Bunun nasıl olduğunu hala çözemiyordum.Ama hala uykunun etkisin altındaydım.Kendime gelince herşeyi hatırladım.Aslında ben uyumamıştım.Bayıltılmıştım.Ensemi kontrol ettim.Evet.Yanılmıyordum beni bayıltmışlardı.Ama beni bayıltıp ne yapacaklardı?Düşündüm,düşündüm ama aklıma hiçbirşey gelmedi.Daha sonra bize hızla gelen o adamın dediklerini ve ağaç kabuğunda yazan o kelimeler aklıma geldi.Hepsinin anlamında bizim buradan gitmemizi istiyorlardı.Çok korkuyordum.Ama yılmayıp kardeşimi aramaya devam ettim.Bir süre sonra yeniden o aydınlığı gördüm yani o gerçek dünyayı.Fakat kardeşimi bırakıp gidemezdim.Sınır kısmına yaklaştığımda yerde yatan birini gördüm.Koşarak yanına gittim."aman allahım bu o b-bu Liv"dedim.Nabzını kontrol ettim.Nabzı hiç duyulmayacak şekilde atıyordu.Ama atıyordu.Vücudunu kontrol ettim.Birşey yoktu."Sanırım bunu yapan bizi buradan çıkarmak istiyor"dedim.Ve Liv'de güçlükle kafasıyla onayladı.Liv'i sürükleyerek ormandan çıktık.Bir süre etrafı göremedim.Ama gözlerim alıştı daha sonra.Ve kısa süre içinde okulu da bulamadık."Olamaz saat sabah 08:00'de onlar eve dönecekti"dedim.Ve Otostop çekerek bir araca bindik.Kardeşim hala yarı baygındı.Arabasına bindiğimiz kişiye beler olduğunu anlatıp hemen hastaneye gittik.Liv iyiydi artık.Adamlar ısrar ettiler bizi eve bırakmak için.Bizde "olur"dedik.Adamlar bizim eve giderken tamamen ters bir yoldan gidiyordu. Şöföre ters yön olduğunu söyledim.Adam"kestirmeden gidiyoruz"dedi.Ama araba başka yere gidiyordu.(son 4.part gelecek)