıskanç bir adamdı. Michael'ın evdeki varlığından bile rahatsız oluyordu.
Evdekileri hiçe sayıp dudaklarını boynuma yönelttiğinde yaptığım tek şey Michael'ı izlemekti. Onun dudakları boynumda olsa neler hissediceğimi düşünmekti. Liydia gördüklerini şakaya vurup odama çıkmamızla ilgili bir iki şey gevelerken Michael dikkatle bizi izliyordu. Tepkisiz bedenim Calum ince derimi dişlediğinde kasıldı. Koltukta ki eli kasıklarıma yöneldiğinde istemsizce inledim.

Ve bu benim için son noktaydı. Kasıklarımda ki elini kendime bastırdığında boynumda ki dudaklarının gülümsemek için gerildiğini hissettim. İlişkimiz bundan ibaretti. Cinsellik. Kapanmak üzere olan gözlerimi zorla açtığımda gördüğüm manzara nutkumun tutulmasına yol açtı. Michael aşık olduğuma yemin edebileceğim çocuk. İlk gördüğüm andan beri adını bile koyamadığım tüm hislerimin tek nedeni Michael, dolu gözlerle beni ve Calum'u izliyordu. Calum'u üstümden iterkende evin kapısını sertçe çarparkende düşündüğüm tek şey gözlerinden akan yaşları hızla silen Michael'dı. Tıpkı güzel bir kediye benziyordu ve ben o kedinin babacığı olmak için kardeşimi bile karşıma alırdım.

Luke'u sevin...