sıradan nadam

7 1 0
                                    



Buzlukta unuttuğum şişeyi dışarıya çıktıktan sonra hatırlamış gibi hissediyorum

kendimi.Kafada bunun muhasebesini yaparken, gittiğim kafede bardakla kavga

ediyorum. İçimden konuşuyorum sakalımla oynarken.

- Nasıl bir bardak bu amına koyim?

- Tek şeker atıyorum az geliyor,iki şeker atıyorum çok geliyor.

Sonra kısa boylu garson kıza bakıyorum.

- Şu şekeri ağzınla kırar mısın?

diyecekken tavla oynamayı bilmeyen densizin elinden kurtulan zar, masamın

altındaki kör noktaya yuvarlanıyor.Zarın geldiği tarafa bakıyorum, kızla göz göze

geliyoruz.Kızı netliyorum. Tavla oynadığı ayıyı flulaştırıp zarı almak için

uzanıyorum.El yordamıyla masanın altında zarı ararken, gözümü kızdan

ayırmıyorum.Zarı alıp matmazele uzatıyorum.Aşık olmama ramak kalmış,

hissediyorum.O sırada kafede hangi şarkı çalıyor hatırlamıyorum ama benim içimde

şu çalıyor http://bit.ly/1c6uHX1 .Matmazel teşekkür ediyor zarı aldıktan

sonra.Salyalar saçarak bağırmak istiyorum.

-Bi şöyyyy döğilll. Rica ederim matmazel.

Bağıramıyorum.

Tam o sırada yandaki buğulu kısımdaki ayı konuşuyor ne hikmetse.

-Oynasana sevgilim!

Buzlukta unuttuğum şişe patlıyor kafamın içinde.

Ve bir hikaye daha başlamadan bitiyor.

Sıradan adamın hayatında.


kedisiyle yaşayan dip boyası gelmiş kadınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin