Hey Liseli -2

97 4 6
                                    

" Kızım hadi uyan " diye annemin sedini duydum. Gelmişiz işte yeni şehrimiz. Off ya korkuyorum. Neyse eve geldik. Çok güzel kocaman. İki katlı. Merdivenleri çıktım. Odama gelirken duvarlar pembeye boyanmıştı. Üstündr bir kaç tane kelebek desenleri vardı. Odama girdim. Koyu yeşile boyanmıştı ama iç açıcıydı. Camın yanında yatağım karşısında dolap vardı. Hemen valizimi açtım ve elbiselerimi falan yerleştirmeye başladım. Sonra da tabloları resimleri duvara astım. Bir de kutum vardı. Kutunun içinde resimleiim var ama çerçeveleri yoktu. Yatağımın yanında koyu ve açık arası yeşil renk yaprakların dallarına benziyen birbirine geçen çerçeveydi. Yani öyle bir şeydi. Saçma değişik ama güzel . Oraya resimleri koydum. Akşam olmuş yarında okul var. Okul offf! Duşa girdim. Kısa bir duştan sonra hemen çıkıp üstümü giydim. Ve kendimi uykunun kollarına bıraktım.
" Kızım hadi uyan bakalım. " diye bir ses geldi. Gözlerimi açtığımda annemi beni uyandırmaya çalışırken buldum.
" Uyandım inci sultan " dedim ve annem gülümseyip odadan çıktı. Bende yeşil kazak kot pantolon giydim. Spor ayakkabılarımı da ayağıma geçirdim. Koşarak aşağı indim. Saçımı serbest bırakmıştım. Tam kapıya koşarken
" Kahvaltı yapmadan nereye küçük hanım? " diye sordu babam.
" Baba ya okulun ilk günü hemen gitsem? "
" İyi bakalım öyle olsun "
Hemen evden çıktım. Okul koşma mesafesi kadar yakındı. Koşmaya başladım. Okula geldiğimde vücudumu korku kapladı. Müdürün odasını aramaya başladım. Hıh sonunda buldum. Içeri girdim. Genç bir kadın vardı. Bana baktı. Ve
"Sen yeni misin? " diye sordu. Ever diye kafamı salladım. Kayıt yaptıktan sonra sınıfımı buldum. İçeri girdim. Boş bir yere oturdum. Yanımda mavi gözlü simsiyah saçlı bir kız vardı. Tatlı bir kızdı.

"Merhaba ben ipek" dedi bana. "Merhaba diye karşılık verdim. Tatlı biriydi. İlk ders boşmuş. Bana ne var ne yoksa anlattı. Onu gerçekten arkadaşım olarak görebiliyorum. Sarışın bir çocuk bize yaklaştı.
"Merhaba ben berk" dedi elini uzatarak elini sıkıp "Aylin" dedim. O da oturdu. Ama ben çekinmiştim.
"O da benden iyi biri" dedi ipek biraz olsin rahatladım. Ama bahçeye çıkma ihtiyacım vardı. Onlara haber verip bahçeye çıktım. Etrafa göz gezdirdim. Gözüm bir çocukta takılı kaldı. Ağaca yaslanmış. Elinde ki zinciri çeviren güneş gözlüklüklü biriydi. Saçları rampalıydı. Ukala havalı tipsiz. Aslında bakarsan Allah için şimdi yakışıklı...yani karizmatik....biraz da taş olabilir......Hmm biraz da meteor. Off saçmaladım. Neyse ona baktığımı fark etti heralde çünkü zinciri cebine koydu. Gözlüğü çıkartıp yakasına asdı. Gözleri kahverengi çok güzel. Rahatsız oldu heralde arka bahçeye gitmeye başladı. Ben de peşinden. Ama arkaya dönünce onu göremedim. Nereye gitmişti? Sanırım boş vermeliyim. Ama arkamı döndüğümde o arkamdaydı. Benim üstüme gelmeye başladı. Ben de geri geri gitmeye başladım. Ama bu benim sırtım okulun duvarına değince durduk. Bana iyice yaklaştı. Onun gözlerine bakıyordum. Arada da yüz hatlarını inceliyordum. Kulağıma
"Beni incelemeyi kes!" Diye bağırdı...

Hey LiseliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin