Bölüm 1

31 2 0
                                    


                  Martin için çok güzel bir gündü .Bugün o kadar güzeldi ki ,hem eşiyle yıl dönümleri hem de  küçük kızının doğum günüydü bugün.Martin buna inanamıyordu hayatının bu kadar güzel olmasına, kaç yıldır çektiği kahrolası yaşamının bu kadar mükemmel olabileceğine....

Tanrıya kaç kere teşekkür ettiğini unutmuştu ona böyle iyi kalpli,onu her haliyle seven bir eş ve bu güzel aşklarının meyvesini çok güzel bir zamanda,işlerini yoluna koyduğu bir zamanda verdiği için tanrıya minnettardı.Sonunda bu özel gün için gidecekleri yere vardıklarında ,kadının ağzı açık kalmıştı.Arabadan bile buranın cennet gibi bir yer olduğunu görebiliyordu.Tabi ki de  ilk özel uçakla  yolculuk edip devamını arabayla gelmişlerdi.Amanda çok mutluydu,bu mutluluk kelimeler ile anlatılamazdı.Kocası sonunda o iğrenç  işten ellerini çekmiş ve bir çocukları bile vardı.Bundan sonra önlerine  hangi sorun çıkarsa çıksın  atlatabileceklermiş  gibi hissediyordu.Arabadan indiklerinde koşup kocasına sımsıkı sarıldı.Sebebini bilmediği bir nedenden dolayı ağlamaya başladı.Aslında nedenini çok iyi biliyordu,onu ve artık ondan sonra sevdiği tek şeyi, kızını  kaybetmek istemiyordu ama bu korku Amanda'nın  sanki ruhuna işlemişti ,Martin'le tanıştığı günden beri bu duyguyu kaybetmemişti ve bugün bu duygu daha ön planda gibiydi.Martin hemen eşinin göz yaşlarını silip; ''Her şey yolunda '' diyebilmişti.Neden diye sormuyordu bile çünkü yıllardır 'seni kaybetmekten korkuyorum'  cümlesini duyuyordu.Şimdi birde başka değer verip  üzerine titredikleri kızları Alicia vardı.

Geldikleri yer çok güzel bir yerdi, sanki burada hiç kimse yaşamıyor gibiydi ve sanırım bu yüzden buraları bu kadar temiz ve sağlıklı görünüyordu ,yolda giderken Amanda  buna dikkat etmişti.Deniz neredeyse bembeyaz bir çarşaf gibi çok yakınlarındaydı ,evet geldikleri yer bir sahil kasabasıydı.Bu kumlara uzaktan baksanız bile  ne kadar yumuşak olduklarını anlardınız .Kalacakları yer o kadar güzel bir evdi ki, ev tahtadan yapılmıştı.Kendi evleri kadar büyük olmasa da yeteri kadar geniş ve güzeldi.En azından bu eve yabancı biri gelse kaybolmazdı.

İçeri girdiklerinde  hemen yerleştiler ve Martin ,Amanda'ya elindeki kırmızı karton kutuyu verip onu aşağıda beklediğini söyledikten sonra,kadın heyecanlı bir şekilde kutuyu açıp baktığında ,bir kaç gün önce almak isteyip  zamanı olmadığından alamadığı ve daha sonrada almayı unuttuğu o elbiseydi.Çok güzel ışıltılı bir siyahı vardı ,uzundu,önünde ve arkasında dekoltesi vardı.Normalde Martin böyle giyinmesine pek izin vermezdi fakat kadın bunun sebebinin buranın nüfusunun az olduğunu bildiği için izin verdiğini düşünmüştü.Aklına bir düşünce gelince güldü,bu elbiseyi asla New York ya da Vegas'taki evlerinde giyemezdi ,eğer giyse Martin; 'Beni yeniden  katil mi yapmak istiyorsun ,git değiştir hemen üstünü' derdi.bu cümle onu azda olsa üzerdi ama bunun şaka amaçlı kurulan bir cümle olduğunu bildiğinden,Amanda bunu pek kafaya takmazdı.Kutunun içinden o gün Martin'e dönüp  ' bak bu vitrindeki ayakkabılarla ile diğer dükkanda gördüğümüz  takılar çok iyi uyar' dediği ,ayakkabılar ile takılar çıkınca büyük bir şekilde gülümsemişti,ağzı kulaklarındaydı. Amanda 28 yaşında olgun bir kadın olmasına rağmen liseli bir kız edasıyla şarkılar söyleyerek giyinmişti.Aşağı indiğinde Martin'in ağzı açık kalmıştı.Amanda bunu nasıl başarıyordu ,bilmiyordu.5 yıldır evlilerdi fakat onu her geçen gün her konu hakkında şaşırtabiliyordu.En başarılı olduğu konu ise şu aşırı saf güzelliğiydi,katıksız bir güzellik vardı kadında.Tabi ki de seksi olduğunu es geçmemiz hakaret sayılırdı.Martin tam karşısında duran kadını kollarının arasına alıp dudaklarına masum bir öpücük bıraktı geri çekildiğinde;

