BALON

iş görüşmesi

'Alo kızım haftaya kardeşinin doğum günü olduğunu hatırlatmak istiyorum. En kısa zamanda biletini alıp gelmelisin iki senedir bahanelerin yetti'..

'Anne beni artık ailenizin bir parçası olarak görmeyin'

'Kızım bu konuyu seninle konuştuk. Ayrı evde yalnız yaşıyorsun, üniversiteyi bitirdin özgürlüğüne karışmıyoruz zaten'

'Ben yalnız başıma yaşmak istiyorum kimseyle paylaşmak istemiyorum hayatımı. Siz çok iyi insanlarsınız. Beni korumaya çalışmayın, sevgi göstermenize de ihtiyaç duymuyorum... Eğer yine ağlayacak olursan bu yaptığımız telefon konuşmalarını da biter'.

'Ağlamıyorum'

' Sesin öyle gelmiyor ama'.

Devam edemeyeceğimi aile içinde kalamayacağımı onlara anlatmaktan bıktım. Onlara anlatmaktansa içimdekileri bu uygulamaya anlatmak istiyorum. Günlerdir bilinmeyen sırlar kitaplarını okuyorum. Hepsi sıkıcı. Kendimi kamerayla kaydeder gibi anlatıyorum. Sabah pişirdiğim kreplerden artmıştı arasına bergamot reçeli sürüp yiyorum şuan. Telefonuma mail geldi. 'Başvurunuzu değerlendirmek üzere sizi bugün eğitim ofisimize bekliyoruz. ' Adaylar mülakat esnasında yanlarında Balon getirmelerini rica ediyoruz'.

Ama başvurduğum şirket elektronik gazetecilik yapıyor ve pozisyonum habercilik ile ilgiliydi. Balonla ne yaptırmayı düşünüyorlar. Köpek kedi yapmamı beklemezler umarım. Üzerime seçtiğim kıyafeti ayna da kontrol edip iş görüşmesi için yola çıktım az önce. Son çalıştığım iş yerinden aldığım paralarda bitmek üzere. İşe başlayamazsam hayatıma devam etmem mümkün görünmüyor. Yalnız annemin bana gönderdiği ek kart cüzdanımdaydı ve bu güne kadar hiç kullanmamıştım. Eski model küçük bir arabamı çalıştırdım markete doğru ilerliyorum.

Oyuncak reyonunda bulduğum bir poşet küçük balonu alıyorum. İçinde 50 adet var yazıyor. Kalan balonlarla evde kendime parti düzenleyeceğim. Kasada ödemek için cüzdanımı karıştırınca hiç paramın kalmadığı fark ettim kasiyerle öylece bakışıyoruz. Aklımdan balonları alıp kaçmak geliyor. Evet biraz param vardı ama dün barda hepsini harcamışım lanet olsun. Tek çarem annemin kredi kartı. Balonları kasiyere uzatıpkartı cebimden çıkartıyorum.. Beynimin içinde Nocturnal Depression'un Nostalgia şarkısı çalmaya başladı. Çığlıklara içimden eşlik ediyordum...

Kasiyer kartı okuttu ve şifreyi girmem için bana postu uzatıyor.. Lanet olsun şifreyi bilmiyorum... Annemi aradım şifre için telefonu meşgule atıyor.. Mesaj yazıyorum. 'Lütfen bunu borç say, çok acil bana ekk artımın şifresini gönder' Gelen smsi annem yazmış olamaz ! 'Bir müddet senin dediğin gibi olacak artık aileden değilsin'.

Tam brutal-scream vokal çığlıkları basacakken bir mesaj daha . 'şifre Balon'. İşte bu benim annem..

Pos cihazını alıp tuşlardaki balon yazısını yazıyorum.

Arabadayım ve şuan aklım karmakarışık ve beynimdekileriyazmak istemiyorum. Görüşmeye gitmekistemiyordum. Bu işi sadece evden home ofis olarak çalışabileceğim içinistiyorum. Görüşmede evden yapılsaydı keşke. Başvurduğum şirketin ofisi neredeyse sanayi sitesinde . Etraf mesaiden çıkan insanları almak için bekleyen servislerle dolu. Arabayı binanın altındaki otoparka park ediyorum. asansöredoğru yürüyorum. Bir elim telefona bakmadan yazıyorum. O kakadar alıştım ki yemek yerken bile yazabiliyorum. Asansörün yanında merdivenlerin başında birbalon gördüm. Asansörü kapanmasın diye elimle aralayıp balonun üzerindekiyazıyı okudum. 'Askkhksask' yazıyor. Bu nasıl şaka böyle. Etrafta kimse yok. Korkuyorum. Asansörden çıktım balonları takip ediyorum. Hepsinde aynı gülüş var. 'Askkhksask' Üç kat çıktım.Uzun koridor boyunca balonları takip ederek ilerliyorum. Duvarlar bomboş ayak seslerimden başka hiçbir ses duymuyorum.

k