Okuldan gelirdim annem kahvaltimi hazirlar cay demlerdi. Sonra en sevdiği programi acardi eline tığ alir örer di. Anneme cok ozenirdim. Cok becerikliydi çünkü. Buyunce onun gibi olucam derdim. Ona karşı sonsuz bir sevgim vardı. Anne sonucta seversin ozlersin. Yeri geldiğinde attığı dayağı bile ozlersin. Ama simdi hersey oyle farklı ki çünki artık okuldan geldiğimde ne kahvaltim hazir nede ocakta kaynayan bir tencere yemek. Daha ben 9 yaşındaydım hersey den habersizdim annemin kanser olduğunu öğrendim halbuki kanserin ne olduğunu bile bilmiyordum. Cocuksun ne bilirsin kanserin ne olduğunu. Annemi sık sık goremezdim cunku hep hastaneye giderdi. Bir gün nedenini bilmiyordum ama cani cok yaniyordu bagiriyordu elimden hic birşey gelmiyordu. Herneyse hastalık ilerledi annem siroz olmuştu. Artık doktorların bir umudunun olmadığını konusuyorlar di 2 bilemedin 3 hafta ömrü kaldığını soyluyorlardi. Cocuksun iste herşeyi şaka sanıyorsun. Birgun kapi caldi baktim kuzenim bana annemin öldüğünü söyledi. Neye uğradığımi hatırlamıyorum cok ama cok kotu olmuştum iste ben ozaman hayatla yeni tanıştım. Ben artık kime anne diyecektim.
Buradan anneme sesleniyorum
Anne ben seni herzaman bekliyorum dön tamam mı. Özledim anne omzunda kucağında aglamayi özledim sil göz yaslarimi her pazar o kahvaltı sofrasina bos gözlerle bakmayayim.