Bulbasaur'un Macerası

Bölüm 4:Mor Renli Gözler!

Her ne kadar vücudunu sertleştirse de sonradan gelen Bulbasaur'un fırlattığı tohumların yarattığı sarmaşıklar yüzünden zincirlenmiş olduğu ağaçtan kurtulamıyordu. Vücudunu sertleştirmenin sınır noktasına ulaştığını hissedebiliyordu, artık yapabileceği herhangi bir şey yoktu, hayatını riske atamazdı. O saldırıyı kullanmaktan başka çaresi yoktu.

"Bizi takip etme amacından bahsederek konuşmaya başlayabilirsin." dedi Bulbasaur baskıcı ama sert olmayan bir ses tonu ile. Yakaladıkları garip pokémondan bazı cevaplar bekliyordu ama pokémonun konuşmaya niyeti yok gibi gözüküyordu. Bulbasaur yanıt alamayınca, biraz sinirlendi ve iç çekti. Arkadaşının başarısız girişimi gördükten sonra Bulbasaur da garip pokémonu sorgulamaya çalışmaya niyetlendi, pokémon oldukça garip gözüküyordu. Böcek pokémonu olduğu belliydi, ama asıl ilgi çeken özellikleri iri kırmızı gözleri ve etkileyici beyaz kanatları idi. Mavi burnu, elleri ve ayakları da bir o kadar ilgi çekiciydi, kafasının üzerinden uzanan iki zarif anten de böcek pokémonu olduğunu tamamen yansıtıyordu. Bulbasaur sorgulama işini devralmak için konuşmaya başladı:

"Sorunun nedir seni gar–" diyordu ki pokémonun garip kırmızı renkli gözlerinin içinde bir an mor renkli bir parlama oldu ve bu parlama yavaşça pokémonun göz rengini kırmızıdan mora döndürdü. Bulbasaur olanlar karşısında cümlesini yarıda bıraktı ve gördüğü ilginç olayı izlemeye başladı, düşmanın bir saldırı kullanmanın arifesinde olduğunun farkında dahi değildi.

Butterfree saldırısının şimdiden bu kadar etkili olacağını düşünmemişti, bu saldırıyı kullanmaya o kadar alışkın değildi ve önceki deneyimlerine bakarak fazla başarılı olduğu söylenemezdi. Daha önce bu saldırıyı üzerinde kullanmaya çalıştığı pokémonları etkilemek için uzun bir süre uğraşmıştı. Ama bu sefer emeğinin ve yeteneğinin tohumları hızlı bir şekilde meyve vermişti.

"Bu sersem pokémonu etkilemek benim için fazla zor olmadı ama bu lanet sarmaşıklar..." dedi içinden Butterfree. Sarmaşıklar onu rahatsız etmeye başlamıştı, sanki hayat gücünü yavaş yavaş emiyor gibiydiler. Kurtulmak için çabalasa da nafileydi, bu yüzden tek güvendiği şey şu an kullanmakta olduğu saldırıydı.

"Belki etkilemekte olduğum Bulbasaur'u kullanarak diğer Bulbasaur'u kaçırabilir, daha sonra bu sarmaşıklardan kurtulmak için onu kullanabilirim." diye düşündü Butterfree, sarmaşıklar onun için gerçekten can sıkıcı olmaya başlamıştı.

Mor renkli gözler Bulbasaur için gerçekten rahatsız olmaya başlamıştı ve Bulbasaur bakışlarını gözlerden kaçırmaya denedi ama işe yaramadı! Sanki dış bir güç onun bakışlarını gözlerden başka yere çevirmesine izin vermiyor gibiydi.

"Neler oluyor?" dedi Bulbasaur şaşkın bir şekilde. Kafasını çevirip, Bulbasaur'dan yardım isteyecekti ki kafasını hareket ettiremediğini fark etti. Gözleri, mor renkli gözlere kenetlenmiş bir şekilde konuşmaya devam etti:

"Sen bana ne yaptın?!" dedi ama Butterfree herhangi bir yanıt vermedi. Daha sonra korku dolu bir ses tonu ile konuşmaya devam etti.

"Bulbasaur! Bana yardım et!" dedi, arkadaşından yardım istiyordu ve şuan çaresizdi.

"Sorun ne?" dedi Bulbasaur, arkadaşı gibi şaşırarak. O anda Butterfree'nin mor renkte parlamakta olan gözlerini gördü.

"Vücu-vücudumu hareket ettiremiyorum!" dedi Bulbasaur kekeleyerek. O anda ayaklarının kendi kendine Bulbasaur'a doğru hareket ettiğini fark etti, ama bunu yapan kesinlikle kendisi değildi.

"Hareket ediyorsun ya işte!" dedi Bulbasaur bilmiş bir ses tonu ile.

"Hayır, vücudumu ben kontrol edemiyorum, isteğim dışında hareket ediyor!" dedi Bulbasaur ve haklıydı da. Uyuşuk adımlarla Bulbasaur'a doğru hareket ediyordu ki bacakları uyuşuk adımları, koşar adımlara bıraktı ve o sırada arkasındaki çiçek soğanından çıkan bir sarmaşık, arkadaşını hedef aldı.

"Hey! Derdin ne senin?! Neden bana saldırıyorsun?" dedi Bulbasaur, arkadaşının kontrolsüz saldırısından çevik bir şekilde kurtulmuştu ve neler olduğunun tam olarak farkında değildi, ilk olarak ağaca kenetlenmiş düşmanlarının garip renkte parlayan gözleri ve şimdi de arkadaşının ani saldırı karşısında afallamıştı. Acaba bu durumdan nasıl kurtulacaklardı?

----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Bu hikaye Feugo Ironworks adlı YouTube kanalına aittir.Yukarıdaki sesli anlatımdır.

Beğendiyseniz vote atmayı unutmayın.