Kapının tıklanmasıyla gözlerimi kapıya diktim. Bir kaç saniye sonra amcam temkinli adımlarla odaya girdi.Ben hala fotoğrafa sarılmış yatıyordum. Gözlerimi yüzüne çevirdim. Hüzün vardı,çok fazla hüzün.
"Ne yemek istersin" diye sordu kısık bir sesle. Canım hiçbir şey istemiyordu aslında. Aklıma şafakla yaptığımız şeyler gelmişti. Her hafta en az bir kere pizza yemeye giderdik. İkimizinde en çok sevdiği şeydi. Karşılıklı oturur kim önce bitirecek diye yarış bile yapardık. Amcamın ısrarla bana baktığını gördüm. Cevap bekliyordu sonuçta.
"Canım birşey istemiyor" diye karşılık verdim. Nefesini sesli bir şekilde verdi. "İyi o zaman senin yerine de ben seçiyorum itiraz yok" diyerek odadan çıktı. Yatakta doğrulup pencereden dışarı baktım. Her yer cıvıl cıvıl gözüküyordu. Benim aksime. Ellerimi yağdan değişik şekillere girmiş saçlarıma daldırdım. Berbat görünüyorlardı. Yataktan inip banyonun kapısını açtım. Sıcak suyu ayarlayıp üstümdekileri çıkarmaya başladım.
Ayna da kendimle bakıştım uzun süre. Çökmüştüm. Kendimi sıcak suyun altına bıraktım. Vücudumu saran rahatlamanın etkisiyle gülümsedim. Duşumu aldıktan sonra havluya sarınıp banyodan çıktım. Eşyalarımı dolaba koymadığım için bavulumu açtım. İç çamaşırlarımı,kalın taytımı ve bordo kazağımı çıkardım. Saçlarımı kurutup üstümü giydim. Ayağıma ayıcıklı puflarımı geçirdim. Amcamın aşağıdan seslenmesiyle irkildim.
"Hadi Eliz gel de birşeyler yiyelim". Cevap vermeden yavaşça aşağı indim. Amcam beni görünce hafifçe gülümsedi. "Gel otur şöyle". Dediğini yapıp gösterdiği yere oturdum. Amcam ise mutfağa yöneldi. Bir kaç dakika sonra ellerinde pizza kutularıyla salona girmişti. Boğazımı bir el sıkmaya başlamış gibi hissediyordum. Amcam kutuları yavaşça masaya bıraktı. Suratım nasıl bir şekil aldıysa amcam "seveceğini düşünmüştüm" diye mırıldandı. Aslında onun bir suçu yoktu,böyle davranmam gerekmezdi.
"Hayır en sevdiğimiz şeydi şafakla bu yü-" daha fazlasını getirememiştim. Onun öldüğünü kabullenemiyordum bir türlü. Amcama baktığım da kafasını olumlu şekilde salladı. "Anlıyorum,istersen başka bişey söyleyebilirim" dedi umutla. "Gerek yok" diye karşılık verdim.
Sessiz kalarak masaya oturdu. İkimizde yemeye başladık. Doyduğum da yerimden kalkarak merdivenlere yöneldim. O sırada amcam " Yarın
okullar açılıyor senin kaydını burada ki Özel Bilgi Koleji'ne aldırdım en yakın arkadaşımın kız kardeşi de o okulda seveceğine eminim " diye açıklama yaptı. Sahi birde okulum vardı değil mi ?"Tamam" diyerek yoluma devam ettim. Tanrım okuldan nefret ediyorum. Odama uğrayıp kulaklığımínve telefonumu alarak terasa doğru yürüdüm. Havanın soğuk olması umrumda değildi. Soğuğu seviyordum. Kulaklıklarımí takarak en sevdiğim şarkıyı açtím. ( The Neigbourhood-Sweather Weather ). Bu şarkı bana huzur veriyordu. Nakarata eşlik ederken yan tarafımda birini hissetmemle sesimi kesip bakışlarımı yan terasa çevirdim.
Allahım,bir saniye. Böyle bir insan olamaz. Hala ona baktığımı farkettim. O da bana bakıyordu." Ne oldu güzelim takılı kaldın öyle" diye başladı söze. " Ben mi ?" diye sordum alayla karışík. "Burda senden başka bi kız var mı?" diye devam etti. "Burda tek kız benim ama gördüğüme bakılırsa hiç erkek yok" diye lafı bodoslama soktum. Yüzü değişik bir hal alıp "Gösterebilirim istiyorsan" diyip beni süzdü.
" Eminim ona meraklı birsürü kız vardır ama üzgünüm ben onlardan değilim diyerek içeri yürüdüm. Çıkmadan önce züppenin suratına baktığım da korkmadım desem yalan olur. Açık mavi gözleri sinirden gece mavisine dönüşmüş çenesi seğiriyordu. Onu bozmanın verdiği keyifle hafifçe gülerek terastan çıktım.
Merdivenden aşağı kafamı uzattım amcam televizyon izliyordu. Tekrar odama çıktım. Yarın okul açılacaktı. Formam olmadığı içim ilk gún serbest gidecektim. Şafaksız bir okul. Ne kadar da tuhaf geliyordu bana. Nasıl da özlemistim onu. Odamdan çıkıp aşağı indim. Amcam beni farketmemişti.
" Şey yarın okula nasıl gideceğim ? " diye sordum. Bir anda korkuyla irkildi ve bana baktı. Geldiğimi görmediğinden korkmuştu. "Arkadaşım ve kız kardeşi sabah seni almaya gelecekler benim bir kaç işim var ama sonra okula uğrayacağım" diye yanıtladı sorumu. Kafamı olumlu anlamda salladım ve merdivenlere yöneldim.
Odama girince yavaşça yatağa uzandım. Başucumda ki çekmeceden şafakla olan başka bir fotoğramızı çıkardım uzun uzun baktım. Ne kadar da güzel gülmüştü herşeyim. Gözlerimi dolduran yaşları tavana bakarak hızla geri ittim beni bu şekilde görmek istemezdi eminim. Git gide uykum geliyordu. Yorganı kaldırıp içine girdim. Fotoğrafa sıkı sıkı sarıldím.Ve yorganı kafama kadar çektim. Gözlerim kapanmaya başladığında daha çok sıktım fotoğrafı. En son hatırladığım amcamın fotoğrafı kucağımdan alıp başucumdaki komidine koymasıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜL YAPRAKLARI
Teen FictionBir yan da küçük yaşta babasını ve ikizini kaybetmiş üvey amcasıyla yaşayan asosyal bir kız Eliz. Diğer yan da babası öldükten kız kardeşine bakan ve mafyanın başına geçen acımasız ve bir o kadar katı Çağan. Birbirlerinden ne kadar nefret etselerde...