''Eğer bir gün ölürsem bu sizin yüzünüzden olacak'' dedi,minik kızını da göstererek.Kadın kocasının koluna hafifçe vurup ;

''Böyle demeni istemiyorum'' dedi.Martin sadece gülümsemişti .Onlar kızıyla çoktan hazırdılar.Martin üzerine her zaman ki gibi muhteşem oturan takım elbiselerinden birini giymişti,kravat veya papyon takmamıştı zaten böyle şeyler ona göre değildi. Alicia ise yeni değiştirilen bezinin üstüne çok mu çok tatlı olan pembe elbisesini giymişti ya da babası ona giydirmişti.Kısa ama bir o kadar da güzel araba yolculuğundan sonra şık bir restoranda gelip yemeklerini sipariş vermişlerdi.Burası çok keyif alacağınız bir restorandı. İçeride dinlendirici bir ışık ,masaların arasında ,etrafında bir sürü parlak lamba sarılı olan ağaç gibi şeyler vardı.Yemekleri geldiğinde garsona ,bu ağaçların gerçek olup olmadıklarını sormuşlardı ve garson gerçek olduğunu söylemişti.Ağaçlar bu restoran kurulmadan önce burada oldukları için restoran ağaçların çevresine yapılmıştı.Amanda ve Martin burayı bir daha sevmişlerdi.Martin buraya önceden sadece bir kez gelmişti o da tabi ki de iş içindi.Ama hep böyle gelmeyi hayal etmişti ve hayalini yaşıyordu.Yemekleri bittikten sonra martin asıl hediyesini çıkardı,Amanda yol boyunca arka koltukta duran büyük kare şeyin ne olduğunu çok merak etmişti ama sormamıştı ,şimdi bir hediye olduğunu anlamıştı .Üzerinde ki kağıdı yırtıp baktı ,bir kaç gün önce çekildikleri aile fotoğrafıydı. Martin çok ısrar edip aile fotoğrafı çekilmek istediğini söylediğinde ,Amanda birkaç ısrardan sonra kabul etmişti,ne gerek vardı ki şimdi buna? demişti,soylu aile miyiz biz demişti.Ama nedenini şimdi daha iyi anlıyordu.Ogün kameranın zaman ayarlaması yardımıyla çekildikleri fotoğrafa bakınca gözleri doldu ,yüzlerinde büyük bir gülümseme ,ortalarında ise zorla tuttukları kızları vardı.Sürekli aşağıya inip oyuncak ayısıyla oynamak istediği için bir süre ağlamıştı ve bu yüzden bir kaç fotoğrafın tuhaf çıkmasına yol açmıştı ama Martin bunları silmemişti.Zorla Alicia'yı sakinleştirip eline tedd'i verince susmuş ve kameraya poz verir gibi bakmıştı ama tabiki bu fazla uzun sürmemişti.Genç çift bunları konuşup gülerken artık hediye verme sırası Amanda'daydı.Eşinin arabalara ilgisini bildiğinden -zaten bir tane 67 model mustang'leri vardı-ona ne zamandır almak isteyip habire almayı unuttuğu oyuncak araba koleksiyonunun son parçasını almıştı.Bulması pekte kolay olmamıştı.Dünyada sadece 4 seri halinde üretilmiş,1.si İngiltere prensinin oğlunda ,2.si dünyaca ünlü bir şarkıcıda,3.sü ferrari'nin şuan ki Ceo'sunda,4.sü ise tam karşısında oturan ağzı kulaklarında olan adamdaydı.Seri tamamlanmıştı ve Martin çok mutluydu.Amanda kızına dönüp;

DAUGHTER OF A SERIAL KILLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin