Sabah oldu.
Aşağı indiğimde herkes uyanmış bir yerdeydi; Can telefonda, babam televiYonda, annem ise mutfaktaydı. Ben uykulu halimle;
-Günaydınn
Babam
-Günaydın kızım
-Günaydın
Annem hepimizi yemeğe çağırıp, yemeklerimizin yedik. Daha sonra annem işe, Cem maçına, babam ise işleri olduğunu söyleyip gittiler. Ve ev bana kalmıştı. Hemen Devrimi aradım eve çağırdım.Evleri topladım mutfağa geçtim, tam bulaşıkların yıkarken kapı çaldı.
Bulaşıklı ellerimle kapıyı açtım
-Nerdesin sen acabaa??
-Ayy teyzemler geldi anca kaçabildim.
-İyi hoşgeldin. Eve doğru ilerlerken
-Kaytardın gene evler temizz
-Oo iyi bariiİçeri geçtik
-Bir kaç işim kaldı sen dinlenekoy ben geliyom
-Tamam, diyip çantasını koyup yanıma geldi
-Ee sen bana bişey anlatcaktın anlat bakalımm
-Ayy evet. Hani beni takip eden kişi vardı yaa...
-Nediyosun karşına mı çıktı??
-Bi susarsann..
-Öf tamam hadii
-Ayazmışş
-Ne Ayazmış?
-İşte o mesajları gönderenn
-Ne! İnanmıyorum. Ben tahmin etmiştim satenn..
-Offf !!-------
İkimizde ayaklarımızı uzattık, mısır yiyor ve televizyona bakıyorduk. Tabi benimkine bakmak denilirse Ayazı düşünüyor ve boş gözlerle televizyona bakıyordum.
Devrim
-Ee ne düşünüyorsun??
--
-Sana diyorumm
-Ne, noldu?
-Ay kardeşin oldu
-O ne biçim şaka yaa
-Ne düşünüyorsun diyorum, daldın genee
-Hee, bişey düşününmüyorum canımm ne düşüncem
-Hmm. Ayazı mı düşünüyorsun yoksaa
-Saçmalamaa ben onu anca boğarken düşünebilirim.
-Aslında yakışıklı çocuk haa
-Yoo değil.
-Hadi hadi yakışıklıı
-Tamam biraz yakışıklı
-Biraz mı? Bence fazla yakışıklı
-Ayy! Yakışıklı nolsa ne yazarr, diyerek bitmiş mısır tabaklarını mutfağa götürürken ben;
-Çok beğendiysen sana alalım
-Yok. Kalsın..