3.Bölüm

847 19 9
                                    

Hatırlatma
Tepsiyi alıp salona gittigimde batu sibele öylece bakıyordu masaya tepsiyi koyup koltuga oturdum
- batu seslendim duymadı
- batuuu gene seslendim duymadı ayaga kalkıp omzuna dokundugumda irkilip bana baktı agzını açıp kapattı acaba birşey mi dicektiki çokta merak ettim off selin sende inatçı olma maydonoz gibi atlıyorum herşeye düşüncemi batunun sesi böldü ama bir dakika sesi sevinçli çıkmıştı
- pardon dalmışım çok tatlı adı ne acaba
- sibel dedim direk sibeden gözlerini ayırıp bana baktı şaşırmıştı valla bende olsam bende şaşırırdım
- adını biliyormusun
- hayır bilmiyorum ben koydum küçücük masum bebegi tek başına karda kışta bırakamazdım batu kaşlarını çatmış durumdaydı kötü birşeymi dedimki aglama sesiyle ayaga kalktım sibeli kucagıma alıp susturmaya çalıştım ama susmuyordu kulaklarını resmen yırtıyordu çıglıgı batuya baktıgımda sibeli kucagımdan alıp susturdu yani oha tabi sibel hanım taş gibi çocugu buldunuz susun tabi
- haklısın bence dedi batu eyvah dışımdan konuşmuşum koca bir has-iktir dedim içimden batunun yüzüne bakamıyordum sibel oh keyfi yeride hanfendinin kızaranan utanan benim düşüncelerimi bırakıp ayaga kalktım sibeli batunun kucagından alıcagım sırada batu
- neresi oda dedi önden yürüdüm peşimden geldigini ayak seslerinden anladım yatak odasına girdim batu yavaşca sibeli yatagı bıraktı sesizce
- ben gidiyim dedi kapıya dogru yürüdü bende peşinden gidicekken eliyle durdurup
- sen gelme sibelin yanında kal deyip gitti kapıyı açıp sesi bekledim kapı kapanma sesi gelince bende yavaşca kapıyı kapatıp sibelimin yanına gittim yataga uzanıp biraz sibeli izledim gözlerim agırlaşınca yeni birgüne kendimi uykuya bıraktım.
Sabah alarm sesiyle uyandım sibel kalkmış yatagın süsüyle oynuyo alarmı kapatıp banyoya gittim aynadan kendime bakınca saçlarım dagınık duruyordu aynadan bakmayı bırakıp rutin işimi halledip banyodan çıktım gardoraptan koyu lacivert kot pantolon üzerime kis mee yazan T-shirt'imi giydim makyaj olarak şeftali rujumu ve eyeliner sürüp sibeli kucagıma aldım kapıyı açıp merdivenden indim açıkmış olmalıydı giysimi sıyırıp südyenimi açıp emmesini sagladım lapur lupur ses çıkartıyordu kıkırdadım çok komik ses geliyordu emmeyi bıraktı doydugu kesin südyenimi giyip tshirtimi düzeltim sibeli koltuga koyup düşmesin diye yastık koydum televizyonu açıp çizgi flim açtım direk zaten televizyona daldı ayaga kalkıp mutfaga gittim bu gün işe saat 14:30'da çıkardım evden sibeli yanıma alırdım gene salatalık domates dograyıp tabaga dizim salam peynir yeşil siyah zeytin koydum masaya dizip ocagı yakıp çaydanlıgı koydum salatalık ve domatese biraz tuz koydum çatal bıçak dizip peçeteyi tabagın yanına koydum yumurta soyup 2'inci ocagı yakıp yumurtayı içine attım salona geri donüp sibel hala televizyon izliyordu ayagıyla yastıkları düşürmüş yastıkları dizip telefonumu aldım arayan mesaj varmı diye kontrol ettim malesef ki sıfır masaya koydum tam mutfaga adımımı attım ki telefonum çaldı elime alıp bilinmeyen numaraydı kim acaba yeşile basıp kulagıma tuttum
- alo erkek sesi geldi
- alo günaydın ben batu ayy batu arıyor ne diyorum ben ya gene başladım
- aa naydın batu nasılsın
- iyiyim teşekkürler sen nasılsın
- bende iyiyim şey kahvaltıya gelirmisin
- zahmet olmassın
- yok bende davet edicektim ama numaran olmayınca
- aa özür dilerim unutmuşum
- neyse önemi yok ben seni bekliyorum
- tamam geliyorum birşey alınacakmı
- yok alınmicak
- tamam o zaman kapatıyorum
- peki görüşürüz diyip kapattım batu diye kaydettim telefonu masaya koyup çayın altını kıstım yumurtaları alıp masaya koydum masayı kontrol edip salona geri girdim çantamdan para alıp montumu giydim. Sibeli son kez kontrol ettim botlarımı giyip kapıyı açıp çıkttım yürüyüp bakkala girip iki ekmek aldım salih amcaya
- günaydın salih amca
- günaydın selin kızım nasılsın
