sokağın ışıkları yanmış insanların yorgunluğu sineye çekilmişti. Babam sokağın başından elinde kara poşeti ile dönuyordu. O posetin içinde mutlaka ama mutlaka ya tavuk yada evde evlatlarini bekleyen çocukları için çikolata seker vs olurdu. Babamı cok ama cok seviyorum. Çünkü o benim ilk aşkım ilk kahramanim. Hikayeme devam edeyim. Babam Aksaray'da yeraltı çarşısında cok yakin arkadaşının kasap dükkanında çalısirdi. Akşam yorgun yorgun eve donerdi ama kapıda ona hoşgeldin babacığım dediğimde o yüzündeki yaşlı yorgunluk gider onun yerine kocaman gülümseme alırdı. Üstünü çıkarır salonda yerini alırdı. Bende anneme yardim eder sofrayi kurardim. Yemegimizi keyifle yer annem çayını hazırlardı. Babam o sirada benden ceketini ister ic cebinden çikolata cikarirdi. Benim o mutlulugum dünyalara bedel olurdu. Ozamn Ozaman hep dikkatimi ceken bir sey olurdu babam bunu hep saat 9 da yapardi. Herseyin bir hatırası olduğu gibi bununda hatırası oldu. Babam cok güzel hatıralar birakti arkasından. En büyük mirasida bu oldu zaten. Bana bu hayat diliminde öğrettiği doğrular. Simdi eger yanimda olsaydı ona kocaman sarılır, teşekkür ederdim. Canım babacığım bana sevgini emanet ettiğin için tesekkur ederim.