Eric’in Ağzından
T-tanrım! Buna inanmak güç. Gelip yanıma oturmuştu. Şimdi biri beni cimciklese fena olmazdı . İnan. Demesi kolaydı. Ah! Başımı Miranda’ya doğru çeviremiyordum. İnanılmazdı. İnanılmaz! Tek sorun şuydu. Miranda henüz adımı bile bilmiyordu.Acaba nasıl tanışmal…
(daha içimle yaptığım konuşmayı bitirmeden öğretmen; )
‘’Pekala Eric. Sınıfta başka gelmeyen kalmadığına göre kendini bize tanıt.’’ Dedi. Lanet okudum içimden, tam sırasıydı şimdi! Ben herkese kendimi daha sonrada tanıtırdım! Ah! İçimdeki sinirle kalktım.
-Pekala.Ben Eric. Eric Whiteswerd. Basketbol oynuyorum.Ve, ve Türkiye’den geldim.
Son söylediğim cümlenin ardından Tashia bir kahkaha patlattı. Kahkahanın ardından Tammy ayağa kalkıp ‘’Bu kadar şanlı bir tarihiniz olduğu için çok şanslısın.’’ dedi , Tashia’ya –konuşma bitch- bakışı atıp oturdu. Öğretmen bu olanları şaşkınlıkla izledi. Ve yutkunarak ‘’Teşekkür ederim.’’ Dedi ve bende Tammy’e teşekkür ederek yerime oturdum.
Miranda’nın Ağzından;
Eric. Güzel isim. Ayağa kalktığında ne kadar uzun olduğunu gördüm. Kesinlikle bir basketbolcu olduğu belliydi. Ve Türkiye’den gelmişti. Vay canına, oralardan buraya. Cesaretli çocukmuş. Ben bunları düşünürken o geri geldi ve yerine oturdu. Konuşmalıydım. Cesaret. Birazcık cesaret. Pekala . Daha fazla dayanamadım ve seslendim.
-Eric?