- iyiyim sagol salih amca dedim ekmekleri alıp parayı verdim salih amcayı baş selamı verip bakkaldan çıktım koşarak eve gelip anahtarı açıp girdim nefes nefese kalmıştım ayakkabımı çıkarıp mutfaga ekmekleri koydum salona girip montumu askılıklara asıp sibelin yanına gidip biraz oynatıp koltuga oturdum 5 dakika sonra kapı çaldı ayagı kalkıp kapıyı açmadan sonkez aynaya bakıp kapıyı açtım karşımda yakışıklı batuyu gördüm üzerini süzüp saçları karışmış v yaka beyaz tshirt altına dar pantolon siyah ayakkabı nike montu deri siyah batunun sesiyle irkildim
- daha süzücekmisin beni utanmıştım kapıyı kendime çekip girmesini sagladım içeri geçip ayakkabısını çıkarttı koltuga gidip attı kendini kıkırdadım kapıyı kapattıp koltuga oturdum batu tek kaşını kaldırmış televizyonu izliyordu televizyona bakıp tom ve jerry başladıgnı gördüm batuya dönüp
- kahvaltıya geçelim istersen birşey demeyip kafasını salladı ayaga kalkıp mutfaga girdim batuda girince sandalyeye oturdu bardakları koyup çayı doldurdum çaydanlıgı geri ocaga koyup bende oturdum
- sen nerde oturuyorsun dedim sustu agzını açıp geri kapattı sesizce kahvaltı yapıyorduk çatal bıçak sesleri geliyordu kahvaltıyı yapıp kalktım batu sanki birşey diyicekmiş gibi dayanamayıp sordum
- batu ne diceksen de çekinme dedigimde agzını açıp sonunda konuştu
- lavobo nerde dediginde kahkahamı tutamadım kahkahalarca güldüm kaç dakika güldüm bilmiyorum ama karnım agrıdı göz yaşlarımı silip batuya baktım tek kaşını kaldırıp beni izliyordu biraz utanmıştım yalandan öksürüp sonunda batu bana bakmayı bırktı ayaga kalkıp
- merdivenden çık çaprazda dedigimde kafasını sallayıp gitti kafamı saga sola sallayıp masayı topladım elimi yıkayıp salona gittim.saat 1:40 vardı batu aşagıya inip aklıma gelen fikirle
- batu bugün boşmusun
- niyeki
- merak ettim utanarak söyledim batu tek kaşıyla ne söyliceksen söyle dermiş gibi kaldırmış
- boşum dedi sevindim allahım nolur kabul etsin
- şey ben işe gitmem gerek ama eger kabul etmessen anlarım sadece bakıcı bulana kadar sibele bakarmısın dedim batunun gözlerine bakamıyordum erkeksi kokusu burnumu yakıyordu
- olur demişti çok sevindim kafamı sallayıp odama çıktım saçlarımı açıp at kuyrugu topladım geri salona gelip batu sibelle oynuyordu montumu giyinip çantamı aldım botlarımı giyinip batuyla sibele baktıgımda bana bakıyorlardı onlara öpücük yollayıp dışarı çıkttım ellerimi montumun cebine sokup duraga dogru yürüdüm duraga varınca otobüsü gördüm otobüse binip parayı uzattım paranın üstünü bulup boş yere oturdum ben galiba batudan hoşlanıyordum ne güzel baba olurdu karısı çok şanslı olucak kesin camdan etrafı izlemeyi bırakıp kimler binmiş diye göz attım yanıma genç bir erkek oturmuştu teyze ayakta bekliyordu ayagı kalkıp gençin omzuna dokundum kulaklık takdıgından telefonada baglanmış irkildi bana bakıp kulaklıgını çıkartıp tek kaşını kaldırmış hayırdır dermiş gibi yalandan öksürüp kalkması için gözlerine baktım anlamadı en sonunda
- kalkıcakmısın dedigimde kalkıp yana geçti bende çıkıp teyzeye
- buyrun teyzecim geçin siz
- sagol kızım allah ellerinden dert görmesin
- amin deyip Geçmesini sagladım teyze oturunca tam çocuk oturacakken kolundan tutup çektim çocuk anlamsız bakıyordu hamile kadın oturunca kolunu bıraktım dügmeye basıp bekledim otobüs durunca.indim melek cafeye dogru yürüdüm yanıma bakınca o çocuk durdum tabi o da durdu anlamsız bakıyordum
- hayırdır nereye sen
- melek cafeye yeni eleman alınacakmışta onun için kafamı sallayıp birlikte yürüdük çocuk durup geçmem için yana kaydı geçip soyunma odasına dogru gittim içeri girip çantamı montumu dolaba koydum arkamı döndüm o çocuk
- pardon ama.ne işin var burda
- işe alındım üzerimi giyinicem dedi ve dolabında durdu açıp giysileri alıp tsirtini çıkardı o nasıl baklava kendine gel selin o çocuga bakmayı kesip üzerimi çıkardım melek cafenin elbisesini giyindim altımdan kotumu çıkarttım ayakkabıyı giydim üzerimi giyindim o çocukta giyinmiş beni bekliyordu
- şey abla adın ney
- sibel
- abla ben burda yeniyim beni bırakmasan
- tabi ama bana niye abla diyosun
- abla ben 14 yaşındayım deyince donup kaldım 14 mü.
( uzun oldu biraz ama deger sizin için)


BebeğimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin